Arkadaşlar ben bu yeni yazacağım kitabı çok beğendim. İnşallah sizde beğenirsiniz. Beğenilerim şayet ki çok olursa kitap basmayı bile düşünüyorum. Emin olun ki çok farklı bir final ve hikaye olacak. Her neyse bu bölümü arkadaşım Sevilay' a armağan ediyorum.
Multimedia; İrem
Bölüm şarkısı;
«Cem Adrian~ Yalnızlık
Bencillik
Tek kelimedir. Tek kelime olmasının yanında insanı kemirip bitirir, bitirdikten sonra ise bir kağıt gibi buruşturup atar bir kenara.
İnsanın gerçek kimliklerini böyle anlarsın. Ama kimliğini açığa koymanı da nedense kimse sevmez.
Kimse istemez gerçek benliğini. Kimse istemez gerçek bencilliğini.İnsanlar kadar tuhaf olmanın gereği budur belkide. İnsanlar bencilleri sevmez derler ya. Aslında bu yalandır. Onlar en büyük bencili sever her defasında. Bıkmadan, usanmadan, yıkılmadan.
İnsanların sevdiği bu en bencil şey hayattır. Hayatı, üzülmeyi bile göze alarak severler. Severler, çünkü onlar kendilerini sevmekte, kendileri ise bu hayatın içinde olduğu için hayatı da sevmektedir. Bu isanların egoları, onlara düşmanını sevdirecek kadar fazladır. Çünkü hayat onların en büyük düşmanı olmalıdır. En büyük düşmanı olması gerekirken arkadaşı olması..
Gerçekten hayat ile arkadaş olan insana acıyabilirdim. Ben bile daha güvenilir bir arkadaş olurdum o kişiye ki, zaten sağı solu belli olmayan bir kızım.
Düşüncelerimden sıyrıldım. Her gün hayata bildiğim bütün kötü sıfatları yakıştırıyordum. Amma ve lakin bu onu hakediyordu. Bizi biz yapan her şeyi zamanla bizden alıyordu. Böyle olması da ondan her geçen gün daha fazla nefret etmemi sağlıyor,en azından buna inandırıyordu.
Dünkü olaylar sürekli beynimde dönüp dolaşıyor, Yazgı denen bu psikopat çocuğun bana olan davranışları hiç çıkmıyordu beynimden. O, sanki bir rüya gibiydi. Ciddi anlamda okuduğum wattpad hikayelerindeki katillere benziyordu. Karakter olarak onlardan daha baskın olsada bir karakterinin olmadığını düşünüyordum. Onun karakteri yoktu bence. O, sadece kötü çocuk tiplemesiyle yaşayacaktı.
Ever Yazgı bir tiplemeydi. O, bu davranışlarıyla dışarıdan karekterli biri gibi görünüyordu. Sadece yanılmadan başka bir şey değildi. Olmayacaktı da.
Ben neden Yazgı' yı sevemediğim hakkında fikir yürütmeye çalıştım. Aslında bir çok nedeni vardı. Ve ben bunu saymayacak kadar umursamaz hissediyordum kendimi.
Bu gün okula gitmek istemesem de gitmek zorundaydım. Okulun daha ikinci gününde devamsızlık yapmak olmazdı.
Hızlıca hazırlandım. Okula ilk günüm gibi özensizce gidecektim. Çünkü ben buydum. Asla özenerek hazırlanmayacak kadar umursamaz, bir o kadar da isteksiz.
Beni böyle beğenip beğenmemeleri de umrumda değildi açıkcası. Aslında hiçbir şeyin umrumda olmadığını biliyordum. En azından bunu farkındaydım değil mi ?
Kendimi ezmeyi bırakıp evden çıktım.Yolda ilerlerken hiçbir zaman buranın bana uygun bir yer olacağını düşünmedim, düşünemezdim. Çünkü burası bana göre bile fazla karanlık, fazla aşşağlıktı. Burası bir insanı sadece nasıl kolayca karanlığa gömerim sorusunun cevap bulduğu yer gibiydi.
Birbirine sürten, hormonlarını rahatlatmak için özel alan sınırını aşan insanlarla doluydu. Birde bunu erkek erkeğe yapan bile vardı. Acınası durumdaydılar gerçekten.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Anormal Çocuk
Ficción GeneralDiğer Anormal Çocuğu sildim arkadaşlar. Bu hikayem, daha güzel olacaktır umrarım... Karakterler falanda aynı.