🌍 Dünya İçin Alınan Kararlar 🌍

134 15 205
                                    

Dedi ve hızla uçarak uzaklaştı alandan. Dünya mı, neler oluyordu?..

🌍🌍🌍🌍🌍🌍🌍🌍🌍🌍🌍🌍🌍🌍🌍

Tarih:08.06.3005

Saat:21.10

Unaplus Ülkesinde:

Yeonjun'dan:

  Jeongin'in evindeydim, onunla beraber salonda oturmuş birkaç dakika sonra açıklanacak olan -buradan gidecek- kişiyi duymak için televizyondan haberleri izliyorduk. Bu ülkeden kim gideceğini merak ediyorduk doğrusu o yüzden önümüze gelen her haber kanalında durup izliyorduk. Bunu yapan Jeongin'di sıkıntıdan her kanala bakıp 0.01 salise durup geçiyordu. Arada gözlerimi kırptığım için nerede durup hangi kanala baktığımızı yakalayamıyordum. Yanıma konulan kumanda ve artık doğru düzgün duyduğum haber ile Jeongin'e döndüm.

Jeongin:Hyung sen burada otur, ben çerez katıp geleyim.

Başımı sallayarak onayladım onu. Aman o çok hiperaktif bir şey her şeyi beklerim ben ondan, ne alaka diye sormayın asla.

Ben:Tamam.

Diye onayladım Jeongin'i. Jeongin ise verdiğim onaylama ile oturduğu yerden ayaklandı, ben de Jeongin'in gidişinin arkasından izledim biraz. Görüş açımdan çıktığında ise televizyona döndüm. Daha haberlerde bir şey yoktu. Klasik haberlerdi, gündelik ve yeni gerçekleşen olayları gösteriyordu.

  Haberi izlemeye başladığımda yeni bir habere geçildiğini fark ettim, o yüzden dikkatlice dinlemeye başladım. Haber bir ailenin kayıp olan çocuğunu bulduklarını anlatıyordu. İstemsizce gerildim bir anda ve kalbim de sıkıştı. Aile ile ilgili şeylere fazla gelemiyorum, hassastım aile konularında çünkü ben ailemi tanımıyorum bile. Tanımadığım ve daha önce tatmadığım bu duyguları gözüme sokulmasını ve duymayı sevmiyorum çünkü ben yetimhanede büyüdüm, sevgiden uzak büyüdüm. Kendim aramaya çalıştım sevgiyi, bulduğum tam söylenemez ama yine de bu hâle gelebildiğime göre biraz olsun bulmuş olabilirim, ben de bilmiyorum neler olduğunu.

  O yetimhane bana hiçbir şey öğretmemişti diyebilirim. Evet, hocalarım iyilerdi belki ama bana sevgiyi öğretememişlerdi, bu kesindi. Bana hapishane gibi gelmişti her zaman o yetimhane ama artık o etrafı çevrili olan hapishaneden kaçtım, artık kendi ayaklarımın üstündeyim ve bunu kimse değiştiremez.

  O zamanlara geri dönmeyeceğim, o zamanlarımı sevmiyorum çünkü her şey giz perdesi ile gizli bir şekilde yaşamıştım çocuğumluğumu. Geçmişimi kimse bilmiyordu, yetimhanedeki hocalara ailemi sorduğumda bana geçmişimi bilmediklerini, 19 Eylül gecesi şiddetli bir yağmurda bir sepetle beraber kapıya konulduğumu söylüyorlardı ve söylediklerine göre sarılı olduğum örtünün üstünde sadece ismim, soyadım ve doğum tarihim yazılıymış. İnanmamıştım, hâlâ daha inanmıyorum. Benim bir ailem vardı, beni terk etmiş olmaları imkansızdı, bir de ben daha 3 yaşındayken. Asla, böyle bir şey kulağa mantıklı gelmiyor.

  Düşüncelerime dalmışken duyduğum ayak sesleri ile düşüncelerimden sıyrıldım hızla. Bu yanımı kimseye göstermemeyi tercih ediyorum, o yüzden elimden geldiği kadar böyle şeyleri toplum içinde yapmamaya çalışıyorum.

  Kafamı kaldırıp ayak seslerinin geldiği tarafa baktım, Jeongin elinde 2 tabakla geliyordu.

Jeongin:Hyung al.

Diyerek elindeki kaselerden birini bana uzattı, gülümseyerek bana uzattığı kaseyi aldım ve teşekkür ettim.

Ben:Teşekkürler.

O da bana geri gülümsedi ve yanıma oturdu. Aramızdaki kumandayı aldı ve benim az önce izlediğim haber kanalını değiştirirken konuştu bana.

Jeongin:Harika bir haber kanalı biliyorum, hadi onu açalım.

🌟 The Star Seekers 🌟Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin