03. Kahraman

55 2 1
                                    

Kadin elindeki islak bez ile yuzumu siliyordu.

'Zeynep, uyandin demek' diye seslendi.

Beyaz duvarlarla kapali ufak bir odanin icindeydim. Kafami kapiya dogru cevirdigimde Ayse'nin iceriye girdigini gordum.

'Neredeyim ben? Neden burdayim? ' diye sordugumda halsizdim ve basim feci sekilde sizliyordu.

Ayse elini elimin ustune koydu 'canim iyimisin?'.

Iyim demek icin kafami sallamaya calistim fakat basimin agrisindan sadece 'ahhhh' diye inledim.

Ayse bir sandalye alip yanima oturdu ve bana olan bitteni anlatti. Meger ben kongre salonunda dusup basimi basamaga vurmusum. Bu yuzden bayilmis ve saatlerce baygin yatmisim. Icinde bulundugum oda ise universitenin ilk yardim odasiymis.

Ayse'ye bakarken arkasinda bir kimildama gordum. Korkudan gozlerimi buyutmus pur dikkat arkada kimin oldugunu anlamaya calisiyordum ki kumral kivircik sacli genci gordum. Ayse benim nereye baktigimi gorunce gulumsedi.

' Zeynep, tanistirim. Bu Alican, senin kahramanin'.

Alican hafif tebessum ederek elini ensesine koydu. Kollarini kaldirdiginda dikkatimi tek ceken onun kasli kollari oldu. Dikkatimi Alicanin kasli kollarindan Ayse'ye yonelttim.

'Kahramanmi'? diye sordugumda ikisine bakiyordum.

Ayse Alican'in beni kongre salonundan itibaren kucagina alip ilk yardim odasina kadar tasidigini anlatti. Bir an icimde burukluk olustu. Ben kendimi yakisiklinin kollarinda sanarken aslinda Alican'in kucaginda oldugumu ogrendim.

Alican'a tekrar baktigimda o hemsireyi izliyordu. Ona baktigimi anlayinca bana bakti ve goz goze geldik. Alican'in gozleri yosun yesili ve cok guzel. Boyu biraz daha uzun olsa yakisikli cocuk aslinda.

'Tesekkur ederim Alican. O kadar yolu beni kucaginda tasiman kolay olmamasi gerek', diye soyledigimde ondan beklentim alcak gonulluluktu.

Aldigim cevap ise bas agrimin siddetlenmesine sebep oldu.

'Evet, Zeynep. Seni tasimak hicte kolay degildi. Zaten suan kollarimi hissetmiyorum. Neyse ki yarina kadar kollarimin agrisi gecer' dediginde saka yaptigini zannetmistim.

Malesef ki Alican bu soylediklerinde ciddiydi. Duyduklarim beni bir an soka soksada, soktan cikmam cabuk oldu.

'Ne dedin sen? Kime kilolu dedin sen? Sana beni tasi diyen oldumu? Ya sen niye beni tasidin ki? '.

Ben sorulari yonelttikce sinirlerim gittikce fazlalasiyordu. Gozlerim yanmaya baslamisti. Sonunda sinirlerime hakim olamayip bagirmaya basladim 'sen kimsin ya? Bana nasil bu sekil konusma curettinde bulunuyorsun?'.

Sinirden gozlerim donmus olacak ki Ayse'nin bana sakin olmam gerektigini soyledigini sonradan duydum. Ayse elimi tuttugunda hizla elimicekip agiran basima koydum.

'CIK BURDAN' diye Alicana seslendim. Dayanamayip tekrar bagirdim 'ALICAN, CIK BURDAN' .

Alican cikmisti ve ben aglamaya baslamistim. Keske ruyadan uyanmasaydim. Yakisikli bana ne kadar hafif oldugumu soylediginde o kadar gercekti ki hersey. Bana dokunusu bile gercekti. Nasil olurda bir ruya bu kadar gercekci olur? Ayse yanagimdan optu ve bana kibarca sitem etti.

'Zeynep, Alican'a haksizlik edip cok kaba davrandin. Halbiki o kibarlik edip seni kucaginda tasidi'.

Aglamakli cevap verdim ' Ayse, gormuyormusun bana kilolu oldugumu soyledi'. 

Ayse gozlerinin kenarindan bana bakip 'hadi ordan, Alican'in agzindan kilo kelimesi bile cikmadi' dedi.

Aslinda kendimi dinledigimde ne kadar sacma nedenden dolayi sinirlendigimi anladim. Ne var sanki bana kilolu oldugumu soylediyse? O bana kilolusun dedi diye kilolu sayilmam ki ben. Hem ben olgunlastim artik. Kilolu oldugumu soyleseler bile bu kadar sinirlenmemem gerek. Ustelik oglanin yaptigi iyilige karsilik onu odadan kovdum. Neyse canim, yarin karsisina cikar tekrar tesekkur ederim. Biraz pismanlik duyuyordum sanki...

--

Ertesi gun bas agrisi diye birsey kalmamisti. Sadece herkezin bana bakip guldugunu gormek, benim surekli utanmama sebep oluyordu. Kantinde Ayse ve bir kac sinif arkadasimiz daha yemek yiyorduk. Tam tostumdan bir isirik aliyordum ki Ayse ayagima vurdu.

'Ahhh' diye inledim.

Sinirli bir sekilde Ayse'ye baktigimda , kafasiyla bir yeri isaret etti. Onun isaret ettigi yere bakarken Alican'i  gordum. Koltugun uzerinde arkaya yaslanmis oturuyordu.

Alican kesinlikle yakisikli biriydi. Kahverengi, daganik ve kivircik saclara sahipti. Beyaz bir gomlek ustune lacivert bir hirka giymisti. Kaslarindan dolayi beyaz gomlegi ustune tam oturmus olacak ki her an dugumeleri acilacakmis gibi bir hisse kapildim. Beni bir sicak basti ama kaffami sallayip bu dusuncelerden kurtuldum.

Ona baktigimi hissetmis olacak ki kafasini bana dogru cevirdi ve goz goze geldik. Kahretsin! Suan en son istedigim sey onunla goz goze gelmek. Neyse olan oldu, magdem goz goze geldik mecburen gulumsedim. Oda karsilik verip hafif tebessum etti. Ayse'ye dogru dondugumde tekrar ayagima vurdu.

'Ahhh, Ayse yeter artik' diye sinirlendim.

Ayse'nin tekmelerinin bir sonu gelmedi. Tekmelerden kurtulmak icin kendimi birden Alican'in oturdugu massaya dogru yururken buldum. Massaya geldigimde kafasini kaldirip beni gorunce bir an sasirmis gibi olsada kendini toparlamayi basardi.

Icimde bir sicaklik olustu ve atesimin ciktigini hissettim. Ellerim terlemeye baslamisti ve ben onlari hemen yumdum.

'Alican, ben....ben dun icin cok ozur dilerim' dedim.

Bana bakip pis bir sekilde gulumseyip 'devam et' dedi.

Bu ne curret ya?

Kendini begenmis pislik! Sinirlenmeye basliyordum. Kahretsin, gotu havaya kalkti ve bunun sorumlusu benim.

'Dun bana yardim ettin, kucagina alip tasidin. Bu yuzden sana tesekkur ederim' dedim ve hemen arkami donup gitmek isterken bana seslendi 'sorun degil sisko'.

Bana siskomu demisti?!

Arkam donuk, ellerimi yumruk yapip sIktIm. Gozlerim yanmaya baslamisti. Yavasca arkami donup 'ne dedin ?' diye sordum.

Pis pis siritip, kelime kelime soylediklerini tekrarlardi. 'Sana, sorun degil sisko dedim' dedi.

Sinirden bacaklarim titriyordu. Ne yapacagimi bilmezken saskin ve sinirli bir sekilde etrafima bakiniyordum. Birden massanin ustundeki milkshake gozume carpti. Milkshake elime aldim ve Alican'a dogru doktum.

Bir anda etrafimdaki hersey yavasladi. Alican haric herkezi bulanik goruyordum. Sanki zaman makinesi bozulmusta hersey slowmotion gidiyordu. Ayse'nin uzaktan yavasca seslendigini duydum 'Zeeeeeyneeeeep, saaaaaakiiiiin yaaaaaapmaaaaaaa' .

Milkshake bile yavas yavas Alican'in ustune dokulurken Alican soktan gozleri buyudu ve agzi acilmaya basladi. Milkshake Alican'in ustune dokuldukten sonra gene hersey normale dondu.  Alican'in yuzu milkshake sayesinde sut beyaz bir hale geldi ki bu kesinlikle gormeye deger. Massadaki arkadaslari soktanmi korkudanmi bilmiyorum agizlari acik bizi izliyorlardi.

Ben ise 'sen dun kahramanlik yapabilirsin ama bugunun kahramini benim' dedim ve arkami donup gittim.

ZEYNEPHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin