O gün sabah ilk dersimiz fendi. Tabi ki de bizim sınıf elinden ne gelirse kaynatıcaktı dersi... Fen hocamız yaşlıdır. Çok fazla konu anlatamaz. Genellikle de yorgundur. Kolidordan sınıfa yürümesi biraz zaman alsada yinede eğlenceli bir öğretmendir. Zaten en fazla fen dersi kaynar...
O gün labaratuara çıkıcaktık.. Ben en önde ki sırada otururum. Benim arkamda ise Appa(Alpay) Egemen ve Ahmet Said oturur. Ne yalan söyliyim Appa çoğunlukla derse geç kalır çünkü kantine gider ve sırada uzun uzunn bekler. Genellikle cips , çikolata gibi şeyler alır.
O günde her zaman ki gibi Appa derse geç kaldı. Fen hocamız derse başlamıştı fakat hocamız biraz zor duyar ve görür. Appa sınıfa elinde bir cips ile sınıfa girdi. Herkes Appa 'yı gizledi. Tabi ki de bizim sınıf bunu karşılıksız yapar mı??? Kesinlikle ve kesinlikle HAYIR!! Appa cipsi açtı ve derste herkeze sıraların altından gizlice dağıttı.(Hoca fark etmedi) Artık genellikle bunu adet haline getiren sınıfın çoğunluğu derse aç olarak geliyor nasıl olsa Appa var diye.
Birde Melis vardır. O da her zaman geç kalır ders ne olursa olsun. Fakat bizim sınıf Melis'i pek sevmez... Hatta ona Malis diyenlerimiz bile var.. Ben bunu pek hoş bulmuyorum fakat artık herkes sinirlenince bu lâkabı söylemeye başladı.
Sude aslında Fatma Sude ....Fakat Fatma adından hoşlanmıyor. Bizim sınıf ise bu yüzden çoğunlukla ona Fadik der...Fen hocamız konuşan kişıleri hep yanlış görür hatta bunun için haksız yere bazı kişilere kızdığıda olur. Bu masum kişilerden biri ise Buse 'dir. Buse sınıfımıza bu sene geldi. Uzun boylu olduğundan en arkada Berna ve Erdemle beraber oturur. Berna fazla fazla fazla konuşur hatta daha da fazlaaaaaaaaa!!!!
Yine bir gün Berna arkada Erdem ile lak lak ediyordu. hocamızda duymuştu... Veee her zaman ki gibi yanlışi kişiye kızmaya oldukça hazır görünüyordu.Bilin bakalım bu sefer kime kızdı.. Tabi ki de Buse'ye... Buse boşu boşuna azar yedi ve çok sinirlendi. Ne yaptıysakta anlatamadık hocaya .... Buse hatta onun kendisine deyişiyle Biyse biraz tombuldur... Bu yüzden de Berna teneffüste direk tabanları yağladı... O günden bu günede hala konuşmakta... Hiçkimse de susturamadı.
Bunun haricinde ise boş konuşan bir arkadaşımz vardır. Lüzumlu lüzumsuz her şeye konuşur. Dersin ortasında '' Dünya dönmüyor '' falan der. Zaten çoğu öğretmen bu duruma alıştığı için genellikle bir şey demezler.
Bunu haricinde Fen dersinde herkes konuşur. Zaten hoca çok nadiren duyar sesimizi... Kimsede dersi dinlemez. Zaten sınavları ne siz sorun nede ben söyliyim. Fen hocamız sınav kağıtlarını dağıttıktan sonra genellikle sınıftan çıkar zaten çıkar çıkmazda olanlar olur. Bunun haricinde hoca sınıftan çıkmasa bile hiç bizimle ilgilenmez ve kopya çeken birisini gördüğü zamanda görmemezlikten gelir....
Kendi okulumdan gerçek yaşanmış hikayeler anlatmaktayım bir sonraki bölümü yarın yazamayabilirim. Bazı sınavlarımızdan dolayı gecikebilir . Yinede şimdilik iyi okumalar...