☠︎ 𝐇𝐢𝐬 𝐄𝐲𝐞𝐬

70 21 29
                                    

Asansör kapılarını 1. kata açtığında yavaşça dışarı doğru bir adım attı Changkyun. Kapıların açılması ile boğuk sesli müziği işitmesi bir olmuştu. Ağır adımlarla içeriye ilerlerken, seslenmeyi unutmadı.

"Kihyun, Minhyuk artık hazırlanmamız gerektiğini söyledi." Ciddi bir tonda açık kapıların ardını süzdükten sonra başını onun yatak odasına çevirdi. Çalan klasik müzik, eğer tarif etmek zorunda kalsaydı yağmur damlalarının yere çarpmasının senfonisi olarak anlatırdı. Müzisyenin piyanonun tuşlarına olan her bir baskısı yeni bir nota eşliğinde keman sesinin içinde yankılanıyordu.

Ardı ardına yankılanan notalar...

Kapının kenarına yaslanarak ritimle dans eden genci izledi. O tıpkı gökyüzünden, en yüksek noktadan süzülmeye başlayan bir tüy kadar hafif figürlere sahipti. Kendisinin burada yalnız olmadığını gördüğü halde narin hareketlerine devam etti. Hafifçe etrafında dönmesiyle savrulan saçları, yeniden durması ile gözlerini kapattı.

Hüzünlü melodinin arkasından eşlik eden yağmur seslerini duyduğunda istemsizce gözlerini kapattı Changkyun. Klasik müzik, yazarken fonda eksik etmeyeceği bir detaydı. Müzik kulağı olan biri, bütün o enstrümanları en ince detayına kadar dinlerdi. Klasik müzik bu yüzden kıymetliydi onun için. Herkes kolay kolay anlayamazdı ruha bıraktığı yükü.

Bileğinde hissettiği el ile yeniden araladı gözlerini. Kendisini nazikçe odasına çeken gence karşı koymadan adımlarına ayak uydurmaya çalıştı. İki bileğini kavrayarak bedenine yönlendirdi ellerini. Nazikçe kavradı onun belini. Melodiyle istemsizce hareket etmeye başlamıştı. Bunu tamamıyla rastgele yapmasına rağmen küçük olan tek bir hata dahi yapmadan ona eşlik ediyordu. Ruhunun uyandığını hissettiği o saniyelerde kendisine karşı aralanmış dudakları ile bakan gence odaklandı.

Bir eli yavaşça havalandı oldukları yerde kaldıklarında. Onun dalgalı saçlarını yine yavaş hareketleri ile düzeltirken, ortaya çıkan gözlerine baktı. Bedenine bu şekilde yakın olmasında cidden bir sorun yoktu, değil mi? Yavaşça kalkıp inen göğsünün ardından tenine çarpan sıcak nefesleri.. Küçük olan başını hafifçe yana yatırıp yere bakarken Changkyun onun gözlerine baktı yeniden.

Şuan tam anlamıyla onun doğrulttuğu silahın kurbanı olmuştu.

Masum bakışları...

"İyi

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"İyi.. İyi dans ediyorsun." dedi bakışlarını kaçırdıktan sonra. Kaşları sanki öfkelenmişçesine çatılmış, dudakları istemediği bir şeyi söylercesine sıkıca kapanmıştı.

Onun aksine Kihyun gülümseyerek baktı genç yazara. "Uzun süre eğitim aldım. Şuan bu eğitime devam etmesem de.. Dans hala benim bir parçam."

Boğazını temizledikten sonra sırtını döndü Changkyun. "Böldüğüm için üzgünüm. Ancak gitme vakti geldi."

"Tamam, müziği kapatmam için bana bir saniye ver."

Kaldığı daireye öylece girerken bile garip hissederken, aniden ona yaklaşan bedeni büyük bir perdenin ardında heyecandan deliye dönmüştü. Sakindi, görünürde çok sakindi. Kimseye ne hissettiğini göstermeyecek kadar ilerlemişti kendi yolunda. Ancak görünenin ardında, her şey çok daha farklıydı.

𝐊𝐈𝐒𝐒 𝐎𝐑 𝐃𝐄𝐀𝐓𝐇 { ❤︎☠︎︎ } 𝐂𝐡𝐚𝐧𝐠𝐊𝐢 - 𝐇𝐲𝐮𝐧𝐠𝐇𝐲𝐮𝐤Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin