Çekik kahverengi gözlerim mor gözaltılarım ile bütünleşmişti. Çatmaktan acıyan kaşlarımı hafif gevşetmiştim, kafamı yavaşça geriye yaslayıp derin bir nefes aldım. Soğuk tuvaletteki mavi ışıklar yüzümdeki bütün kusurları ortaya çıkarıyordu. Aynada kendimi dahada incelemeye başladım.
Düzensiz kesilmiş kısa kumral saçlarım dağılmış, gayet hoş gözüküyordu. Gevşemiş suratımdaki sertlik gitmiş yerine korku, stresli bakışlarım gelmişti. Çatlamış dudaklarım ve bembeyaz kesilmiş yüzüm ruhsuz gibiydi. Hafifce gülümsedim ama gözümdeki korku hala gitmemişti.Gözlerim elime kaydı yavaşça. Soğuk mermere dayalı iki elimdeki damarlar belli oluyordu. Mavi ışık bembeyaz tenime çarpıyordu. Elimdeki kesikler dahada belli oluyordu. Sıvadığım kollarıma doğru kaydı gözlerim baştan aşağı kırmızıya boyanmıştı. İçimdeki nefret bu sefer fazla dışa vurmuştu, temiz bitirebileceğim bir işi oldukça kirli halletmiştim. Yavaşça elim musluğa kaydı ve buz gibi suyla kollarımı yıkadım.
Bu işlere neden başlamıştım. Para dolu çantayı elime aldığımda bu düşünceler aklımdan ucup gidiyordu. Yokluk içinde büyümüş ve aslında hala yokluk içinde olan ben için para bir süreliğine doyuruyordu gözlerimi. Aslında hayata atılmak için çokta büyük değilim. Gözlerimi bu dünyaya açalı 17 yıl oldu, bu zamana kadar birkaç arkadaş edinmiştim.10 yaşında hırsızlık ile tanışmıştık en yakın arkadaşımdı. Beraber karnımızı doyuruyorduk. Elimi tutmuştu birşeyleri başarmış gibi hissediyordum başarıyordumda. Ama yavaş yavaş elimi bırakmaya başlamıştı artık bazen beni ele veriyor paramı benden alıyordu. Issız şehir sokaklarında uzun kumral saçlarım ile yine tek başıma kalmıştım. Çıplak ayaklarım soğuk asfaltta yine ağır adımlar atıyordu. Her zaman çıkmaz sokaklarda kendime yatak hazırlardım, her zaman öyle yerleri seçen insanlar vardı gizli şeyleri konuşmak için ama ben görünmezdim onlar için köşeme çekilir sadace onları dinlerdim.
15 yaşımda tetikçi ile tanıştım. Bu sefer ellerimi sıkı sıkı tutmuştu. Bu sefer daha lezziz yemekler yiceğimizi belki bir ev sahibi bile olabileceğimizi söylemişti. Elini uzattı bana, bu söyledikleri beni ikna etmeye yeten şeylerdi elimi uzattım. Yavaşça ellerini çekti ve dudaklarını araladı.
"-Eğer bu eli sıkarsan geri dönüş yok.Para ve karnımı doyurmak benim gözlerimi yeterince doyurmuştu. Hiç düşünmeden elini sıktım. Yavaşça işi öğrendikçe her geçen gün midem olanları kaldırmıyordu ama işin ucunda bir çanta dolusu para vardı ve sonucunda kırmızıya boyanmış ellerinizle karnınızı doyuruyordunuz ve asla o kırmızı boya elinizden çıkmıyordu. Her işinizde kırmızının koyuluğu artıyor çığlıklar kulağınızda çınlıyordu. Her geçen işte hedefinizin artık gözüne bakabiliyorsunuz.
Duygularınız yavaş yavaş azalıyordu.
Artık tam gözlerine baktığınızda birşeyi anlıyorsunuz siz artık duygusuz bir insanın tekisiniz. Gözlerine baktığınız gün artık herşeyi anlıyorsunuz. Gözlerinizin önüne tanıştığınız o zaman geliyor ve kafanızda o cümle çınlıyor
.
"eğer bu eli sıkarsan geri dönüşü yok"Ve o an tetiği çekiyorsunuz. Önünüze artık son nefesini vermiş bir ceset düşünüyor. Hafif yayılan kırmızı boya artık size hiçbirşey ifade etmiyor.
Aynaya bakakalmıştım.
düşüncelere dalmışken kaşlarımı yine gevşettim. Önümde akan musluğu kapattım ve elimi siyah sweatimin cebine attım. Paketten bir dal çıkardım ve çatlamış dudaklarımın arasına sıkıştırdım. Buz mavi duvarlara sırtımı yasladım ve yavaşça kendimi aşağa saldım. Buz gibi yerle temas ettiğimde küçüklüğümdeki çıplak ayakla gezdiğim asfalttaki soğukluğu hissettim. Cebimden çakmağı çıkardım ve yavaşça yaktım. Derin bir duman çektim ve bütün ciğerlerim dolmuştu kafamı duvara yasladım yavaşça dumanı üfledim.
Dumanı üfledikten sonra içimdeki içme hissi gitmişti. Parmaklarımın arasındaki sigarayı mermerde söndürdüm ve ayağa kalktım.
Kapıya yöneldiğimde kapının arkasında 2 kişi olduğunu hissettim ve hızla kapıyı açtım. Kapının orda 2 adam vardı ve ellerindeki çanta dikkatimi çekmişti. Uzun adamla gözgözle geldik ve çantayı yavaşça havaya kaldırdı kilidini çekip açtı ve para bankotları gözüme çarptı.
"-Konuşulan fiyat burda.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
düz mantık
Fiksi Remaja"Bu eli sıktığında geri dönemezsin." Çekik kahverengi gözlerim mor gözaltılarım ile bütünleşmişti. Çatmaktan acıyan kaşlarımı hafif gevşetmiştim, kafamı yavaşça geriye yaslayıp derin bir nefes aldım. Soğuk tuvaletteki mavi ışıklar yüzümdeki bütün k...