" ...-chan . Shizu-chan , uyan hadi . " diye kendisine seslenen tanıdık ses ile yavaşça kendine gelen sarışın gözlerini açtı . Yeni uyandığı için etrafı bulanık görüyordu . Görüntü biraz daha netleşince " Hadi ama uykucu , daha çok işimiz var . " diyen siyah saçlı genci karşısında görmesiyle sarsıldı . Titreyen dudaklarından mırıltı şeklinde çıkan tek bir kelime vardı sadece " İzaya ... " .
Siyah saçlı genç kafasını yana eğip " Efendim , Shizu-chan . " dedi . Shizuo , anın doğruluğunu kontrol etmek için kendini cimdikledi . Acıyı hissediyordu , o zaman bu bir rüya olamazdı . Sarışın yataktan fırlayıp siyah saçlının beline sardı kollarını . Siyah saçlı genç " Hey , iğrençleşme ! " dedi iğrenir gibi . Shizuo , bu sesle duraksasa bile kollarını siyah saçlının belinden çekmedi .
Sarışın derin bir iç çekerek konuşmaya başladı . " İzaya , bu sensin di mi ? Benim İzaya'm ! " . Sesindeki hüzün kendini gizlemiyordu . " Yanımdasın ! Ölmedin ! " diye haykırıyordu sevince dönen hüznüyle . Siyah saçlı şaşkına döndü . Sarışının neden böyle yaptığını anlamıyordu . " Neden öleyim ki ? Kafanı bi yerlere mi vurdun sen ? " dedi merakla .
Sarışın , kollarını biraz gevşetti . Alnını , siyah saçlı olan adamın alnına dayadı . " Kötü bir kabus gördüm , İzaya'm . Ama şimdi uyandım . Hepsi kabusda kaldı . " dedi rahatlamayla . Siyah saçlı adam , sarışını ittirerek " Öncelikle bana biraz alan tanı . İkinci olarak ' İzaya'm ' demeyi bırakırsan sevinirim . Ben bir mal değilim , sana ait hiç değilim . " dedi tiksintiyle . Sözlerine " Kabusunda ne gördün bilmiyorum ama bu sana , evli bir adamı taciz etme hakkı vermez . " dedi . Sesi sinirli geliyordu .
Sarışın afalladı . Onu kaybettiğini sanmıştı ama o karşısındı ama buna sevinemiyor muydu ? İzaya , ne zaman ve kiminle evlendi ? " Kim o sürtük ? " dedi dişlerinin arasından . Her ne kadar İzaya'ya saygı duymaya karar verdiyse de O'nu karşısında görmek fikrini değiştirdi . İzaya , sadece ve sadece Shizuo'nun olabilirdi . Sarışının vardığı son karar buydu .
" Sen ne saçmalıyorsun ?! " dedi siyah saçlı adam . Sesi en az sarışınınki kadar sinirli çıkıyordu . " Ne cürretle kocama sürtük dersin !? " diye devam etti konuşmasına . Sarışın , siyah saçlı adamdan kollarını tamamen çekerek bir iki adım geriye attı . " Ne demek kocam ? Kim o ? Mikado denen velet mi ? " dedi sarışın . Kafası allak bullakdı . İzaya gerçekden gay miydi ? O zaman neden Shizuo değilde başka bir adamlaydı ki ? Shizuo neyine yetmiyordu ? Bu düşünceler sarışını delirtmeye yetiyordu .
" Ne Mikado'su be adam ?! Ben Ma-kun ile evliyim ! Nikah şaidimiz sendin hatta ! Tam bir protozoasın yemin ediyorum ! " diye sinirle çıkıştı İzaya . ' Ben nikah şaitleri miydim ? Hatırlamıyorum bile ! Ne biçim bir durum bu ? Üstelik o gereksiz ortak bozuntusuyla mı evlenmiş ? Ben dururken ona kim bakar be ?! ' diye düşüncelere dalmıştı Shizuo .
Shizuo , sert bir karşılık vermek için tam İzaya'nın üstüne yürüyordu ki ayağı kayıp yere düştü . Kafasını sert bir şekilde yere vuran sarışın yatağından düştüğünü fark etti . " Hepsi bir rüya mıydı ? " dedi buruk sesiyle . Hayat çok acımasızdı . Sevdiğine açılamadan , sevdiğini elinden alan hayat şimdi de O'nu sevdiğiyle birleştirip tekrar ayırıyordu . ' Neden rüya olmak zorundaydı ? İzaya , yaşıyordu ve yanımdaydı . Ve o , ve- ...O evliydi ... Yanındaki çakma ortakla evlenmişti . ' kendi düşünceleriyle yıkılan sarışının gözünden , tekrar isyan etmeye başlamıştı göz yaşları .
Sarışın , sevdiğinin son mektubuna sıkıca sarılırken göz yaşlarına boğuluyordu . Kalbindeki acı , kafasındaki acıyı hissetmesini engelliyordu . ' Hayat acılarla dolu olmak zorunda mıydı ? Sadece kavuşsak olmaz mıydı ? ' düşünceler içindeki sarışın , sevdiğinin son mektubunu dudaklarına götürüp hafifçe bastırdı .
Ağlamakdan kısılan sesiyle burukca konuşmaya başladı . " Niye beni beklemedin , İzaya'm ? Evlendiğin şerefsiz hâlâ hayattayken nasıl evlendiniz ? Ben şaidiniz miydim ? Ne zaman oldu bu ? İzaya'm , senin için geldiğimde lütfen bana kollarını aç . Başka birinin kollarında olmanı istemiyorum . Lütfen beni bekle . Yalvarırım sana ... " sonlara doğru sesi kısılmıştı sarışının . Kalkıp yatağa geçmek istemiyordu , bu yüzden mektuba zarar gelmemesine özen gösterip sadece battaniyeye dolandı ve yerde mektuba bakarken , ağlamakdan şişen gözleri ve ağlarken biten enerjisi nedeniyle , tekrar uyudu .
______________________________________
Hayat neden bu kadar acımasızdı sarışın için ?
Bu kadarını hak etmiş miydi ?
Belki sadece tek sözü her şeyi değiştirebilirdi ama geç kalınmıştı .
Sevdiği adamdan sadece mezar taşı kalmıştı artık .
Belki bir gün tekrar kavuşurlardı .
Olamaz mı ?
Bedenlerin ayrılığıyla ruhlar kavuşur ama ya ruhları da ayrı kalırsa ?
Final gibi başlayan bir yeni bölüm olmasına rağmen daha bitmesine çok var çünkü buda bu bölümde yarım kalan bir hikaye . Hala bilinmeyen noktalarla dolu .
2 gün önceki olay gibi .
Ya da Yuure'nin Shizuo'ya olan kininin nedeni .
Matsuro neden İzaya'yı terk etmişti ?
Namie tüm bunlar yaşanırken neredeydi ?
Tüm bu cevapsız sorularla biten bir hikaye bitmiş midir ki ?
______________________________________
Mrvlfz söz verdiğim gibi kırdım Shizuo'nun kafasını 😘
Umarım okuyan herkes beğenmiştir . Yorum yapıp yıldız atarsanız mutlu olurum . İyi okumalar dilerim .
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mezar Taşı
FanficKeşke kaybetmeden anlasak elimizdekinin değerini çünkü kaybımız geri dönmeyecek . En azından Shizuo'nun kaybı bir daha dönmeyecekti . İzaya ise sonunda herkesi mutlu edebilecekti . Yani o öyle düşünüyordu . Kim bilebilirdi ki koca canavar'ın , en bü...