Yağmur ön koltuga keremin yanına oturmuştu radyodan her saniye kanal değiştiriyordu bu gerçekten sinir bozucuydu ama tabiki ona kızamadım ben kimseye kızamazdım zaten bi arabanın bizim yanımıza ulaşıp önümüze geçmesi keremin küfür etmesine neden olmuştu partinin oldugu bara geldiğimizde kapının önündeki kişiyi görmemle korkularım yeniden ortaya çıkmıştı ne yapıcaktım şimdi acaba erkekliğine vurduğum için beni nasıl öldürürdü kemiklerimi etimden ayırarak mı boğazımı keserek mi merak ediyodum doğrusu ama ben acısız olmasını dilerdim son isteğim ne diye sorarsada bunu isterdim sanırım.
gözlerini dikmiş bana baktığını sanıyodum ama fazlasıyla yanılmışım elini omzuma atmış olan kereme bakıyodu ahh hayır ama o çocuk ölmek için fazla yakışıklı kereme baktığımda aynı bakışları o çocuğa yolluyordu sana bu konuda seve seve yardım ederim kerem.
o çocuk diyorum çünkü adını hayla öğrenememiştim yanına yaklaştığımızda önümüze geçerek "şurayada bakın keremcikte burdaymış" dedi sırıtarak "abi bulaşma lütfen"dedi yağmur korkan gözlerle kereme bakarak cidden bu gecenin sorunsuz bitmesi için dua etmeye başlamalıyım.
Kerem bizi boş bi koltuğa oturmamız için yönlendirmişti bi an önce şu çocuğun kim olduğunu benimle ve keremle ne derdi olduğunu öğrenmem gerekiyodu bunu bi tek yağmurdan öğrenebileceğimi ümit ederek yağmura "o çocuk kimdi"
"Hangi çocuk"
"Kapıda keremle tartışmasını engellediğin"
"Adı erdem okuldaki 2 çeteden birinin ele başı onlara sakın bulaşma ceren" dedi uyarıcı bi ses tonuyla onu onaylarcasına başımı salladım şimdilik adını öğrenmek yeterdi demek adı erdem ve bizim okulda güzel bu bilgiler işime yarar.Multimedia kerem
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KÜÇÜĞÜM
Chick-LitArkadaşlar bu benim ilk hikayem ben yazarken çok eğleniyorum sizde okurken eğlenirsiniz umarım :)