Sabah annemin tatlı öpücükleriyle uyandım dersem sakın inanmayın çünkü yeni kayıt yaptırdığım liseye geç kaldığım için annemin totoma bir terlik fırlatmasıyla totomda keskin bir acıyla yataktan fırladım .Annemin vurduğu yer resmen zonkluyordu .
Yanımda Alis halen uyuyordu . Alis benim en yakın dostumdu.Küçükken ailesini bir trafik kazasında kaybettiği için kimsesi kalmamıştı. Bu yüzden bende ailemle konuşup onu kendi ailemize almak istemiştim. Ailemde Alis'i çok sevdikleri için bu fikre sıcak bakmıştı. Gerekli işlemleri hallettikten sonra Alis artık benim kardeşim olmuştu.Bu hayatın bana en güzel hediyesiydi.Alis ile küçüklükten bu yana kardeş gibi büyümüştük. Ailem elinden geldiğince ona aile sevgisini eksiksiz aşılamak istiyordu.O benim bu hayattaki en değerli varlığımdı.
Alise baktığımda yatakta mışıl mışıl uyuyordu. Yatağımdan kalkıp onun yanında doğru ilerledim.Alis ile aynı odayı paylaşıyorduk. Çünkü yeni taşıdığımız kasabadaki evimiz sadece 3 odalıydı. Birinde ben ve Alis, birinde Annem ve Babam, diğerinde ise babamın ofisi vardı . Babam kendi alanında çok başarılı bir mimardı. Işleri yoğun olduğu için kendine özel bir oda hazırlamıştı. Annemde evimizin bir sokak ilerisinde küçük bir veteriner dükkanı tutmuştu. Orada kendini mesleğine adamak istiyordu.
Annemin sesiyle irkildim."Elena daha ne kadar Alis'in başında dikileceksin?Okula çok geç kaldınız çabuk Alis'i de uyandırıp hazırlanın. Bu arada bahçede sizin için bir sürprizim var "diyerek bana göz kırptı. Annemin dediğiyle pencereye doğru koştum ama hiç birşey yoktu.
"Nerde bu süpriz anne,göremiyorum?
"O tarafta değil Elena .Ön tarafta ne kadar çabuk hazırlanırsanız o kadar çabuk görürsünüz süprizimizi."
Kafamı olumlu anlamda sallayarak Alis'in yanına koştum.Onun yatağının üzerine çıkıp zıplayarak "Aliss çabuk kalkmalısın ailemiz bizim için bahçede bir süpriz hazırlamış ahahhaah" diyerek sevinçle yanına çöktüm.Onu dürterek " hadii hem bugün yeni okulumuzun ilk günü ve tahmin et ne oldu ? Tabikide geç kaldık her zaman ki gibi "
Alis hızlı bir şekilde yataktan doğruldu. Uykulu gözleriyle "hadi ama yine mii "diyerek dudaklarını büzdü .
Bu hali gülmeme sebep oldu. Alis bana kötü bakışlar yollayarak yataktan çıktı.Banyoya doğru ilerledi.Bende hemen arkasından koşup ona yetiştim. Ellerimizi ve yüzümüzü yıkadıktan sonra dişlerimizi fırçaladık. Ortak gardırobumuza ilerleyip kendimize kıyafet seçmeye başladık. Alis beyaz sweet ve kot pantolon seçerken ben siyah bluz ve siyah yırtmaçlı kot pantolon seçtim. Üzerimizi giyinip makyaj masamıza doğru ilerledik. Ikimizde kahve tonlarında makyaj yapıp kuyruklu bir eyeliner çektik. Son olarak masanın üstündeki victoria secret markalı parfümlerimizde sıkıp aşağıya indik. Annem ve Babam kahvaltı edip sohbet ediyorlardı. Babam bizi görünce "Günaydın güzel kızlarım gelin beraber kahvaltı edelim " diyerek yüzüne çok büyük bir gülümseme yerleştirdi.
"Kahvaltı etmeyi çok isterdik ama malesef okula geç kaldık babacım hemen çıkmamız lazım. Okulda birşeyler atıştırırız. " dedim.
Babam ayağa kalkıp yanımıza geldi.Cebinden para çıkarıp bize verdi."Alın bakalım harçlıklarınız "
Ben ve Alis birbirimize bakıp gülümsedik. Ben bir yanağından Alis bir yanağından babamı öpüp sarıldık. Anneme de öpücük yollayıp askıdan montlarımızı aldık. Siyah botlarımızıda giyip dış kapıyı aralayarak dışarıya çıktık.
Hava çok kasvetliydi. Tüm gökyüzü gri bulutlarla kaplanmıştı. Yaklaşık 1 haftadır bu kasabaya taşınmıştık ama bir kere bile güneş açmamıştı. Sürekli yağmur yağıyordu. Bugünde yağacağı bariz belliydi .