Bölüm 40 - ##### VS #### (1)

319 30 0
                                    

YN: Başlıkla ilgili hiç laf söylemeyin. İki yılı geçkin bir süre oldu bölümü yazalı. Bilmiyorum neden?

Satou yurttan kendi odalarına girdikten sonra meditasyon yapmaya başladı.

Bir süre yaptıktan sonra kendini daha iyi hisseden Satou, çekirdeğinde küçük bir değişiklik hissetti.

Bu hissi merak eden Satou, çekirdeğini mana aracılığıyla incelemeye başladı.

Çekirdeği önceden soluk siyaha yakın turuncu rengindeydi. Şimdiyse yine aynı soluk turuncu iken, etrafı çeşitli desenlerle kaplanmış, siyah renkle parıldıyordu.

Bu garip manzara karşısında şaşkınlıkla kala kaldı. Daha bu çekirdeğin bilmediği kaç sırrı vardı böyle?

O fark etmese de bu siyah renk desenler sayesinde vücudundaki iç yaralanmalar anormal bir hızla iyileşiyordu.

Tabii bu kadar hızlı iyileşmeden dolayı vücudu yorgun düşmeye başladı. Bu yüzden Satou'yu bir uyku bastırdı ve uyuya kaldı.

...

Aradan geçen bir kaç saatin ardından başka bir yerde;

"Lanet olsun!"

BOOM!

Duvar içeri göçtü. Duvarı içeri göçerten kişi ise öfkeyle söylenmeye devam ediyordu.

"Şimdi her şeyi baştan planlamamız gerekiyor. Lanet!"

Bu söylenen kişi ise Alexander'dan başkası değildi. En başından beri Alexander'ın Roselia'yı öldürmeye çalışması büyük bir planın başlangıcıydı. Ancak durduk yere ortaya çıkan o garip lanet olası namevt planın içine etmiş idi.

O sırada kapıyı birisi çaldı.

Alexander hemen yüzündeki öfkeli ifadeden kurtuldu. Yüzündeki sakinliğin sahte olduğu hiçbir şekilde anlaşılmıyordu.

Alexander bir yere oturdu ve çağırdı.

"Gir."

İçeri uzun boylu, güzel bir kadın girdi. Kadının gayet güzel bir yüzü, simsiyah saçları, yeşil zümrüt gibi gözleri vardı. Kadın, her yerini örten bir suikastçi elbisesi giydiğinden vücudu hakkında kesin bir şey söylenmese de harika bir vücudu olduğu kesindi.

Kadın ilerledi ve Alexander'ın önünde diz çöktü.

"Sör Alexander, emrettiğiniz üzere istediğiniz şahsı araştırdık. Satou Black isimli genç, Kızıl Ateş Krallığının bağlı olan, Ay ve Güneş Şehrini yöneten, üç büyük güçten birisi olan Black klanının veliahtı. Kişiliği herkesçe oldukça uyumlu, alçakgönüllü ve arkadaşlarına bağlı birisi. Arka plan olarak bilinen bir de ustası var."

Alexander biraz şaşırdı. Ancak önündeki kadının lafını kesmeden dinlemeye devam etti.

"Sizin okulunda adı Rias Dread olan öğretmen. Kendisi ateş büyüsünde uzmanlaşmış bir büyücü üstadı. Hakkında pek bir fazla bilgi bulamasak da tek bildiğimiz şey çok büyük bir arka planı var. Detaylı araştırmaya kalksak da adamlarımızın hiçbiri canlı dönemedi."

Bunu duyan Alexander şaşırdı. Bu kadın, krallığının en yetkin suikastçilerinin ve ajanlarının lideriydi. Bu nedenle onun sözlerinden şüphe etmiyordu. Ancak anlayamıyordu. Bu kadının arkasındaki güç ne kadar büyüktü de krallığının en yetkin ajanlarını öldürebiliyordu?

Alexander düşündükçe biraz daha korkmaya başlasa da sonradan sakinleşti.

"Çekilebilirsin. Yardımın için teşekkürler Alice."

Ejdertanrı EfsanesiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin