*iyi okumalar
Arabaya binmiş, yola çıkmışken heyecanım yavaşça dinip huzurum kalmıştı. Kapşonlumu indirip, aynaya bakarak saçlarımı düzelttim. Zahit 'başka yere geçelim' deyince, aklıma gelen pijamalarımla 'asla' diye haykırmıştım. O da pijamalarıma uygun yer önermişti. Evine geçiyorduk.
Tek eliyle direksiyonu çevirirken bana baktı. Ben de bu bakışın farkında değilmiş gibi saçımla oynamaya devam ettim. Tekrar önüne döndükten sonra, gülmüştü.
Kaşlarım çatılırken "Neye gülüyorsun?" dedim.
Zahit "Bakmıyormuş gibi yapıyorsun ya, komik." dedi.
Utançla kızardım. Belki içimdeki aşağlık kompleksimden dolayıydı bilmiyorum ama onun üstüm başım yüzünden bana güldüğünü sanmıştım. Yani saçımdaki peruğu düzeltme çabamı vs komik buldu diye düşünmüştüm. Çatık kaşlarım düzelirken, ellerimi kucağımda birleştirdim. Bizim çocukların yanında böyle değildim. Onun yanındayken özgüvenim bedenimi terkediyordu. Bunun nedeninin kıyafetlerimin içindeki beni görmemesinden dolayı olduğunu biliyordum.
"Ne oldu?"
Gözlerim ellerimdeyken "Bir şey olmadı." dedim.
Nefesini sertçe verdi. Direksiyonda olmayan elini kucağıma uzatıp, elimi kavrayınca gözlerimi kırpıştırdım. Parmaklarıni parmaklarıma kitledi. Teması, kalbimi de kitletti. Parmaklarıyla, elimi okşarken kafamı kaldırıp, ona baktım. Gözleri yoldaydı. Ona bakmamla, elimi biraz daha sıkmıştı.
"Artık çekinmen gider sanıyordum ama aşmamız gereken çok yol var gibi."
Gerçekten fazla anlayışlıydı. Bu kadar anlayışlı birine kapılmamak mümkün değildi. Bu anlayışlı tavrını gören tek kişi olduğumu da biliyordum. Dediğim gibi önceki ilişkilerini sormuştum. Zahit hiç anlatılan gibi değildi. Bu da, beni gerçekten sevdiğini hissetmemi sağlıyordu. Kısa zaman demek istemiyordum çünkü o kısa zaman da ona bağlanmıştım.
Ellerimize bakıp gülümsedim. "Hayır, o kadar da fazla değil."
Vücudumu ona çevirip, kafamı koltuğa yasladım. Elini de iki elimle kavrayıp, onu izlemeye devam ettim. Geçmişim aklıma geliyordu. Ortaokulda annemin takılarını taktığım için yediğim dayaklar, lisede beni yanına alan teyzem, durumumu bilen kuzenlerimin okulda herkese yayışı, bana zorla etek giydirip rezil etmeye çalışan sınıf arkadaşları, tuvaletteyken bana saldıran piç, o zaman beni kurtaran Murat, yaşadığım şokla başlayan güvensizliğim, Bursa'ya tekrar ailemin yanına dönmem, çocukların bana destek olması ve tüm bu olan şeylerden sonra kendimi herkesten uzak çekmem ona kadardı. Yaşadığım iğrenç olay sonrasında, kimse bana dokunsun istememiştim. Bu yüzden ilişki de istememiştim. Üniversiteye geçtiğimde toparlanmış olsam bile, birine bu kadar düşmeyi beklemiyordum. Ona tüm hayatımı anlatmak istiyordum. Onun hayatının çoğunu dinlemiştim. Zahit, hayatını gizlemeyen biriydi. Birlikte geçirdiğimiz zaman hayatından birçok şey öğrenmiştim. Ailesini biliyordum. Çocukken diğer çocuklara zorbalık yapan adi biri olduğunu da biliyordum. Onu döve döve dize getiren abisi olduğunu, onu kaybettikten sonra düzeldiğini de söylemişti. Tek çocuk kalınca ailesinin tamamen onun üzerine düştüğünü bu yüzden üniversitede yurt dışına gitmeye karar verdiğini anlatmıştı. Babası ona 'kendi imkanlarınla git' deyince mecbur burda kalmıştı. Ben hikayenin bu kısmını gayet beğenmiştim. Kalmasaydı tanışamayacaktık. Zahit kendini kötü biri olarak anlatsa da büyüdükçe değişen karakteri bana gayet iyi gelmişti. Hatta onun yaptığı zorbalığın o söylemese bile küçükken sürekli işleriyle ilgilen ailesinin dikkatini çekmek için yaptığını anlamıştım. Hayatında bana anlatmadığı detay yok gibiydi. Onu tamamen tanıyor hissediyordum. O ise cinsiyetimi bile yeni öğrenmişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AŞAĞIYA BAKMA (bxb)
RomanceTAMAMLANDI Burslu okuduğu üniversitedeki zengin züppeyle konuşan Deniz, cinsiyetini kadın sanan çocuğa aşık olur