- 1 ay sonra-
Yarın Amerika'ya gidiyorum. Hem de sonsuza kadar orada yaşamak kaydıyla... Asla istemiyorum. Taehyung'u bırakıp gitmek çok fazla kötü hissettiriyor. Zamanında birbirimizi asla bırakmayacağımiza dair söz verdik. Şimdiyse ben onu bırakıp gidiyorum ve elimden hiçbir sey gelmiyor. Anneme yalvardım. Asla vazgeçmedi. Sagligimin taehyung'tan daha önemli olduğunu söyledi. Ama değil.. Kesinlikle değil. Taehyung en degerlim. Ben sürekli taehyung için ölürüm derken annemin sagligindan önemli değil demesi... Anlamıyor, anlamayacak.. Babamla birbirlerini hiç sevmedikleri ve daha sonra da bosandiklari için gerçek aşkı bilmiyor. Ama şuna eminim. Taehyungla olan aşkım doğru aşk. Sonsuza kadar da böyle olacak. Daha fazla yazacak bir şey bulamıyorum. Bugün sabahtan beri sadece ağlıyorum ve odamdakileri eşyaları topluyorum. Taehyungla olan fotoğraflarımiz, onun hediye ettiği şeyler... Hepsi karşıma çıkıyor ve daha fazla ağlamaya başlıyorum. Ve sabahtan beri tek düşündüğüm ona nasıl veda edeceğim. Ona sarılmadan, onu öpmeden gitmek istemiyorum ama bunları yaparsam asla bırakamam diye korkuyorum. Galiba kötü bir sey yapmalıyım. Bir mektupla veda etmeliyim. Harika sairler tarafından yazılmış gibi duran bir mektup. Ve taehyung o mektubu okurken benim Amerika uçağında olmam gerekiyor. Kendimden nefret ediyorum. Askimiza yaptığım bu saygısızlik o kadar kötü ki.. Sadece şunu söyleyeceğim. Orada karşıma kim çıkarsa ciksin Taehyungtan baska kimseye asik olmayacağım. Onu sevmekten bir an bile vazgeçmeyecegim.