soukoku - i hate you. [TAMAMLANDI]

part six

Derse geç kalmıştım neredeyse, neyse ki kimya hocası beş dakika kadar sonra giriyordu sınıfa. Koşarak sınıfa girdim ve çantamı sandalyeye astım. Dolabıma gidip şifreyi girdim. Açtığımda içinde bir not vardı. Kitaplarımla beraber notu da alıp sıraya geçtim. Okumadan önce sınıfa da baktım hâlbuki ama kimse takmıyordu.

Chuuya, mal gibi engellemişsin. Salak. Neyse, o kız beni kendisi öptü ben bir şey yapmadım karşı koymadın ama deme, öptüğü gibi herkes başımızda bitti. Özür dilerim. Bu kadar üzüleceğini tahmin etmemiştim.

- Aşkından öldüğün Dazai.

Notu bir kaç kere daha okudum. Yüzümde aptalca bir gülümseme belirmişti. Dazai nedense sınıfta gözükmüyordu. Hocanın gelmesi ile notu katlayıp çantama attım. Son anda Dazai geldi. Ve yerine geçti. Bakmayı çok istiyordum ama bakmakta istemiyordum. Sonunda kendi kendime pes ettim ve arkamı dönüp hızlıca bir göz attım. Gülümseyip, göz kırptı.

Ne yapmaya çalışıyorsun bilmiyorum Dazai. Seni sevdiğimi her ne kadar inkar etsem de mesajlarımda içten içe büyük bir aşkım olduğunu ben de biliyorum. Ortaokuldan beri böylece aptal bir aşk sürüyor içimde. Ama sen o zaman dahi beni takmamıştın. Güzel kızlar umurundaydı tek. En azından dışarıdan öyle görünüyordu. Aptal. Senin neyine aşık olmuş olabilirim. Serserinin tekisin, derslerin kötü, hiçbir şeyde yeteneğin yok, (yakışıklı olman ve harika ötesi bir vücuda sahip olman dışında.) sigara içiyorsun ama ben sana aşığım. Hem de senin bu kadar tersinken. Benim için çok imkansızsın, senin için sadece bir eğlence kaynağıyım. Ama imkansız olduğun için mi bilmiyorum ama çok çekicisin.

Defterime bütün düşüncelerimi yazmıştım son zamanlara dair. Zil çalınca defterin kapağını kapattım ve kimse görmesin diye sıranın altına kaldırıp, bahçeye çıktım.

Zil çalınca sınıfa geri döndüm ve defteri çıkartmak için sıranın altını yokladım ama defter yoktu. Çantama ve dolabıma baktım. Yine de yoktu.

Hassiktir.
Şimdi sıçtım.