0.3

3.5K 64 55
                                    

Acele ile sınıfta son kalan kişinin de kağıdını alıp kürsüde bilgisayarı ile ilgilenen Burak hocanın yanına gittim.

"Hocam, buyurun yazılar"

Bilgisayarda son bir düğmeye basıp bana bakan adam ile ellerim öyle bir titremeye başladı ki kağıtlar kayıp düşecek sandım. Suratına takındığı samimi gülümseme ile "Teşekkürler Aleska" dedi.

Ne demek hayatımın anlamı, canımın içi, kurt bakışlım, evimin direği, çocuklarımın babası, yağımın reçeli, çayımın şekeri, çatalımın bıçağı, yatağımın sahibi, bedenim-

"Rica ederim evimin dire- " aklımdan geçenler yüzünden yanlışlıkla söylemek üzere olduğum kelime gözlerimin büyümesine sebep oldu. Burak hoca kaşlarını yukarı doğru kaldırıp şaşkın bir şekilde bana bakarken dudaklarımı içeri doğru kıvırdım. "Şey yani rica ederim hocam, ne demek" diyerek cümlemi yeniledim ve kafası karışmış bir şekilde bana bakan Burak hocaya başımla da selam verip amfiden çıktım.

"Ya sen iyice gerizekalı oldun kızım yok yani kafanın içi boş olunca böyle oluyo hayır malmısın adamın karşısında ne diyordun az kala ohooo nerde bu beyin" koridorda ilerlerken ve aynı anda işaret parmağımla şakaklarıma vururken koridorun dönüş yerinde anlımı sert bir bedene çarptım.

Gözlerimi kapatıp anlımdaki acıyla geriye doğru düşerken aynı anda hem bileğimi tutan bir el ve arkadan belimi tutan bir el hissettim. Ay ay noluyo. Gözlerimi açtığımda yanlışlıkla çarpıştığım kumral uzun boylu çocuk düşmemem için bileğimi tutmuştu, aramızda saçma ve uzun bir bakışma geçerken arkamda ki bedende sesli bir şekilde boğazını temizledi.

Arkadaşlar görüyorsunuz dimi okulun en mükemmel öğrencisi olduğum için arkalı önlü tutuyorlar düşmemem için????

Anında kendimi toparlayıp beni tutan ve asla konuşmayan çocuktan hafif bi tebessümle bileğimi kurtardım ve arkamı döndüm. Gördüğüm sima hafif kaşlarını çatmış bir şekilde bana bakarken amfide de rezil olduğum Burağıma tatlı tatlı sırıttım bende.

"Dikkat et Aleska"

Canım benim aşkımdan ölüyo görüyor musunuz. "Dikkat ederim hocam" belimdeki eli hâlâ yerini korurken yanımızda duran çocuğa döndü. "Sende dikkat et delikanlı" dedi.

Burak hocanın belimdeki eliyle kaşları çatılan çocuk konuşmadan uzun bir süre baktı, daha sonra elinde tuttuğu küçük not defterine birşeyler yazmaya başladı garip bir durumun ortasında öylece dururken kafamı Burak hocaya çevirdim.

O benim aksime durumu gayet rahat şekilde karşılayıp çocuğun yazmasını beklerken, sanki neden böyle birşey yaptığını biliyor gibiydi, ben hâlâ Burak'a bakarken çocuğun kalemin kapağını kapatması üzerine ona döndüm ve o da defterini bize doğru çevirdi. Defterde,

"Kusura bakmayın hocam telefonumla ilgileniyordum görmedim" yazıyordu.

Burak tebessüm etti ve birşey demek yerine kafasını aşağı yukarı salladı, çocukta daha fazla durmadan bana bir bakış atıp yanımızdan ayrıldı.

Ve ben o an hâlâ eli belimde olan Burak'a birşey yaptım...

Profesör [Texting +18]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin