-bölüm 5-

350 23 8
                                    

Ayağa kalktığımda aniden elini elimden çektim ve dağılmış saçlarımı düzelttim. O sırada ona bakamıyordum. -ya beni tanırsa?- ama onun bana baktığına eminim.
Kafamın arkası fena acımıştı ben biraz orayı ovarken oda
"İyimisin?"
Dedi. Dilim tutulmuşcasına başımı salladım. Kelimler agzimdan cikmiyordu.sanki yuzune baksam beni taniyacakmiş gibi hissediyordum. O gunu tekrar tekrar hatırlıyorsam onunda unuttuğunu sanmıyorum -doğrusu kim ilk vurduğu kişiyi ve o günü unuturduki?-
"Kafanı ovuyorsun ama iyisin"
Dedi.tezatlığa düşmüş gibi.bende kafamdaki elime biraz söverek onu ordan aldım.

"Refleks işte. İyiyim dedim ya"

Diye geçiştirmeye çalıştım yine bakmayarak. Kalbimin hızla atışını duyuyor gibiydim. Hem nefret hem heyecan hormonlarım aynı anda salgılanıyordu sanki. Hayatımda hic tanık olmadığım duygular yaşıyordum yanında da. Öfke,kin,heyecan sanki günlerdir bu anı bekliyormuşta içimde sıkışan bi kişilik gibi bana meydan okuyarak ayaklanmıştı sanki. Yanaklarımın kızarması ile birlikte utanç hormonumda katılıyordu duygu senfonisine.
Biraz yere bakarak bekledikten sonra arkamı dönüp yavaşça ilerlemeye başladım. O ise sessizce bana bakıyordu hâlâ . Konuşmasını bekledim. İçimden bi taraflar bu anın böyle bitmemesini söylüyordu. Neydi o pişmanlıkmı. İcimdeki o pisman tarafın popoma yakın bi tarafta oldugunu düşündüm böyle düşünmemeliydim. Gitmeliydim. Gidiyordum da ama çözemediğim bi yavaşlıkla. Bana meydan okuyan tarafım alıyordu hızımı sanki. Şuan yüzüne tükürüp olan gücümle vurmayı ne de çok isterdim bu pisliğe. Ben bunları düşünürken o sessizligini bozup
"İsmimde Anıl bu arada çok ısrar etmeseydin söylemezdim"
Dedi. Iyyy bune ya sürekli bi espiri çabaları ergen.
"Senin mizahına sokayım" diye içimden sessizce geçirip gözlerimi devirdim. Once ona dönmek istedim sonra vaz geçip ona bakmadan elimi kaldirip 'okey' işareti yaptım.
"Ya senin?"
Kaçış yoktu. Konuşmakta kararlıydı. Durdum ama yüzümü yine ona dönmeden konuştum.
"Şuara"
Biraz bekledikten sonra cevap verdi.
"Birdaha seni görsem. Bu güzel ismin sana ait oldugunu bilemeyecegim. ne kötü"
Acıtasyon. Ayy ağlıcam. Ama bi yönden de
Hakliydi.. Hem düşmanımı tanıma fırsatımı tepmemeliydim. Yüzümü ona dönüp. Yeşil gözlerimi onun kahve gözlerine diktim ve sadece
"Şuara"
Diyip. İstikametime dönüp ilerlemeye devam ettim. Kısa bi konuşma olabilirdi ama bu bana çok fazlaydı. Çünkü içimdeki nefreti ilk defa bu kadar derinden hissediyordum O ise arkamdan tek bi kelime etmedi ilerlemiyordu da heralde oylece yerindeydi..
...
Koşa koşa sınıfa çıktığımda Buse yi sınıfta bulamadım sınıftakiler tuvalete gittigini söyleyince bi kac dakka kizlar tuvaletini arayarak gecirdim. Sonunda bulmustum. İceri girdim. Buse bi kaç kızla konuşuyodu. Hic bisey demeden onun beni gorebilecegi duvaraa yaslandim ve kollarimi baglayip gözlerimi ona diktim. O beni gordukten sonra karsisindaki kizlara eglip biseyler fısıldadı ve yanlarınsan ayrıldı. bana dogru geliyordu. ben hic istifimi bozmadim ve tam yanima gelmini bekledim. Sinirliydim aslında ona ben düşerken bırakıp gitmişti.
"Canım nasıl düştün ya gecmiş olsun acıdımı biyerin"
Önce yüzündeki yapmacık tepkiyi biraz inceledim. Sonra derin bi nefes aldım
"Bilmem. Beni düşerken gören sendin. Söylesene en çok hangi yerlerim zarar almıştır?"
Dedikten sonra yüzündeki yapmaciklik yerini mor tonlarına bıraktı. Gerçi bu çekik gözlerle bu kizi pekte ciddiye alamiyordum da neyse.
"Kusura bakma sen oyle pat diye dusunce ne yapacagimi sasirdim sonra baktim Anıl bize dogru geliyo bende belki yardim ederde aranizda bi elektriklenme olur diye ortadan kayboldum"
Dedi. Bahanemi gercek nedenmi anlayamadim bi turlu. Nedense birazda inandirici geliyordu o yuzden hemen silip atmak istemedim Buse yi, zamanla ne mal oldugunu anlarim zaten diyip şimdilik boşverdim. Bu konu kenarda kalsin.
" o cocuga karsi bisey hissetmiyorum"
"Peki"
Diyip gulumsedi. Bende konuyu dagitmak icin
"Senin bu çekik gözleri ne yapacagiz be gülüm"
Dedim. Aynı zamanda elimi omuzuna atıp. Samimi bi gulusle yanindaki aynaya donup gözlerine bakti
"Uzun konu gel kantinde kahve icerek konusalim"
Dedi. Bende kafami salladim. Tuvalet kapisindan cikarken kolunu uzatıp
"Bi daha dusersin felan"
Deyince bende guldum ve koluna girdim aslinda Buse iyi kiz gibi duruyo arkadaslik sansi vermeyi isterim. Ama pekte yakın olmamak lazım.
...
Kahvemin son yudumunu icerken Buse nin degisik hayat hikayesini dusunuyordum. Buyuk buyuk dedesi aslen kazakistanlıymış ve ülkesine girme yasagi almış sonra Türkiye ye yerlesmis ve burada aile kurmus Buseler Türk ama aslen Özbek oldugu için gözleri çekik. Bu normal bi konu benim anlayamadigim dedesi neden ulkeye girme yasagi almis? Ve ben Buseye bunu sordugumda neden konuyu aninda degistirdi? Bu kizda biseyler var ama neyse. Cözucem cözucem.

ANTİ MAFYAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin