Tiny Heart Palpitations (I was dying)

453 48 27
                                    


Bugün ikimizde temizliğe girişmiştik. Sanırım onun yanındayken herşey zevk verir olmuştu. Hayatım boyunca temizlik yaparken bu kadar rahat ve eğlenceli olmamıştı.

" Burası bitsin mutfağa dolapları boşaltırız."

" Peki."

Yerleri silmeye devam etmiştim oda raftaki süsleri siliyordu. Silmediğim tek yer rafların orası olduğundan o tarafa  yöneldim Chan'i rahatsız etmemeye çalışarak silmeye başladım. Üst raftaki vazoyu eline alırken beni farkedince silmem için kenara kaydı, elindeki vazoyu silerken yerde çıkarmaya çalıştığım lekeye baktım. Sinirle yere eğilip tırnağımla kazıma ya başladım.

Tepemde oluşan gölge ile kafamı kaldırdım Chan vazoyu yerine koyuyordu ve onunda bakışları beni buldu. Gözlerindeki o duygu, fazla yumuşak şefkatle bakıyordu. Eli hala raftaki vazodaydı. Kendime gelince hızla kafamı sallayıp bianda kalktım.

Hızla kalkmam yüzünden rafa yaslı olan Chan in eline çarpmıştım. Dengesini kaybedip üzerime doğru tökezlemişti. O sırada raftaki vazoda tam yanımıza düşmüştü. Rafa yaslı olan ben, karşımda  düşmesin diye kolundan tuttuğum Chan ve yerde bir adet kırık vazo...

Kalbim hem korkudan hemde Chan yüzünden deli gibi atıyordu. Gözlerim hala onun yüzünü inceliyor her ayrıntısını ezberliyordu. Ama bunu bilerek yapmıyorum ki,kalbim öyle istiyor...

Chan, o da ben gibi doğruca yüzüme bakıyordu aramızda fazla yakın olmasa da masafe olmasına rağmen nefes seslerini oldukça rahat duyuyordum umarım kalbimin sesini duymaz. Sonunda kendime geldiğimde önce kolundaki elimi çekmiş sonra ise unuttuğum soruyu sordum.

" İyi misin."

Oda kendine gelmiş ve yerdeki vazoya bakıp konuşmuştu.

" Asıl sen iyi misin, biryerin kesildi mi?"

" Hayır iyiyim. "

" Üzgünüm vazoyu tam koyamamışım."

" Hayır hayır özür dileme asıl ben özür dilerim biranda kalkmamam gerekirdi üzgünüm."

" Hayır sorun değil."

Hala olduğumu konumda bir iki saniye sessizlik olmuştu. Sessizliği bozmak adına konuştum.

" Ben mutfağa geçiyorum. İşin bitince gelirsin."

" Bitti aslında."

" Şey peki, geçelim o zaman."

Elimdeki viledayi kenara bırakmış mutfağa yönelmiştim. O üst dolapları boşaltırken bende alt dolapları boşaltıyordum. Boşaltma işi bitince ben dolapları oda dolaptan çıkardığımız eşyaları siliyordu.

°°°

Bütün işlerimiz bitmişti, elimdeki beni sehpaya atıp koltukta chan'in yanına oturmuştum o kadar yorulmuştum ki.

Chan'a dönmüş elimi yumruk yapıp gülümseyerek uzattım.

" Güzel işti ortak."

Önce yumruk yaptığım elime bakmış sonra ise o güzel gamzelerini göstererek gülümsedi ve o da elini yumruk yapıp tokuşturdu.

" Bence güzel bir film hakettik kahve ile hmm?"

Sorusuna karşılık cevap verdim.

" Çok güzel olur."

" Tamam o zaman filmi sen seç, bende kahve yapıp geliyorum."

" Peki."

Koltuktan kalmıştı bende Netflix E girip film aramaya başladım. Ekranın ışığı yüzünden gözlerim yanınca biraz ışığını kısmış işime devam etmiştim. Güzel bir romantik komedi film bulmuş Chan'i bekliyordum.

Koltuğun kenarındaki pikeyi almış üzerime örtmüştüm. Ortamın sakinliği ve temizliğin verdiği yorgunluk ile Chan gelene kadar gözlerimi dinlendirmek için kapattım. Yavaş yavaş kapanan bilincin ile kendimi uykunun kollarına bıraktım.

 Yavaş yavaş kapanan bilincin ile kendimi uykunun kollarına bıraktım

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

_______________________________________

Selam.

Öncelikle üzgünüm.

Bu hafta doktor, nüfus, proje ödevi performans ödevleri felan uğraştım hep pek vaktim olmadı.

Tatiliniz nasıl gidiyor?

Yeni bir Minho ve jeongin kitabı üzerine çalışıyorum. Ve haberiniz olsun bu kitapta yakında final olucak.

Neyse

Ehem.

❤️ SEVİLİYORSUNUZ❤️

(✓)Thank U // BangchanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin