dead sailors, lost galaxies... | larry stylinson

6: We're being watched...

Louis, sahile geldiğinde gördüğü görüntü ile şok oldu her yerde polis ve araştırma, dalgıç ekipleri vardı...

Louis paniklerce oraya yürüdü, önce Zayn'e gitti yere oturmuş ağlıyordu.

''Hey! Neler oluyor burada?!''

Zayn hıçkırıkları arasında cevap vermeden önce Louis'ye kocaman sarıldı ''Başkana mektup gelmiş denizkızlarına dair bir kaç kanıt ve yanında da mektup varmış, bir pul bulmuşlar bütün dalgıç ekipleri, polisler geldiler burada denizde ki denizkızlarını toplayacaklar-''

Louis, kalbinin atışlarının hızlandığını hissetti dehşet şekilde atıyordu. Harry geldi anında aklına her şeyi yere bırakıp koşmaya başladı her yere göz gezdirdi aramalar son hız devam ediyordu, köprünün altına indi burada da arama başlamıştı, biraz daha koştu. hala o yabancı tarafından izleniyordu, ve hala haberi yoktu.

Koştu hiç durmadı aramadan uzaklaştı, burada arama yoktu kıyafetlerini çıkarıp suya daldı. Daldığı gibi dönüştü, suda bağırıyordu güçlüce haykırıyordu. En son bir sinyal hissetti daha derine gitti ve Harry'i gördü Harry ona doğru hızla yüzerken Louis'de ona aynı hızla yüzüyordu, kuyruğunu dönüştüğünden beri ilk defa bu kadar hızlı sallamıştı. En son kollarını sıkıca Harry'nin beline doladı.

Harry ağlıyordu, Louis kafasını kaldırdı Harry'i çenesinden tutup gözlerini gözlerine yaklaştırdı.

''Harry.. bebeğim... Lütfen ağlama...yalvarırım.''

Harry narince Louis'den ayrıldı, Louis onu tekrar sardı bu sefer güven veren bir sarılmaydı bu.

''Bak benim bir planım var.''

Harry soru sorarcasına baktı, Louis hevesli ama üzüntüden kararmış gözleriyle konuştu ''Bak siz burayı belirli bir süreliğine terk edin ilerde bir ada var biz babamla gidip arada içerdik orada... Oraya sığının orada kimse yok. Zayn'de çok üzgün bu duruma, bölgede ki herkesi toplayıp gidin arama yapınca sizi bulamayacaklar ve siz geri-''

Harry, Louis'yi aniden susturmuştu, ''Louis burası bizim yuvamız... Nasıl bırakırız her şeyi, küçük bebek denizkızlarını, balıklarımızı, mercanlarımızı?''

Louis anlını Harry'nin anlına yasladı, ''Bak bebeğim bu zor biliyorum ama canın benim için de herkes için de daha önemli diğerlerinin canı da öyle, ailenin yani...''

Harry, Louis'nin saçlarını okşamıştı ''Sende ailedensin... beraber gidelim?'' yalvarır gözlerle baktı.

Louis aniden konuşmayı durdurdu bir şey görmüştü veya hissetmişti, son bir kaç günde arkadan onu takip eden siyah giyimli yüzünü kapatan bir adam vardı... Tamam şuan her şey yerli yerine oturmuştu işte, yani neden arama yapıldığı hakkında. O adam Harry ve onu beraber görmüş ve kanıt göstermişti ama kanıtı nereden bulmuştu. Louis hemen Harry'i arkasına aldı. Suyun üstüne baktı kimse yoktu derine daldı, Harry'i çekiştirdi.

Önce dudaklarını değdirdi kalın dudaklara küçük bir öpücük bıraktı, ''Bak güzelim eğer benim dediğim gibi yaparsak çok kolay ve temiz yoldan çözüme ulaşırız. Tamam mı? herkesi kurtaracağız. Hadi bölge başına git, ve dikkatli ol dalgıçlar gece dalacak anında buradan gitmelisiniz!''

Harry de Louis'ye öpücük bırakmış sonra tedirgin gözlerle yanından ayrılmıştı...

...

Louis, Zayn'le koltukta oturmuş kara kara düşünüyorlardı... Şimdi ne olacaktı, Liam ve Harry'nin göç etmesi gerekecekti.

Louis dolan gözlerini sildi, bunu yaptığını gören Zayn önce ona baktı sonra kendi dolu olan gözlerini kapatıp açmıştı ve onun önüne geçip kollarını tutmuştu.