the blood of his hands - sertun

][

Sergen'in hâlen bana yazıyor gözükmesine karşılık, insani yanım ile endişelenmiştim. İnsani yanım bir şey olmuş olabilir diye düşünürken artık ondan nefret eden Tunahan adlı bünyem bunu ilgi çekmek ile adlandırıyordu. Spor salonunda giderken yazdığım mesajdan itibaren yaklaşık 4 saat geçmişti. Dışarıda biraz yürümüş ve bir parkta oturup kedi sevmeye çalışmıştım. Kediye bile zarar vereceğim diye korktuğum için biraz komik duruyordum ama yine de deniyordum. Eve dönerken beni gören 2 çocuk, yanıma gelip benle konuşmuştu. Fanlarım demeyi sevmesem de beni aşırı derecede sevdiklerini anlamıştım ve onlara beni dışarıda yakalayan ilk fanlarım diye lakap takmıştım.

Çocuklar ile fotoğraf çekildikten sonra beni nazik bir şekilde kafeye çağırdılar, meğersem birisi orda çalışıyormuş ve benden ilham alıp tatlımı denemek istiyormuş. Babası kafenin sahibi olduğu için beni direkt alabileceklerini söyledi ve düşünmek isteyip istemeyeceğimi sordular. Normalde böyle bir şeyi kabul eder miyim hiç düşünmemiştim ama o an ağzımdan olur diye nitelendirebileceğiniz kelimeler çıkmıştı. Çocuklara instagramdan dm atıp genel klasörümde işaretledikten sonra yola devam ettim. Telefonu kapatmadan önce whatsappa girmiştim.

~ sergen'in gözünden ~

Tunahan bana hayatım boyunca alabileceğim en sert cevabı vermişti fakat sonuçta onu ben kırmıştım, bana böyle davranması gayet normaldi. Attığı mesaja bakakalmış ve sürekli bir şey yazıp silmiştim. Tam ve net bir cevap vermek istiyordum fakat ona ne yazarsam yazayım bir şey fark etmeyeceğini hatırladım. Instagram storysine attığı fanları gayet tatlı çocuklardı. Onların yanında bile gülümsüyordu fakat ben, yarışmada yanından ayrılmayan Sergen, ona çocuğum diye seslenen Sergen, onu kendinden çok seven Sergen, onu üzmekten başka bir işe yaramıyordu.

Telefonu kapatıp yanı başımda duran komidinin üstüne koydum ve uzandığım koltukta televizyona doğru döndüm.

söyle nasıl seveyim seni,
seni sevmeyi bile başaramamış kalbim
senin kokunu bile çekememiş ciğerlerim
tenine dokunmamış olan ellerim varken.

söyle bana güzelim,
seni sevmek için bana ne lazım
birer çift el ve ciğer dışında
sadece seni düşünen bir kalp mi
yoksa sadece geçti mi sevme zamanın,
kapandı mı kabukların,
döküldü mü yaprakların?

~