1.Bölüm: "Umar."

153 3 0
                                    

Bölüm Şarkısı :
Evanescence- Going Under

Sabah sabah yine yataktan kalktım.
Her sabah aynı saatte kalkmayı nasıl başarıyorum anlamıyorum. Ama şunu iyi biliyorum ki bazı konularda erkenciyim sanırım.

Şirin terliklerimi soğuk zemine sürüyerek yataktan kalktım.
Bunun yanında gözlerimi ovuşturmaya devam ediyordum. Ne vardı sanki biraz daha uyusam!
Kapı zaten açık olduğundan yan odayı net bir şekilde görebiliyordum.

Hayret! Annem bugün uyuyakalmış.
Ehehe, şey... Sanırım buna alışık değilim.

Yavaşça dürterek korkmamasını sağlasam da uykusunu böldüm ne yazık ki...

Uyandırdıktan sonra lavaboya girip yüzümü yıkadım.
Odama geçince üzerime okul eteğini ve okul tişörtünü geçirdikten sonra külotlu çorabımı da giydim.

Okulda kızlar hem etek hemde pantolon giyilebilirdi.

Aklıma bizim okuldaki havalı sürtükler geldi. Onlara göre geleceğin sürtüğüydüm. Bu yüzden şimdiden yanaşıyorlardı.Bunu fırsata çevirmek istesemde nasıl yapacağımı bilmiyordum.
Zaten bilsemde Arya sürekli 'Boşver uğraşma şunlarla! ' dediği ve benim 7 yıllık arkadaşım olduğu için onu dinlemenin gerektiğini biliyordum. Genellikle okulda fazla sataşmayı ve sataşılmayı sevmediği için de ondan arada ders almam gerektiğini de aklımın bir köşesine not ettim.

Ö-höm!
Sanırım bunu yıllar öncesinden yaptım.

Tüm bunları düşünürken halen daha küpelerimi takmaya çalışıyordum. Sonunda başardım ve kahvaltıya indim.
Merdivenlerden indiğim an;

Bu koku...Krep!

"Yes!" diyerek zafer işareti yaptım.
Bu saçmalıklarımı dışımdan yapmış olmalıyım ki annem;
"Ne?" diye ciyakladı.

Annem diye söylemiyorum;
Kendisi çok güzel krep yapar.

O, krepleri hazırlarken bende aynanın karşısına geçtim.

Normalde de düz olan saçımı bileğimdeki lastikle tepeden at kuyruğu yaptım.

Koyu kahverengi saçlarım aslında baya da bakımlı durduğu için kabarması için bir neden yoktu.

--

Ve sonunda aç karnımı doyurduktan sonra kapıyı açmamla hafif esen havanın tenimi kesmesi bir oldu.
Kolumla bedenim arasında duran ince boleromu hemen üzerime geçirerek kapının önüne tam anlamıyla çıktım ve otobüsü beklemeye başladım.

Birden bire eskiler aklıma geldi.

Orta sona kadar beni okuldan annem alırdı. Biliyorum trajikomik, evet. Geçen sene bu konuda biraz psikolojik sıkıntı çeksem de bu sene rahattım. O zamanların aklıma gelmesi başımı sinek kovalarcasına iki yana sallamama neden oldu.

Zaten otobüste gelmişti.

Zehra denilen yabani-insandışı kızı gördüğüm an bir ara geri dönesim gelse de beni dik dik gözetlemesini umursamayarak Arya 'yı gözlerimle taradım. Onunda 'Yardım Et' bakışlarını bulunca gözüm direk yanındaki doluluğa kaydı.

Kimse Arya'nın yanına oturmaya tenezzül edemezdi çünkü tüm okul dostluğumuzu bilirdi.

Ama bir dakika bir dakika bu işte bir yanlışlık var!

Bu bizim okulun yakışıklılarından
-Arya'ya göre- Umar değil mi ?

Ee Arya'nın yanında o korkutucu haliyle ne işi var ?

Arya'ya anlamsız gözlerle bir adım daha yaklaştım. Umar telefonundan kafasını kaldırdığı an da göz göze geldik.

Arya'nın meraklı bakışlarını üzerimde hissetsem de şuan Umar'ın
koyu kahve gözleriyle resmen başbaşa kaldık ama bunu umursamadı.
İyice dibine geldiğimde ise
Bana başıyla 'Geç' işareti yaparak yerinden kalktı.
Elinde telefonuyla arka koltuklara doğru ilerleyerek gözden kayboldu.

O an Selin'e soracağım soru aklıma geldi.

Neler Oluyor?

Selam Arkadaşlar ! Öncelikle diğer hikayemi Wattpad Sağolsun (Yazılarımı) çok yanlış yerlere koyduğu için silmeliydim. Ayrıca zaten doğru bir yazım yoktu. İmla hatası gibi birçok saçma hata vardı ve zaten devamını da getiremezdim. Ama birkaç arkadaşımdan güç alarak yeniden başladım.
Umarım sayımız artar...
Umarım bunu da sayımızdan dolayı silmek zorunda kalmam.
Hepinize Saygılar/Sevgiler!

Bir sonraki bölüme görüşürüz...

MesafeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin