Haii ben yazarınız Viaa.
Tamamen creepypasta ile alakalıdır
(Ç)alan'ı dava etme gibi bir hakka sahibim o yüzden lütfen öyle bir şey yapmayın.
Çeviri değildir hepsi kendi yazımdır!
"Do you think you can cross the maze in my heart, my love?"
•안녕• ...Şarkı bir şerefsize gönderme... ↘↺↫❦↬↻↙
Her şey,bir gecede başlamış... Ve, devam etmişti... Onun ilgisini nasıl çektiğini bilmiyordun fakat,bir şekilde çekmiştin işte ...
Bara gitmiştin,sevgilinden ayrılmıştın. Nedeni ise,ah dostum.. O tam bir orospu çocuğuydu. Aldatılmıştın, yine.. Siklemedin alışıktın zaten sevmiyordun Gülüp,eğlenmen gerektiğini düşündün
Bardaki çalışandan bir adet kırmızı şarap istedin.. Tuhaf bir şekilde ortamda kimse yoktu,barmende tuhaf gözüküyordu rengi tasası atmıştı ve buranın havasıda biraz değişikti..
Garipsedin,şarap gelincede düşünce duvarını atlattın, şarap güzel gözüküyordu,ama sanki. Kan'ı andırıyordu..
Yutkundun. İçmeye başladın... (Gece:00:12) 1 bardak şarap 1 bardak viski ve salak saçma bir sürü zaman.. Miden bulamıyordu,eve zar zor gidiyordun Sokakta şapkalı bir adam gördün İri yarı,yapılı ve fitt biriydi.. (üf üff maşallah y/n'de ne göz var,biraz daha gücü yetse adama Ultrason gözüyle bakıcak,nede olsa kurt bakışlarında hayat bulduğu ( ͡° ͜ʖ ͡°) hehe)
Karnını tuta tuta sokakta ilerliyordun,adam bi anda ıslık çalmaya başlamıştı. Kafasını yerden kaldırmıyor,kollarını bağlamış bir şekilde duvara yaslanmış ıslık çalıyordu.. "Akşam Akşam bu tiplerlemi uğraşıcam be" Dedin kendi kendine..
Bi üşüme hissi tuttu seni. Sonra aniden rüzgar çıktı,eteğini tutuyordun. Kalkmaması için, rüzgar durunca etrafına baktın. Şu tuhaf adam gitmişti,ortam değişiti. Gül kokuyordu,hah. Kirli bir sokak... Nasıl. Gül kokabilir?....
Bi ses,etrafa saçıldı,kadın çığlığı sanırım. Ya da... Başka türlü bir ses... Evine gittin, uyudun.... Sızıp kalmıştın koltukta.
En azından sen öyle sanıyordun. Uyandığına bir tarlanın ortasındaydın,kırmızı gül ağırlıklı bir tarla,şaşırmıştın, dün gece eve gitmemişmiydin?
Uyandığın yer pek pis değildi,daha doğrusu. Değişik bir yerde uyanmıştın... Ay tam karşındaydı,ama sen. Dev gibi kırmızı bir yatak üzerinde uyanmıştın etrafında güller vardı,kırmızı, beyaz,mavi... Bu renkler çok baskındı yatak çok yumuşaktı. Tasarımıda güzeldi,tülü kaldırıp dışarı attın kendini o yataktan,etrafta sadece devasal büyüklükte düm düz gül tarlaları vardı. hava, garip bir şekilde pembeydi ve,açıktı(karanlık değil yani)
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
(üstteki fotoğraf havayı temsil ediyor)
Ay, kocaman gözüküyordu,fakat bu aydınlık havada güneş neredeydi?? Belli değildi. Ortamın mükemmelliği seni alıyordu. Çekiyordu kendine... Arkandan bir adam kahkahası geldi.. Derin bir sesi vardı,ilgi çekici bir şekilde garipti.. Ama çok hoştu,seni kendine çekiyor gibiyidi..
Arkanı dönmenle o adamı görmen bir oldu Garip. YİNE Mİ BU ADAM!? tch... Sana sırıtarak yaklaşıyordu Geriledin,o ise sırıtarak yaklaşmaya devam ediyordu. Elinde gül buketi vardı.. Yanlız. Beyaz güllerdi ve,kanla kaplıydı üstü.. Sen anlık adrenalin ile kaçmaya başladın o ise sadece gülüyordu,sanki avıyla oynayan bir avcı gibi.
Garip bir şekilde güller sanki sana yön veriyor,hatta seni izliyor gibiydi. Arkana baktığında o adam yoktu,derince nefes aldın.. Uzun süre koşmuştun sonuçta.. Önüne döndüğünde o adam karşındaydı. Sonra seni itti, uçurumdan düştün.. Nasıl diye düşünüyordun, sonuçta. Arkanda gül çalıları vardı,suya düşmenle uyanman bir olmuştu, kan ter içinde uyandın..
Zavallı (Y/N) Etrafına bakındın fakat. Evde olmadığını fark ettin. Labirentteydin,kocaman gül Çalıları Arasından bir şey bile görünmüyordu Lanetler okuyordun,nasıl bir rüyaydı böyle,yada. Gerçeklik? Arkandan aynı adamın gülme sesi gelmişti. Bu sefer var gücünle koştun,biliyordun. Bu bir şey kazandırmayacaktı ama kaçmazsan başına daha kötü şeyler gelecekti. Belki daha kötüsü,seni burada. Öldürecekti
Sanırım bitiriyordun,o ise seni takip ediyordu... Yada,arkandaydı? Çıkmaz sokak... Hah,denk geldiğin şey. Çıkmaz bir sokaktı? Yardım istedin fakat kimse seni duymuyordu,duyamıyorlardı bu varlık seni nasıl bir yere getirdiyse. Olmuyordu..
O adam geldi ve sana dokunmadan. Seni bayılmadan önceki son sözlerini söylemişti... Seni sonsuz aşk yuvasına götüreceği zamanki son sözleri... "Kalbimdeki labirenti aşabileceğini mi sanıyorsun sevgilim?"
Merhaba yeni bir bölümü daha burada bitiriyorum. Sonraki bölüm:Dark Link Oy Sınırı:40
