Aşkda hernekadar başarılı olamasamda artık bir şeyler başarmam gerektiğinin farkındaydım ve bunu sadece derslerimde gösterdiğim gayretle yapabilirdim. Ben bazılarının aksine hayattan kopmak yerine ona daha sıkı sarılmak ve daha başarılı olmak istiyordum. Günler geçtikçe daha başarılı oluyordum ve daha fazla güçlendiğimi hissediyordum. Bizim okulda ya da bizim sınıfta diyelim eğer başarılıysan tamamdır sen arkadaş olurlar. Onca yıl aynı sınıftayız onca yıl topu topu 100 kelime etmemişiz şimdi neden böyle oldu. Onlar zaten hep bizlerden bir tık öndeydiler her şey de ve bu yaptıkları ayrımcılığı öğretmenin de yapması kadar kötü bişey yok ve ben gittikçe daha hırslandım artık bu adaletsizliğe son vermem gerekti. Yine bir gün İstiklal Marşının kabulünü kutlıyacaktık öğretmenimiz herkes istediği bir kıtaya çalışsın demişti tabi bende bir hevesle 7. kıtaya çalışmıştım ama o yaşıma kadar her zaman çok istesemde hiçbir zaman şiir okuma görevi almamıştım ve öğretmenimiz sırayla bizim okuyuşumuzu dinlemek için çağrıyordu okulun türkçe öğretmeniyle beraber kimlerin okuyacağına karar vereceklerinden dolayı türkçe öğretmeni de bizi dinliyordu sıra bana gelmişti sanki kalbim çıkıcakmışcasına atıyordu ve okumaya başladım o an kendi sesimi duyamamıştım nasıl okuduğu bilmiyordumm ve çok korkuyordum. Okumam gereken kıta bittikten sonra türkçe öğretmeni benim ne kadar güzel okuduğumu söylemişti ve o zaman dünyalar benim olmuştu artık aşktan değil başarılarımdan dolayı seviniyordum ve ailemi de sevindiriyordum ailemin bana bakıp ufak bir tebessümü bile dünyalara bedeldi ve sırf onlar için her zaman çabaladım ve ilerde meslek sahibi olduğum zaman herkese eşit davranan biri olamak için çabalıyacam