13.BÖLÜM
"Gördüklerinin bir rüyadan ibaret olduğunu kabullenmelisin Yeonjun."
"Kabullenemiyorum, olmuyor.Tüm yaşanılanlar o kadar gerçek geliyor ki, hâlâ Soobin'i bulmak için çırpınıyorum.Bazı geceler tekrar rüyama giriyor ama çok kısa ve hiç
gerçekçi değil.""Rüyalarımızda gördüğümüz insanlar hayatımızda en az bir kez olsun gördüğümüz insanlardır.Televizyonda veya başka bir yerde görmüş olman çok muhtemel.Ama bilmen gereken sadece o kişinin dış görünüşünün rüyana ortak olduğu.Karakteri ve yaşananlar tamamen zihninin bir oyunu."
"Çalışacağım, teşekkür ederim."
"İnanıyorum sana,başaracaksın.Haftaya görüşürüz.Fazla düşünme onu."
"Görüşürüz."
Psikoloğumun odasından çıkıp dışarda beni bekleyen Kai'ın yanına gittim.
"Ne söyledi?"
"Her zamanki gibi."
"Dört ay oldu Yeonjun,koskoca dört ay.Unut artık şu saçma rüyanı.Gerçekten benim rüyaların mantık seviyesi."
"Olmuyor Kai, olmuyor işte."
"Rüyanda gördüğün bir insana nasıl âşık olabilirsin? Abaza mısın?"
"Bilmiyorsun,yorum yapma."
"İyi tamam, sinirlenme."
Klinikten çıkıp Kai'ın benimle gelme sebebini, alışveriş, gerçekleştirmek için çarşıya giden bir minibüse bindik.Kai'ın dolabı benim dolabımın iki katıydı.Ne zaman canı sıkılsa alışveriş yaptığından babamın maaşı geri kalanlara zor yetiyordu.En son babamın uyarması nedeniyle en aza indirmeye çalıştı yine de benden fazla alışveriş yapıyordu.Benimse yaşama olan bakış açım tamamen değişmişti.Umursayamıyordum dışarıyı,insanları.Döndüğümden beri her gece tekrar bir küre gelmesini,beni Soobin'e götürmesini bekliyordum.Bu beklemelerin sonunun hiç gelmeyeceğini bilsem de beceremiyorum son umut kırıntılarımı yok etmeyi.Ne sesini unuttum ne de yüzünün en ufak bir zerresini.Gamzeleri,parıl parıl parlayan kahverengi gözlerini, sırım gibi boyunu, hiç kimsede görmediğim eşi benzersiz dudaklarını, ipekten saçlarını...Unutmak mümkün değildi.Zihnim her daim "Acaba o da bir yerlerde beni düşünüyor mudur?" sorularıyla meşguldü.Cevap alamayacağımı bilmek kalbime iyi gelmiyordu.Ailem, arkadaşlarım...Herkes fark etti bendeki değişikliği.Sadece Kai ve psikolog biliyor yaşadıklarımı.Ailemin ve arkadaşlarımın endişeleri arttığından rol yapıyorum artık çoğu zaman.İnanmaya başlamışlardı düzeldiğime.Bu acıyla kim nasıl düzelsin? Genç yaşımda mağdur olduğum duruma bir bakın...
Minibüs tıka basa dolu olduğundan ayakta durmak zorundaydım.Tam yanımdaki küçük çocuk elindeki şekerle ellerini yapış yapış yapmış,oraya buraya dokunuyordu.Eğer yanımızdaki ihtiyar adam uyarmasaydı kusacaktım.Annesi bir ıslak mendille çocuğun elini sildi."Bir daha yapma böyle pasaklılıklar Soobin."
Beklemediğim bir anda ismini duymak yutkunmama sebep oldu.Kai'ın bana baktığının farkındaydım.Tam arkamda,kalabalıktan bana yapışmış durumdaydı.Eliyle omzumu sıvazlayarak teselli vermeye çalıştı.Soobin'in hasretinden sadece Soobin ile kurtulabilirdim.Gerisi nafile.Her yerde aradım,sosyal medyadaki tüm Soobin isimli insanları bir bir yanlış olsa da en ayrıntılı bilgilerine kadar araştırdım fakat benim Soobin'ime dair en ufak bir iz bulamadım.Bir gün Kai gerçeklere dönmem için beni birisiyle konuşturdu.Sadece iki gün dayanabildim konuşmaya.Bu sefer hem karşımdakine hem kendime hem de Soobin'e üzüldüm.Aptal gibi yerine başkasını koymaya çalışmak daha da aptal hissetmeme yol açmıştı.Konuştuğum o insanda Soobin'i aradım.Minhyuk'tu adı,çok benziyorlardı.Çok da iyi birisiydi,inanılmaz iyi.Yetenekleri gıpta edilecek türdendi.Ne kadar mükemmel olursa olsun Soobin değildi o.Ayrı ayrı harika insanlar olsa da ben Soobin'i seviyordum,kalbimde yalnız ona yer verebilirdim.Kai'a çok anlattım Soobin'i,nasıl göründüğünü.Bana okulda çok fazla Minyhuk'u gördüğüm için farklı bir kişilikle rüyama konuk olduğunu söyledi.Benziyor olmaları aynı kişi olduklarını göstermezdi.Farklı özellikleri vardı,farklı güzellikleri.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Dream Sphere/YeonBin ✓
ФанфикYeonjun gördüğü rüyayla uyandığında geçmişte olduğunu ve daha adını bile bilmediği bir ülkede bulunduğunu fark etti.Eşcinsel insanların halk tarafından cezalandırıldığı bu tamamen geçmişin ürünü olan ülkede Yeonjun,Soobin adındaki vali torunu gencin...