YORUM VE VOTE ATALIM.
→→→
Yaz sonu güneşi, rıhtımın hemen ötesinde denize inmeye başladığında, Jeon Jeongguk, su yüzeyinde bir yıldız galaksisini gördüğüne yemin edebilirdi. Batan güneş ışığı tam doğru açıyla gelseydi akan suya ışıldayan bir parıltı yayar, denizin ufukla buluştuğu yerde oluşan renkler gökyüzüne doğru kayardı.
Busan'daki Deniz Memelileri Rehabilitasyon Merkezi, Güney Kore'nin Haeundae-gu kıyılarında bulunuyordu ve açık hava rehabilitasyon alanlarından birinde Jeongguk, gün batımının mükemmel bir manzarasına sahipti. Saat altıya yaklaşıyordu, su pırıl pırıldı, bir animasyon filminden ya da televizyon programından fırlamış gibi parıldıyordu sanki. Jeongguk haki yeşilindeki pantolonunu ve siyah yakalı kısa kollu gömleğini giyiyordu - tek tip bir seçenekti - ama tek yapmak istediği soyunmak ve sahile koşmak, kıyıya oturmak ve yumuşak dalgalar vücuduna çarparken manzaranın tadını çıkarmaktı. Her zaman sudan büyüleniyordu, her zaman kumsallara ve denize büyük bir özlem duyuyordu, her zaman yüzeyin altında ne olduğunu merak ediyordu, aynı gezegende var olan ama kara memelilerinden çok farklı bir yaşam. Onu kariyerine götüren şey buydu.
Daha bu sabah, sahilde yaralı bir erkek deniz aslanını kurtarmıştı. Deniz aslanı, rehabilitasyon merkezine götürülmemek için güya muhteşem bir mücadele vermişti, ama şimdi güzel yaratık onların bakımındaydı. Jeongguk hayvanın yaralanma sebebinin bir tekne dümeni olduğundan oldukça emin olsa da, deniz aslanını neyin yaraladığını henüz belirlememişlerdi. Ne de olsa tam Busan kıyılarında bulunuyorlardı, bu da plaja gidenler ve tekne tutkunları anlamına geliyordu ve her türlü insan faaliyeti deniz hayvanlarının yaşamına müdahale ediyordu.
Deniz aslanının röntgeni çoktan çekilmişti ve Jeongguk o ana kadar alınan röntgenlere ve verilere yakından bakmıştı. O, stajyerler ve gönüllülerden oluşan ekibi deniz aslanını bir ultrasona almış ve birkaç saat önce entübasyonu çıkarmışlardı, yaralanma deniz aslanının kuyruk ucunda belirgindi. Bununla birlikte söz konusu olan deniz aslanı, iyi bir ruh halindeydi.
"Sadece onu besle." Jeongguk güldü, deniz aslanının küçük havuzun etrafında daireler çizerek yüzdüğünü, kafasını gökyüzüne kaldırdığını ve ses çıkarışını izledi. Jeongguk'un meslektaşı Kim Namjoon eldivenli elleriyle kovaya uzandı ve bir balığı havaya fırlattı. Deniz aslanı hemen başını kaldırdı ve balığı ağzıyla yakaladı. Jeongguk birkaç kez ellerini çırptı ve küçük havuzun kenarına yürüdü. Bunu gören deniz aslanı onu takip etti ve havuzun kenarına zıpladı, başını hevesle kaldırdı.
"İyi gidiyor." diye yorum yaptı Namjoon, kovayı yere bırakıp siyah lastik çizmelerini giyerek. O bir deniz biyoloğuydu, ancak DMRM'de olmaktan o kadar keyif almıştı ki uzun ısrarları sonucu onu yarı zamanlı olarak işe almışlardı.
"İnsanlar çıldırmış gibi teknelere akın ediyorlardı. Bir sürü balıkçı varmış diye duydum. Gerçi haklılar, av için güzel bir hava. Yarası nasıl?"
"İyi, iyileşiyor." diye yanıtladı Jeongguk. "Bence sabah erkenden bir tedavi ona daha iyi gelecek. Muhtemelen denize bırakılmasını yarın gün doğumu için ayarlayacağız." Kafasıyla onaylayarak deniz aslanın olduğu yere doğru eğildi ve yüzüne bir tebessüm kondurarak deniz aslanıyla anlarmışçasına konuşmaya başladı. "Ne kadar süredir buradasın?" Namjoon, deniz aslanına başka bir balık teklif ederek sordu. Deniz aslanı havuzun kenarına sıçradı, rampadan paletleriyle aşağı indi ve balığı Namjoon'un bekleyen elinden aldı. Namjoon ekledi, "Hadi, oraya geri dön. Hadi ama, suya geri dön. Aferin. Bana havlama, mutlu olduğunu biliyorum."
Deniz aslanı birkaç kez daha gürültülü bir şekilde havlayıp itaatkarca suya geri dönerken Jeongguk kıkırdadı. Ekibinin kurtardıkları bu yaratıklarla aralarında ne kadar çabuk güven bağı kurduklarını, hayvanların kendi çıkarlarına en iyi şekilde olduklarını ve onları güvende tuttuklarını bilerek mutlu oldukları bir ortam yaratabilmeleri Jeongguk'u her zaman şaşırtıyordu. Jeongguk, küçük havuza atlayarak bir bebek büyük beyaz köpekbalığıyla güven inşa etmek için boynunu riske attığı zamanı daha dün gibi hatırlıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Like Everything Glows
FanfictionJeon Jeongguk kendi halinde takılan bir deniz bilimcisiydi. Bir gece kumsalda gece yürüyüşünü yaparken tüm hayatını alt üst edecek bir bedenle karşılaştı. Küçüklüğünden beri öğrendiği inançların doğruluğunu sorgularken, insan ahlakını kargaşaya sürü...