Kana Susamış Katil (Kasuka 1)

Her Zaman

Hayatım çok güzel gidiyordu. Abisinin ısrarı üzerine Anastasia ile nişanlanmıştık. Evleneceketik ve Ana günde 3 saaatini gelinlik provalarına ayırıyordu. Bir ay önce mezun olmuştuk. Artık Jack'in yanında çalışıyordum. Joe işe benim yerime Federico ve Marco'yu almıştı. Ben ise başka bir hastaneye de geçebilirdim. Ayrı bir eve çıkacaktık. Şehrin merkezinde, her türlü tesise yakın, havuzu, tenis kortu, futbol ve basketbol sahası olan, ailecek umarım bisiklet ve koşu alanları olan çok güzel bir rezidansta kalacaktık. Ödemeyi Jack yapmıştı. Benim ona taksit olarak ödememi de kabul etmemişti. Ayrıca rezidansın yakınlarında farklı olarak orman vardı ve bu benim için çok önemliydi. Rezidansın en üst katındaki dairemiz üç katlı ve gepgenişti. Ama henüz taşınmamıştık. Önce evlilik geliyordu. Düğünümüz harika olacaktı ama anlatmaya hem zamanım yetmez, hem de kelimelerim kifayetsiz kalır. Bu yüzden hayallerimden bahsedeyim. Ne yazık ki bildiğim kadarıyla bir kurt ve vampirin çocukları olamıyor. Olsaydı ne güzel olurdu... Her neyse, evlatlık almayı düşünüyoruz. Belki de ölümün eşiğinde birini, ya da normal bir bebek. Gepgeniş evimizde çok mutlu bir aile olabiliriz. Olacağız da zaten...

"Josh şu sargı bezini uzatır mısın?" Olumlu anlamda başımı salladım. Sargı bezini Jack'e uzattım.

"İşte oldu ufaklık. Üzgünüm ama birkaç gün futbol oynayamazsın." Dedi Jack küçük çocuğun saçlarını karıştırırken.

"Peki Doktor Cull. "Elimde kahvem saate bakıyordum. Damatlık provam vardı.

"Hey, neden erken çıkmıyorsun?" Jack'e baktım.

"Ciddi misin? Ohh, kahramanımsın Jack... Sana minnettarım" dedim beyaz önlüğümü çıkarırken. Koşarak yeni arabama bindim ve tam gaz eve gittim. Anastasia gelinliğin içinde çok güzel görünüyordu.

"Josh sen mi geldin. Nasıl olmuşum?" Dedi ellerini beline koyarak.

"Her zaman güzelsin küçük hanım." Dedim ve ona bir öpücük verdim.