(önceki bölümü okumayı unutmayın~)
IKUE EMI~
-Hey Emii! Ne zamandan beri buranın sahibi sensin(!) sağır mısın buraya gel ve
genç müşterimiz ile ilgilen!
-Peki efendim.
Patronun dediği gibi hızlı adımlarla müşterinin yanına doğru gidiyordum.Bilirsiniz dvd dükkanları raflarla doludur ancak burası ne kadar küçük olsada devasa kütüphane rafları ile dolu ve bu dükkanı labirentmişçesine küçük odacıklara bölüyor.Birkaç adım sonra sola dönmelisin çünkü oradaki raflar yüzünden ileriyi göremezsin tabii 2 metreye yakın bir boyun yoksa.
Hızlı adımlarım birden duruldu.
Zihnim her zamankinden farklı bir koku ile dolmuştu.Bu sanki çölde bir esinti hayır daha çok kuzey ışıkları altında serin bi- hayır bu bunu tarif etmenin doğru bir yolu yoktu.Ben sadece huzur evet en yakın sözcük bu olmalı bu çok huzurlu hissettiriyor.Evet her şey yolunda gibi,gibi degil her şey yolund-
-Hey Emi!!
-Ge-geliyorum patron.
Aklımı başımdan almıştı bu koku.Giderek yoğunlaşıyor,nasıl mümkündü ki?(son rafın köşesinden döner)
-Evet efend- (duraksar)
-(hafif bir gülümseme ile)Emi bir erkek için oldukça feminen bir isme benziyor.
Zihnim artık durmuştu.Bedenim hareket etmeyi bilmiyor,kulaklarım işitmiyordu.
Sanki zemin ayaklarımın altından çekiliyor ve beni sadece boşluğa doğru itiyordu.
-Ikue Emi.Emi 2.adım telaffuzu kolay olduğu için herkes bana Emi der.
Koku,o hoş başımı döndüren ayağımı yerden kesen koku sanki tümüyle evrimleşmiş ve bir insan silüeti ile karşımda duruyordu.
-Ikue Emi..Peki bay Ikue söyler misiniz xxx serisinin xxxx dvdsini ayırtmak için geçen pazar bir arkadaşı buraya yollamıştım.Ancak patronunuz öyle bir serinin daha önce hiç bu dükkana ulaşmadığını söylüyor.Dvdyi ayıran sen olabilir misin?Bu konuda bir fikrin var mı?
Başım dönüyordu.Sözcükleri kulaklarım kabul etmiyor,sanki dışarı itiyor gibiydi.
Nefes almak,oksijen hep ciğerlerime böyle batar mıydı? Hayır.Sanırım hayır batmazdı.Ben sanırım-
-Bay Ikue siz iyi misiniz?
Evet bu kez bedenimin ne hissettiğini oldukça net biliyorum.Bu kesinlikle gerçekliğe dönüştü. 2.kez ilk adımı söyleyen birisi,o hoş kokusuyla birlikte ilginç bir şekilde ilk adımı 2 kez kullanan o silüet.
-Ah evet şey ben sadece yakını görmek ile ilgili problem yaşıyorum.
Gözlerim yani gözlüklerim onlar çalındı.
-Anlıyorum.Miyop hafife alınmamalı.
Gözlerimin iyi görmediğini biliyordum ancak bu silüet giderek netleşiyordu ya da ben içmeden sarhoş olmayı öğrenmiştim.
-(yakınlaşır)Bay Ikue şimdi netlik ile ilgili sorununuz daha iyi mi?
Bu da ne bu bir yaka mı?Gömlek mi giyiyor?ve bir kravat takıyor lacivert,hayır daha koyu olmalı siyah mı?Evet tamamen körleşmiş olmalıyım.Ama kulaklarım açılmış gibiydi.Şiddetli yağmurun sesini duymamak elde değildi.Bu arada ne zamandan beri bu kühne yere takımlı insanlar geliyordu?
-E-evet efendim.
Aman tanrım kekeliyor muyum.
-Kim bir insanın gözlüğünü çalar anlayamıyorum bay ıkue.Sizin adınıza üzüldüm ancak bunun satın almak istediğim dvdlerinde başına gelmiş olması mümkün mü?
Evet dvd onlar için burada.Kendimi toparlamalı ve bu aptal histen uzaklaşmalıyım.
-xxxserili dvdler onlar çok nadirdirler.
Bilirsiniz 10 yıl geriye dönüp baktığımızda bile pek yeni sayılmazlardı.Geçen pazar mesaimi Dave devralmıştı ona sormak en iyisi olacaktır bayım.
-Anlıyorum,peki bay Dave?
(kulak misafiri olan patron yaklaşarak)
-Ah Dave mi, o serseri kim bilir nerede?
O herifi elime geçirdiğim gibi karakola teslim edeceğim!!
Yavaş yavaş kendime gelmiştim. Zihnimde yüksek notalara basan bu hoş kokuya alışıyor muydum yoksa giderek azalıyor muydu bilmiyorum ama patronun gelip söylenmelerini duymaya başlayacak kadar kendime gelmiştim.
Konuşmalar..
Konuşmalar..
-Pekala gelecek salı dvdler için tekrar burada olacağım.Umuyorum ki bu kez onlarla birlikte buradan ayrılırım.
-Emin olun efendim size bizzat Emi teslim edecek değil mi Emi?!
-Elbette.
-Güvenle gidin efendim ve Emi yapmam gereken birkaç telefon görüşmesi var.Müşterimize kapıya kadar eşlik et.
Kapıya kadar eşlik mahalle dvdcisinden beklenmesi gereken bir hizmet değildi,zaten bu hizmeti patrondan başka bekleyende yoktu.
-Bay İkue zahmet etmeyin ben geçerim,iyi günler.
Bekle gidiyor mu? (aniden atılır)
-Şe-şemsiye!yağmur yağıyor şemsiyeniz var mı?
-Dışarıda bekleyen bir aracım var.Düşünceniz için teşekkür ederim bay Ikue.(selamlar)
İçimdeki yoğun istek onu durdurmamı söylüyordu hayır bunun için çığlık atıyordu. (hızlı adımlarla müşteriye yetişir ve hızlıca arkasından kolunu tutar.)
-Ben bilmiyorum.
-Nasıl??
-İsminiz, isminiz nedir bayım?
Tanrım bunu yapmak için aklımı kaçırmış olmalıydım.
(duraksar)
-Ryuu Kaori.
-Kaori..bay Kaori gelecek salı görüşmek üzere! (gülümser)
-Görüşmek üzere bay Ikue. (gülümser)
~ Akşam üstü olur~
Tuhaftı..
Neredeyse iş çıkışı eve dönme saatiydi ve etrafta hiç o koku olmamasına rağmen zihnimdeki yankısını ara sıra duyabiliyordum.
O kokunun ancak silüetini görebildim, ancak gelecek salıya kadar şu gözlük işini halletmeliydim!
Bu bölüm gerçekten uzundu.
(Olaylar tam olarak 0.3 isimli bölümden itobaren şekil almaya başlayacak.)
Sonunda Ryuu Kaoride hikâyeye eklendi.
Yarın Ryuu Kaorinin bakış açısı olan bölüm ile döneceğim.^ ^
ŞİMDİ OKUDUĞUN
passıon~
Romance"Beklenmedik değildi.. Sabahları tatlı rüyalarımdan beni uyandıracak bir aile, yumuşacık hissettiren yavru köpeğimin homurtusuyla uyanmak ya da açık kalmış pencereden gelen gelen rüzgarın esintisi ile sadece yanında uzanan sevgilinin kokusunun burnu...
