Jungkook ve taehyung eğlenceli geçen yemek faslını çabucak bitirdiklerinde üstlerine sadece bir hırka almışlar ve ormanda yürüyüşe çıkmışlardı..
Ele tutuşmuş yürüyorlarken dışarıdan bakan birisi için görünüşleri çok komik olabilirdi, çünkü jungkook geniş adımlar attıkça taehyung minik bacakları ile yetişmek için âdeta koşuyordu el ele tutuşmuş olsalarda.
Taehyung hızlandıkça hızlanmıştı..
Yavaş yavaş sinirlenmeye başlıyordu.
Nefes nefese kalmıştı, kafası yere eğikti bu yüzden jungkook'u göremiyordu sadece hızlı adımlar atan kendi bacaklarını ve aynı zamanda geniş adımlar atan yanındaki ruh eşinin bacaklarını görüyordu, kafasını kaldırmıyordu âdeta kendi çapında yarış içine girmişti jungkook ile jungkook ise olayın farkına varmış ve gülmemek için tam olarak 3 dakikadır kendini sıkıyordu artık patlamak üzereydi.
Ta ki o patlamadan taehyung patlayana kadar.
"Üff.. YETER BEE!!"
Jungkook taehyung'un çığlığa benzer bir şekilde bağırmasıyla jungkook kendini tutamamış ve kahkaha atmaya başlamıştı..
Taehyung hafifçe kafasını eğmiş ve soluk soluğa kalmış bir şekilde sinirli sinirli bakıyordu jungkook'a..
Yanakları pembeleşmiş göğsü ise hızla inip kalkıyordu.
"Ne gülüyorsun ya... komik birşey mi var."
"Sen... sen benimle yarışa mı girdin kendi çapında bebeğim."
Dedi gülmesini zor bela tutmaya çalışırken fakat daha fazla gülmeye başladı..
"Girdiysem nolmuş ha ? konuşma benimle gıcık delta."
Diyerek arkasını döndü ve kollarını göğsünde birleştirerek paytak adımlarla yürümeye başlamıştı..
Jungkook taehyung'un gitmeye başladığını gördü ve yine gülerek büyük adımları ile beraber onun yanına gitti ve tek hamlede taehyung'u kucağına aldı..
Taehyung tiz bir şekilde çığlık attı ve kollarını kucağında bir nevi uzandığı deltanın boynuna sardı...
Jungkook'da bu fırsattan yararlanıp hızla taehyung'un saçlarının arasına bir öpücük kondurdu.
Tam bu esnada gerçekleşebilecek en kötü şey gerçekleşti omega için.
Aniden yoğun şekilde hissedilen alfa feromonları taehyung'un başını ağrıtacak raddede yoğun gelmişti.
Ormanın tam ortasındaydılar.
Jungkook feromonları alfaların yaymaya başladığı andan itibaren rahatlıkla hissetmişti. Fakat nerede olduklarını tam olarak çözemiyordu..
Fakat oldukça yoğun gelen feromona bakılırsa 10 alfa kadar olmaları lazım diye düşündü jungkook ve derin bir nefes aldı.
Kendisinin sadece burnu hafifçe sızladı fakat omegaya bu feromonların nasıl etki edeceğini kestiremiyordu.
Gözlerini taehyung'a çevirdiğinde yavaş yavaş terlemeye başlayan ve bir eli ile başını tutan taehyung'u gördü..
Gözleri şok ile açıldı ve kaşları yavaşça sonuna kadar çatıldı jungkook'un bu yüzden bir saniye bile beklemeden hemen arkasını döndü ve evlerine doğru kucağında taehyung ile son hızda koşmaya başladı şuan kucağında taehyung varken kimse ile kavga edemeyeceğinin farkındaydı bu yüzden son hızla evlerine koşuyordu eğer eve varabilirse taehyung'u doktor olan annesine verebilir ve kendisi de taehyung'u emin ellere teslim etmenin verdiği güven ile derin bir nefes alabilirdi bu yüzden koskoca yolu bir buçuk iki dakika kadar sürede bitirdi ve hızla annesi ve babasının bulunduğu evin kapısına ayağı ile vurmaya başladı feromonlar kesilmemişti hâlâ kendilerini takip ediyordu o alfalar. Jungkook hızla kapıyı ayağı ile dövdükten birkaç saniye sonra hızla annesi tarafından açıldı ve annesinin korkuyla kendilerine bakan gözlerine karşın sadece ciddi bir ifadeyle
ŞİMDİ OKUDUĞUN
My Omega Diaries - TaeKook
FantasyKonu : yüzyıllar sonra bir Delta'nın doğması halk'ı ikiye böler ve konsey'de alınan karar sonucu delta ve ailesinin gözden uzak bir yaşam sürmesi gerektiğine karar verilir. ********************* (Ufak bir sahne ) Namjoon'un ortaya atmış olduğu fikir...