GÜNAHKÂR ZİHİNLER VE DİRİLEN RUHLAR (+18)

BÖLÜM~20~

HELLLLLLLLLLLLLOOOOOOOOOOOOOOO CANLARIM VE BEYBİLERİM. 

BEĞENMEYİ VE YORUM YAPMAYI UNUTMAYIN.

VE LÜTFEN HAKARETLERİNİZİ KENDİNİZE SAKLAYIN. YORUM YAPMAK ELEŞTİRMEK VE HAKARET ETMEK ARASINDA KESKİN BİR ÇİZGİ VAR. BUNUN FARKINA VARIN.

100 YORUM SINIR AMA LÜTFEN BU YORUMLAR DÜŞÜNCELERİNİZ VE FİKİRLERİNİZDEN OLUŞSUN.

KEYİFLİ OKUMALAR 🫀

Eşyalarımı hazırlamış, Çantama koymuştum. Üstümü değiştirmeyi düşünsemde vazgeçmiştim.
İki sefer giy çıkar yapmak istemiyordum anlayacağınız yine üşengeçliğim konuşmuştu. Şuanda ise ağzıma tıkıştırdığım üç katlı hamburgeri mi yiyiyordum. Tabak kirletmemek adına soslarımızı kartona dökmüstük. Geriye kalan soslar zaten kutularındaydı.
Son lokmaları mı yerken neden son yediğim yememiş gibi hissediyordum.

~sakın bu gece olacak şeylerin fragmanı geçiyor olmasın aklından.

Kan yanaklarıma hücum  ederken kendi kendime kızdım.

Elimde nimet var bir de üstüne ağzımda var. Bir gün senin yüzünden çarpılacaz.

"Ne yani şimdi biz seni iki gün hiç görmeyecek miyiz. " Dedi Cenk.

"Saçmalama. Eve kapanacak değilim. Onunda işleri olduğuna eminim. Aslına bakarsan işkolik birine benziyor. " Dedim.

"Görecez " dedi Emir.

"Kahvaltıda olmayacaksın , seni uykudan kaldırmaya az ya da sen kaldırmayacaksın bizi. Yürüyüş ?" Dedi Berk. Kendisi söylediklerinden rahatsız oluyor gibi görünüyordu.

"En keyifli yanı o olacak abi. Üstüme Mars'ı salacak biri olmayacak. Kahvaltıda hakkımı yiyen olmayacak. " Dedi sırıtarak.

"Zıkkım ye Cenk." Dedim yükselerek.

"Mars bebeğim. " Diye seslenince yemeğini bırakıp yanıma geldi.

Ön bacaklarını ayaklarıma koydu ve dinlendi. Beni dinlemeye hazır bir şekilde.

"Ben iki gün olmayacam. Seni CENK dışarı çıkartacak. Eğer uyanmazsa üstüne işçiye bilirsin. " Dedim.

Mars karşılık olarak bir kez havladı.

"Tamam şimdi yemeğini yiyebilirsin" dedim başını okşayarak.

Mars yerine geçerken

"Hayır ya kızım deme şöyle şeyler şuna beni dinlemiyor zaten. " Dedi.

"Mars onun adı Mars. Sonra neden beni dinlemiyor diyorsun. " Dedim.

Daha fazla dayanamayarak kemerini genişletip pantolonumun düğmesini açtım. Şişen karnımla doyduğumu son derece anlamıştım.

~beni de yeseydin. Üç katlı hamburger , büyük boy patates cipsi , soğan halkası ve kroket. Allah'tan kola içemiyorsun da soğuk çay içtim yoksa üstüne binde karın ağrısı çekeçektik senin yüzünden.

İç sesimi duymamazlıktan gelerek. Telefonumu arka cabimden çıkarttım.
Arananın numarasına basarak aradım. Telefonu kulaklığıma götürdüm. İlk çalışta açtı.

"Hazırım gelebilirsin " dedim.

"Evin önünde arabada bekliyorum. " Dedi.
Kaşlarım şaşkınlıkla kalkarken "ne kadar süredir " dedim.

"Siparişleriniz geldiğinden beri " dedi.

"Ahh tamam geliyorum" dedim. Ve teli kapattık.

Kalkarak "size doyum olmuyor gençler " dedim.