AŞAĞIYA BAKMA (bxb)

25

*Bölüm +18. İyi okumalar 🖤

Zahit'in arkadaşlarıyla kafeye geçmiştik. Hakan bu sefer yanımızda kalmayı başarmıştı. Birkan sürekli bizimle dalga geçme modundaydı. Uğurcan gayet kibar bir insandı. Munteza bize karşı ilgisizdi. Yasin'de sevgilisiyle bir süre oturup sonra yanımızdan ayrılmıştı. Doruk adında biriyle daha takılıyorlardı ama o şu an yoktu. Buna rağmen grup oldukça kalabalıktı. Ortamdaki konular bana çok uzakken, Zahit'in omzuna yaslanmış dinliyordum. Birkan ve Hakan, motorlarla ilgili konuşuyordu. Uğurcan, Zahit'le laflarken arada bir Munteza'yla didişiyordu. Ortamda sessiz kalan tek kişi bendim. Bunu farkeden Zahit'te çok geçmeden kalkmak istemişti. Giderken herkesle tek tek vedalaştım. Birkan bana sinsi sinsi bakarken, Murat'ın onu dövmesine hiç üzülmeyeceğimi farkettim. Benden iğrendiği belliydi ama dalgaya vurarak ciddi değilmiş gibi davranıyordu. Ona küfür dolu bir gülümseme gönderip vedalaştım. Zahit'le el ele mekandan çıktık. Yan yana kalınca, anında trip atma moduma geçtim. Mesajlardaki imalarını ondan çıkarmam lazımdı.

"Gecem oldukça yoğun geçtiğinden, dinlenmemiz lazım."

Kafasını bana çevirince "Malum kıyafetimi değiştirecek bile zamanım yoktu ya." diyip, şirince gülümsedim. Sesim trip ve sitem doluydu.

Dün uyuyamayacak kadar onu düşünmüştüm. Ona haksızlık yaptığımı, onu istememe rağmen kendimi çekmemin saçma olduğunu düşünüp durmuştum. Bu yüzden de işleri hızlandırmaya karar vermiştim. Onun karşısına makyajsız ve peruksuz çıkacak cesaretim hala yoktu ama vücudumu gösterebilirdim. Bir yerden başlamam gerekiyordu. Buna hazırlanıp gelmiştim ve şapşalım kıskançlıktan kudurmuştu. Kıskanması hoşuma gitse de imalarından tiksinmiştim.

O benim ilkim olacaktı. Ondan başkasıyla sevişmeyi aklımdan bile geçirmezdim. Ondan başkasının elini tutmak bile istemiyordum. Sevgiliydik ve başkaları bu ilişkinin dışında kalmalıydı. Bana bunlarla ilgili ima yapmamalıydı.

Zahit "kapatmıştık konuyu" deyince "Sitemimi ederim." dedim.

Burnumu sıkınca, eline vurdum. Elimi bırakıp, kolunu omzuma attı. Beni göğsüne çekerken, omzumu okşadı. Kalbim yakınlığımızla çoktan kendini kaybetmişti.

"İstediğin kadar et, gıkım çıkmayacak ama sitem edip gidemezsin."

Sesiyle bedenim de kendini kaybederken yutkunup "Gitmeyeceğim zaten." dedim.

Eli koluma inip okşarken, kafasını eğip yanağımı öptü. Murat'ın dediklerinden sonra etraftaki bakışlar dikkatimi çekmeye başlamıştı. Şu an bize garip garip bakan tipleri de görüp, rahatsız oldum.

"Herkes bakıyor."

"Güzelliğine bakıyorlardır."

Kızardığımda, Zahit kafasını kaldırıp etrafa baktı. Baktığı kişiler gözlerini kaçırıyordu.

"İstiyorsan, sikeyim belalarını?"

Hırkamı tutarken "Gerek yok." dedim.

Bunu o kadar düz söylemişti ki sanki onun için çok normaldi. Ama bunu istemiyordum. Çevrenin ilişkimizde sorun olmaması lazımdı. Benim çevremin sorunu yoktu. Onun çevresi de birkaç fire hariç sorun çıkarmıyordu. Tanımadıklarımız hiç sorun teşkil etmemeliydi. Bana bu düşünceleri aşılayan yanımdaki şapşaldı. O kadar rahat takılıyordu ki rahatlığı bana da bulaşmıştı. Sanki birlikte olmamızla Dünya'nın sorunu olsa bile, bizi etkilemeyecek gibiydi. Sırf bu yüzden bile yanımdaki adama aşık olabilirdim. Resmen güven kokuyordu.

"Tamam. Yap bakalım sitemini."

Sevimlice konuşunca, iç geçirdim. Az önce düşündüklerimle kendi kendime yumuşamıştım zaten.