Bir Aşk Hikayesi

7. bölüm

Sonunda o gün gelip çatmıştı Nobara ile 3 hafta içersinde kendimizi bayağı geliştirmiştirdik. Yeni haraketler ve kendimize özel savunma stilimiz vardı. Çantama gerekli olan şeyleri kattıktan sonra dışarı tapınağın önüne çıktım ve diğerlerini beklemeye koyuldum.

Herkes geldi ileride siyah bir araba göründü. Yanımıza yaklaştı Gojo sensei öne biz üçümüz arkaya binmistik. Yolculuk uzun olucağa benziyordu bu nedenle kulaklığımı çıkarıp favori şarkım olan 16 missed calls şarkısını dinlemeye başladım.
(Tavsiye ederim mükemmel şarkı)

Yola çıkarken akşamdı bu yüzden herkez uyukluyarak geçirdi zamanı. Sabah 7 civarı eğtim alanına yaklaşmıştık ilk uyanan bendim ve diyerlerini uyandırmamak amacı ile camdan yolu izledim ormanlık bir alandı.

Yavaştan herkez uyandı ve zaten varmıştık arabanın sürgülü kolunu çekip açtım bayadır arabada olduğumdan kasılmışım. İyice gerneşil havayı içime çektim temiz bir havası vardı bu yerin. Arabadan çantaları alıp önümüzdeki binadan içeri girdik uzun karanlık koridorun sonunda balkon gibi bir yere vardık orda başka kişilerde vardı Gojo sensei'nin bahsettiği kişiler bunlar olmalı biraz daha onları süzünce arlarından birinin gittigimiz kafedeki kız olduğunu gördüm. Nobarayı kolumla dürttüm kulağına . " Nobara seninkisi orada bak" diye fısıldadım. Nobara gösterdiğim yöne bakınca gözleri faltaşı gibi açıldı yeşilli kız ile göz göze geldiklerinde nobara arkama geçti. Belliki utanıyor zavallı.

Yeşilli kız gülümsedi ve bizim olduğumuz tarafa doğru gelmeye basladı Nobara arkama daha bi saklandı. Yeşilli gelince elini uzattı. " Merhaba ben maki " elini sıkıp kendimi tanıttım " merhaba bende Yuji Nobara'nın arkadaşı"
Yana çekilip nobaranın görünmesini sagladım " ehehe selam maki "
" Sanada selam Nobara da sen niye arkadaşının arkasına saklanıyorsun " dedikten sonra sırıtmaya başladı bu kız işi biliyor. " H hiç öylesine "
" Haha neyse önemli deil söylemeyeceksin zaten belli "

Maki nin yanına bir panda ve maskeli kısa birisi geldi. " Maki bunlar kim "
" Bunlar çalıştığım kafedeki arkadaşlar size bahsetmiştim hani"
" Natto natto" (somun demek japonca)

" Ahh evet hatırladım. Hey sen pembeli çok şirinsin" der demez beni kucağına aldı ve sıkıca sarıldı " çok teşekkürler ama biraz daha sıkarsan bogulucam"

" Ahh evet pardon ben panda yanımdakide toge "

" İkinizlede tanıştığma memnun oldum"

" Mosu "

" ha bu arada neden toge normal bir şekilde konuşmuyor "

" Onun laneti yüzünden ağzından çıkan kelimeler lanetli bu yüzden böyle konuşuyor "

" Ahh anladım pardon toge "
Toge gülümseyerek bana baktı. Etrafıma baktığımda herkes bana bakıp fısıldaşıyordu. Galiba Sukuna olayını biliyorlar. Aradan gojo sensei geldi ve dikkat çekmek için elini çırptı. Herkez ona bakmaya başladı.

" Öncelikle gelen herkese teşekkürler. Burada yapacağınız etkinlikleri anlatıcam beni dikkatli dinleyin.
Önünüzdeki ormanda düşük seviyeli lanetleri öldürüceksiniz en çok öldüren gurup kazanır yüksek seviyelikerde var birbiriniz ile savaşabilirsiniz ama öldürmek yok. Bu etkinlikten sonra çıkarılacağınız arenada teke tek dövüşüceksiniz bu dövüşler uzun sürücek. Bu yüzden odalarınıza gidip iyice dinlenin eğtim bugün başlamayacak kapının yanındaki personelden oda anahtarlarınızı alın tekli kalıcaksınız odalarda iyi günler.

Sensei'nin konuşmasından sonra oda anahtarlarını almak için personelin önünde sıra olduk önümde iriyarı siyah saçlı birisi vardı gözüm biryerden ısırıyor ama nereden. Anahtarımı aldıktan sonra odama gittim. Gider gitmez kendimi yatağa attım. Yataktan kalkıp banyoya girdim sıcak suyun altında o iriyarı adamı düşündüm geçmişimin derinlerine inmeye çalısıyordum ama yok hatırlayamıyorum. Banyodan belimde havluyla çıkıp yatağa oturdum aniden üzerime yorbunluk çöktü ve gözüm karardı.