Sabah güneşi, saf sıcağı ile yine yakıyordu uykuda ki birçoğu teni.. ve insanlar ise bundan ratsız oluyorlar ve hemen uyanıyorlardı.Taehyung ise ruh eşi olan delta'dan bir saniye bile ayrı kalmak istemiyordu ona kalsa yapışık ikizler gibi yaşayabilirlerdi ölene dek, jungkook ise yine taehyung'dan önce uyanmış ve onu izlemeye başlamıştı.
Bu esnada ise yine her zaman ki gibi onun güzelliği hakkında düşünüyor ve onun yüzündeki detayları bir bir hafızasına kayıt ediyordu bu dakikalarda eşinin güzelliği fazlasıyla büyüleyiciydi ve jungkook'a kalsa 7/24 gözünü kırpmadan onu izlerdi.
O tam bir deli aşıktı, omegasına deli olan bir aşık.
Ve yine her zaman ki gibi taehyung artık kendisini her sabah izleyen eşine alışmış bir şekilde uyanmıştı, birkaç dakika sonra.
Hemen yüzünü geniş bir gülümseme kaplamıştı deltası ile göz göze gelen omeganın ve hemen ardından elini ağzına kapatarak genişçe gerindi ve esnedi. Bu esnada jungkook onu baştan aşağı süzerek izlemişti..
"Hadi, güzelim kalkalım artık öğlen oldu."
Taehyung gerinmesini bitirdi ve jungkook'a baktı.
"Kalkalım.. kalkalım da önce öpücüğümü alayım deltamdan, malûm enerjik olmam gerekiyor."
Cilve ile konuşması jungkook'u her zaman kışkırtmaya yetiyordu.
"Hmm. Demek enerjik olman gerekiyor ha."
"Hmm-hmm... mmhh"
Taehyung boğukça inlemişti kafasını sallarken ve aynı zamanda ellerini boynuna dolamıştı deltanın.
Ufak bir dokunuş ve bakışma bile yetiyordu kasıklarına tutku ateşinin yayılmasında
derin bir öpüşmeyle başladılar güne, jungkook taehyung'un dolgun alt dudağını iki dişinin arasında kıstırarak emdiği esnada taehyung hafif açık olan ağzı ile hafifçe kısık sesli bir şekilde inledi ve jungkook'un boynundaki elini omuzlarına indirdi ve tırnaklarını batırdı.
Jungkook taehyung'un dudağını derince emdikten sonra yavaşça geri çekildi ve yutkunarak taehyung'un gözlerinin içine baktı.. taehyung'da hızla inip kalkan göğsü ile derince yutkundu ve ellerini jungkook'un omzunda hafifçe kızarttığı yerlere değdirdi.
Hafifçe aralık dudakları kımıldadı ve jungkook'un bütün ilgi alanı gözleriyken bir anda dudakları oldu.. yavaşça yaklaşmaya başlamıştı jungkook taehyung'un kalp şeklindeki dudaklarına doğru ve taehyung istemsizce gözlerini kapatıp gelecek hamleyi bekledi fakat tam jungkook dudaklarının üstünde durduğu an kapı açıldı ve jungkook'un annesi girdi içeri.
Taehyung hizla doğrulmaya çalıştı fakat başarısız oldu çünkü jungkook taehyung'un üzerinden milim kımıldamadan annesinin çıkmasını bekliyordu ve taehyung aniden kalmaya çalışırken dudakları birbirine değmişti saliselik bile olsa fakat bu bile taehyung'un bayan jeon karşısında utançtan kıpkırmızı kesilmesine engel olmadı.
"Oh.. şey çocuklar, ben pardon.. aaah ! Ne saçmalıyorum ben ? "
Bunları söylerken arkası dönüktü tabiki ve bayan jeon'da en az taehyung kadar utanmıştı. Jungkook utanmamıştı çünkü ruh eşini öpüyordu sadece bunda bir sakınca görmemişti.
"Kahvaltı hazır diyecektim. Evet, kahvaltı hazır hadi üstünüzü değiştirin ve aşağı inin.. hadi hızlı olun çocuklar"
"Tamam anne."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
My Omega Diaries - TaeKook
FantasyKonu : yüzyıllar sonra bir Delta'nın doğması halk'ı ikiye böler ve konsey'de alınan karar sonucu delta ve ailesinin gözden uzak bir yaşam sürmesi gerektiğine karar verilir. ********************* (Ufak bir sahne ) Namjoon'un ortaya atmış olduğu fikir...