A little happiness?(Maybe!)

515 65 54
                                    


(Hayal okuyucu olmasın lütfen 🥺)

Sokakta yanyana dolaşırken suratından mutluluk akan insanlara baktım, o kadar tiksindirici ki...

Az ilerde bir dondurmacı görünce canımın çektiğini hissettim, bu dondurmacı kişiye özel aramalı dondurmalar veriyordu ve fiyatları hep sabitti. Bazen sinirlendiğimde gelirdim buraya bana hep vişneli ve naneli dondurma verirdi. O kadar iyi anlatıyordu ruh halimi.

" Dondurma alabilir miyiz?"

" Ah, tabiki."

Dondurmacının önünde durmuştuk, dondurmacı beni tanımıştı yüzünden eksik olmayan o gerçek gülümseme ile ikimize baktı. Chan, tam aroma söyleyecekken onu durdurdum.

" Bu dondurmacı kişiye özel aroma veriyor. Yani senden aldığı vibe a göre."

" Wow, çok iyiymiş. Sen bildiğine göre buraya gelirdin?"

" Evet, sıksık."

" Peki sana en çok hangi aromayı verirdi?"

" Vişne ve naneli."

" Ama çok ekşi!?"

" Evet, öyle."

Dondurmacıya baktığımızda elindeki portakallı ve çikolatalı dondurmaya baktım.

" Hayatındaki yenilikler için portakal, karışık duygular için çikolata. Seçimlerinden herzaman emin olmalısın."

Chan'e dondurmasını uzatırken bana baktı yüzündeki o şaşkınlığı görebiliyordum. Ben sana demiştim bakışı attıktan sonra dondurmacıya döndüm.

" İçindeki yoğun hüzün için bitter, yeni mutluluk arayışları için orman meyvesi."

Elimdeki ilk defa farkı olan dondurmaya baktım. Chan cebinden parayı çıkartıp uzattiktan sonra ilerlemeye başladık. Dondurmacının söyledikleri ikimizde etkilemişti. İkimizinde içindeki şeylerin insanların anlayabilmesi tuhaf...

" Çok tuhaftı..."

" Evet."

İleride ki parkta boş bir banka oturmuş sessizce dondurmalarımızı yiyorduk. Parkta oynayan çocuklara boş bir bakış attıktan sonra yanımda oturan bedene baktım. Düşünceli şekilde öylece parka bakıyordu. Oldukça büyük ama çok güzel bir burnu, dolgun şekilli dudakları, keskin çene hattı, gözlerimi alamadığım gamzeleri ve insanı büyüleyen o mükemmel sesi...

Bu kadar kusursuz, mükemmelken o kadar şey yaşamasına rağmen nasıl bu kadar güçlü ve erdemli kalabiliyordu?...

Bense küçük bir sözde yıkılıyordum. Ne kadar aptalım...

" Chan?"

" Efendim."

Bakışları bana döndükten sonra bir süre sessizce bakıştık.

" Nasıl bu kadar güçlüsün?"

" Nasıl?"

" Onca şeyden sonra nasıl bu kadar güçlü kalabiliyorsun?"

" Sen, cidden . Şu olaylara bir son verir misin?"

" Bak Soyang."

Ellerimden tutmuş ve bakışlarımı ona bakmamı sağlamıştı.

" Ben o gün gerçek senin nasıl birisi olduğunu gördüm, ben sana tüm kalbim ile güveniyorum ve seni korumak, sana yeni bir hayat sunmak istiyorum. Ne olur sende bana destek ol, beni engelleme. Şu hayatta bir amacım olsun istiyorum. Tüm hayatımı sana adamak istiyorum. Evet yeni tanışmış olabiliriz ama bu bütün bunları yapmamı engelemez. "

(✓)Thank U // BangchanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin