MÜGE

2. Bölüm

                 YENİ BİR GÜN
          YENİ BİR BAŞLANGIÇ

   Biz bir kaosun ortasında bir        araya gelen dört kişiydik

     Sabah dokuz on civarlarında Arda ve Mert'in gülüşme sesleri ile uyandım. Ama uyandığımı belli etmedim.

- Sessiz olun biraz. Müge uyuyor.

- Biz kimiz zaten Müge Hanım için bin dereden su getirilsin, bizim burada gülmemiz bile yasak. Bizi sokaktan buldular çünkü.

- Arda yine ne saçmalıyorsun abi ya ? Kız uyuyor işte yorulmuş belli ki, biraz daha uyusun diye diyor.

- Ben anladım anlayacağımı Mert. Bora'yı savunma lütfen bana.

Arda'nın sözlerinden sonra bir kahkaha attım. Ayağa kalkıp yanlarına gittim.

- Al işte Arda, kız senin sayende uyandı. Mutlu musun ?

- Arda yüzünden uyanmadım zaten daha önceden uyandım ama sizin konuşmalarınızı dinledim bu yüzden fark etmediniz. Arda'yü suçlamayın.

- Konuş Müge, konuş ! Bir tek sen beni anlıyorsun burada.

Aradaki sıkıntıyı bozmak için hemen ayağa kalktım. Telefonumu sıranın üstünden aldım ve bir fikir ortaya koydum.

- Hadi kantine gidelim. Çok acıktım ben bir şeyler yeriz hem de sohbet ederiz.

- Tamam. Mert ve Bora gelir arkamızdan biz çıkalım.

Önde Ben ve Arda ; arkada Mert ve Bora merdivenlerden inmeye başladık. Kısa bir süre sonra kantine vardık. Boş bir masaya oturduk.

- Kim ne istiyor ? Ona göre gidip sipariş vereceğim.

Mert'in sesi ortamdaki sessizliği bozdu. Bora söze girdi.

- Ben karışık tost istiyorum.

- Tamam. Arda klasik değil mi ?

- Evet. İçecekte Fanta.

- Peki. Müge sen ne istersin ?

- Ben de karışık tost alayım.

- İçecek ne istersiniz ? Biz Burak ile Fanta alacağız.

- Biz de limonata alalım. Olur mu Müge ?

- Tamam, bana uyar.

- Peki o zaman hemen siparişi verip geliyorum.

Arda ve Bora aralarında konuşmaya başladılar. Bense telefonumla uğraşıyordum. Kısa süre sonra Mert siparişleri verip masaya geldi ve o da sohbetlerine katıldı. Ayağa kalktım. Bora beni kolumdan yakaladı.

- Nereye ?

- Siparişlere bakıp geleceğim.

- Peki.

Sipariş noktasına gidip siparişlerin hazırlanıp hazırlanmadığını sordum. Hemen geleceğini söylediler. Bir süre sona siparişleri bana teslim ettiler. Hemen oturduğumuz masaya ilerledim ve herkesin yiyecek ve içeceğini önüne koyup oturdum. Sohbet ederiz diye düşünmüştüm ama kimse bir şey söylemedi ve sessizce yemeklerimizi yedik. Yemeğimi yedikten sonra lavaboya gideceğim bahanesi kalktım ve idari katı gezmeye başladım. Tam da müdür odasının yanından geçiyordum. Müdürün odasından sesler duyunca duraksadım. Kapıya yanaştım ve söylenilenleri dinlemeye başladım. Müdürümüz Uğur Bey sinirli gözüküyordu. Ayıca odada biri daha vardı.