Hayat neydi? Annem kızar mı, babam döver mi, elalem bir şey der mi diye düşünüp yaşıyamamak mı yoksa caddelerde her yerde dolaşıp istediğimizi yapıp özgürlüğü hissedebilmek miydi? Hayat karanlık dünyada yaşayıp acılara boyun eğmekti. Ne tepki verebilirsin ne de itiraz edebilirsin. Benim hayatımda kabullenmeme yoktu, her şeye susup boyun eğme vardı sadece kalkıp da hiçbir gün ben bunu istemiyorum demedim, diyemedim çünkü desem de bir şey değişmeyecekti. Mecburdum katlanmaya diye düşünürdüm veya da ben sorunlarımı hep çok büyütüyordum, bilmiyordum. Bu sorunları kafamda daha da büyütmek kendi içimde yok olmak istemiyordum ve bunları anlatıp rahatlamk için bir kağıda dökmeye karar verdim. Artık ne olursa ona yazıcak, ona anlatıcaktım benim dostum artık o olacaktı. En azından konuşmasa bile beni dinlicek, rahatlamamı sağliycaktı. Çoğu insanın yapamadığı şeyi o yapıcaktı. Oturduğum yerden kalktım ve odama doğru ilerlemeye başladım. Yazıcaklarım hakkında içimde heyecan vardı çünkü ilk defa bir şeye içimdekileri rahatça aktarıcaktım. Odamdaki siyah sayfaları olan defteri aldım. Siyah sayfaya beyaz kalemle ne yazıcağımı düşünmeye başladım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Geçmişe Dair İzler
Teen FictionBu benim günlüğüm. belki gülücekciniz, dalga geçiceksiniz ama ben bunları yaşarken gerçekten çok yoruldum. Ve bunları içimdekikeri beni tek dinleyen beni anlayan günlüğüme yazıyorum. Hayat belki de ne kadar dipteyken sana bir ışık gösteriyor. Geçmez...