Yemek

584 44 71
                                    

"Hao-yah buraya gelebilir misin!?"

Annemin yüksek sesli bağırışı ile gözlerimi önümdeki resimden çekip kapıma bakmış ve gözlerimi devirerek masamdan kalkmıştım. Kim bilir yine ne için beni çağırıyordu, oflaya puflaya odamdan çıkarken annemin biriyle konuştuğunu duyar gibi olmuştum. Hızlıca annemin sesinin geldiği mutfağa girerken merakla kaşlarımı çatmıştım, telefonda biriyle konuşuyordu beni neden çağırmıştı ki?

Herhangi bir sandalyeye oturup annemin konuşmasını bitirmesini beklerken eliyle bana bir dakika işareti yapmış ve çok geçmeden de telefonu kapatmıştı. "Ne oldu, neden çağırdın beni?" Kaşlarımı kaldırıp dirseklerimi masaya yaslayarak sorduğum soruya annem sevimlice gülümseyerek cevap vermişti. "Akşam önemli bir yemeğe katılacağız ve seninde orada bulunman lazım. Laubaliği bırakıp bizi utandırma ve lütfen vaktinde orada ol." Annemin dedikleri ile sıkkınlıkla iç çekmiştim. "Cidden önemli dediğin bu muydu? Kiminle yemek yiyeceğiz ki, ayrıca benim alakam ne sizin sıkıcı iş yemeklerinizden nefret ediyorum."

Annem dediklerim ile ciddiyetle kaşlarını çatarken umursamaz bir ifade ile etrafa bakınmıştım. "Hao katılmak zorundasın. Bir kerelik bizi utandırma ve vaktinde orada ol lütfen, saat 7'de başlayacak." Elimi tamam anlamında sallayıp anneme ufak bir öpücük atmış ve arkamı dönerek mutfaktan çıkmıştım. Bir ara katılırdım akşam daha önemli bir işim vardı en yakın arkadaşımın partisi mesela.

Odama geri çıkıp duvardaki saate baktıktan sonra artık hazırlanmam gerektiğini düşünerek dolabımın karşısına geçmiştim partiye katılıp ardından bizimkilerine yemeğe katılacağım için oflarken isteksizce daha önce seçtiğim kıyafetlere özenerek bakmıştım, şu yemek olayı olmasaydı partideki herkesin ilgi odağı olabilirdim.

Hoş zaten çoğu alfanın gözü güzel giyinmesem bile üstümdeydi.

Kendimi beğenmiş bir şekilde gülüp giymek için başka bir şeyler seçmiştim. Güzel fırfırları olan beyaz bir gömlekle ince belimi ortaya çıkaran siyah bir pantolon seçip yatağıma atarken dudaklarımı birbirine bastırıp kıyafetlerime kısa bir bakış atarak üstümde nasıl duracaklarını düşünürken güzel görüneceğime karar verip memnuniyetle dolabımı kapatmış ve üstümdekileri çıkartıp yataktan kıyafetlerimi alıp giyinmiş ve biraz makyaj yapmak için makyaj masamın önüne geçmiştim.

Aslında makyaj yapmama çok gerek yoktu ama biraz özenli görünmekten kim öldürdü ki? Sandalyeme oturarak hafif bir göz makyajı yapmış ve dolgun dudaklarıma dikkat çekmeleri için ruj ve biraz parlatıcı sürmüştüm.

Aynadaki görüntüden memnun kalarak kendime öpücük atarken sandalyemden kalkıp yanıma almam gereken eşyalarımı alarak odamdan çıkmıştım. Şimdi yapmam gereken tek şey anneme yakalanmadan evden çıkmaktı.

Yavaş ve sessiz adımlarla merdivenlerden inerken hala mutfakta olan anneme çaktırmadan bir bakış atmış ve sessizce kapıya koşarak kendimi evden dışarı atmıştım.

Yavaş yavaş sonbahara girdiğimiz için hava oldukça güzelken derin bir nefes alıp yüzüme zafer gülümsememi takınmıştım, sorunsuzca evden sıvışmayı başarmıştım. Cebimden telefonumu çıkararak evin bahçesinden çıkarken Ricky'nin numarasını bulup tuşlamış ve telefonumu kulağıma dayamıştım birkaç çalmanın ardından telefon açılırken hiç uzatmadan konuya girmiştim. "Ricky biriniz gelip beni alsın evden kaçtığım için arabamı alamadım." Karşı taraftaki hattan birkaç hışırtı gelirken Ricky konuşmuştu. "Tamam sen bana konum gönder Taerae'ye söylerim seni almaya gelir." Ricky'nin cevabıyla mutlulukla gülümserken. "Sen bir tanesin Ricky seni çok seviyorum." Demiştim, Ricky cevap vermeden önce gülmüş ve. "Ben de seni seviyorum gelince görüşürüz." Demişti. Telefonu kapatmadan önce Ricky'e öpücük atmış ve telefonumu kulağımdan çekip aramayı sonlardırmıştım.

Clove|Haobin Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin