𝙻𝚊𝚞𝚐𝚑𝚒𝚗𝚐 𝙹𝚊𝚌𝚔

855 57 20
                                    

Song:Smells like teen spirit
Karakter: Laughing Jack/L.j
Uyarılar: Kötü davranışlar!
Küfür!
Kan
Şiddet içeren söylemler


Not:
Hikayelerim genelde amerikada geçiyor ve oradaki ev tarzlarını biliyorsunuz. Genelde onları ele alarak yazıyorum.

 Genelde onları ele alarak yazıyorum

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


"Belkide asıl oyun, hayattır."

コーヒー
Yazar:イール

あが

🥝

Tanrısal bakış açısı. . .

Genç koltuğun üstündeki telefonuna uzandı, her zamanki gibi sıkıcı günlerden biriydi.
Ya da onun için hayat zaten sıkıcı bir oyundu.
Gözlerini yavaşça pencereye kaydırdı ve ayağı kalktı, sıkıcı bir mood onun ruhuna işlemiş gibiydi.
Heyecan istiyordu?

Sırıttı ve etrafında döndü, kendi kendine şebeklik yapıyordu ve bundan keyif duyuyordu.
Ailesinin evde olmaması onun daha fazla şey yapabileceğine işaretti.
Tabi Bay L.j bundan hoşnut duyacaktı.

Pencerenin karşısında dikilen uzun boylu siyah palyaçoya bir süre baktı genç.
Hareketleri kesilmiş tamamen ona odaklanmıştı.
Nasıl olduğunu bilmediği bir şekilde palyaço onun dikkatinin dağılması ile kaybolmuştu, genç korktu.

Bir süre etrafında bakındı, sezgileri gereği perdeyi kapattı.
İrkilmişti.
Evde tek olduğundan ve ailesinin evde olmamasından dolayı gergindi, eğer giderse ailesinin eve gelip onu bulamadığından endişelenip ona kızmalarından korkuyordu.

Bir süre düşündü, yarım saat evde olmasa bir sorun olmazdı herhalde?
Çantasını doldurdu ve evden çıktı.
Palyaço ise onu sırıtarak izliyordu uzaktan, kokan nefesi ve sivri dişlerinden akan o heyecan duygusu ona verilen adeta bir hazdı.

Genç evden yarım saatliğine uzaklaşmış ve arkadaşının evine gitmişti, ailesinede haber vermişti böylelikle dahada uzun süre o palyaçodan uzak durabilecekti.
Arkadaşıyla geçirdiği zamandanda pek keyif almadı sonuçta ikisi oturup sadece telefona bakıyorlardı.
Saat geç olmayan başlayınca S/A kalkmaya karar verdi.
Arkadaşına güvence verip evden çıkmıştı ardında korkan birini daha bırakarak.

L.j senin korkunu sevmişti fakat evden uzaklaşman, onun için bir ceza artısı daha koymaya teşvik edecek bir etkendi.
Eve geldiğinde ailenin arabasını dışarıda gördün.
Haber verdiğin için, için rahattı fakat.
Geç bir saatte gelmiştin.
Bu yüzden kısa bir azar sonrası yemek yiyip odana çıkabilecektin

Eve girdiğinde babanı her zamanki gibi gazete başında görüyordun, annende mutfaktaydı.
Demek ki bir sorun yoktu.
Çantandan telefonunu alıp babanın yanına çullandın ve biraz ilgi istercesine ona sırnaştın baban ise gülümsedi ve bu isteğini geri çevirmedi.
Saçlarını okşadı, ve sana sevgi cümleleri söyledi, annenden alamadığın bu ilgiyi babandan almak seni bir nevze olsa da rahatlatıyordu.

Babanın yanından annenin çağırması ile kalktın ve mutfağa ilerledin, annende garip bir şeyler vardı normalden daha solgun gözüküyordu.
Gülümseyerek sana baktı ve kendine çekti, yanağını sıktı ve bir yandan yemeğe bakmaya devam etti.
Bu seni şaşırttı.

Annenin soğuk kişiliği yerine bu sevgi gösteren kadın kimdi?
Üstelik daha solgun görünüyordu kadın.
Fakat yüzündeki gülümseme onu daha ürkütücü hâle getiriyordu.

Masayı kurmasına yardım ettin, arkan dönüktü, l.j ise seni izlerken sırıtıyordu, annen gibi görünmekten keyif almıştı ve sana bu minik oyunu oynamayada devam edecekti.

Merdivenlerdeki annene baktın, şaşırdın, kadın arkanda değilmiydi?
"Ah, yemeği hazırladın ve masayı mı kuruyorsun? Büyümeye karar vermen güzel."
Anladın arkandaki kişi annen değildi. Hızla oraya döndüğünde kayıptı, için tuhaf olmuştu

Camda ise sana el sallayan L.j ile karşılaşman sana normal değildi, rengin atmıştı.

"*Sanırım minik bebeğim benden çok korkuyor*"
L.j bu düşünceleri içinden geçirirken sana dik dik bakıyordu, korkunç olan ise gülümsemiyordu.
Hızla önüne döndün ve masaya geçtin, yemek sonrası odana çıkmak istemiyordun.
Bu seni korkutuyordu...

Ailenle salonda oturuyordun, bundan memnun değildin ve sürekli surat asıp duruyordun.
Gözlerin yavaşça bodrum kapısına kaydı.
Kapıda hafifçe açılmıştı.
İçeriden bir ses geliyordu.
Hah! Ama sen oraya gidecek kadar salak değildin çünkü bir sürü korku filmi izlemiştin.
Annen sana tuhaf tuhaf bakıyordu yine.
"Bir sorun mu var s/a?"
Onun dediklerini onaylamadın.
Ayağı kalktın ve koşarak merdivenlere ilerledin..
Belki senin hatan merdivenlere çıkmaktı, içeriden çıkan bir el seni hızla borduma çekiyordu.
Ailen ise tepkisizce sana baktı ve gülerek seni izliyorlardı, büyük çığlığın komşularıda uyandırmış idi.

Uyandığında kendini, çocuk programı  içerikleri gösteren dev bir televizyon karşıladı,  gözlerin korkuyla orayı izledi.

Bu film dahada korkunç hâle geliyordu, bif anda çığlık sesleri ve kendilerini parçalayan insanları görmek seni çok korkutmuştu.

Hareket edememen seni deli ediyordu dolu gözlerle etrafı izlemekten başka bir şey yapmıyordun bir süre sonra duraksadın.

Televizyona baktın yorgun gözlerle..
Arkanı görememek seni tedirgin ediyordu.

L.J arkandan yaklaştı ve kulağının arkasında bir ıslaklık hissettin bu seni çok korkutmuştu, göz ucuyla oraya baktın en azından gözlerini oynayabiliyordun.

İğrenç sırıtışı yüzünün dibindeydi
Bir anda çözülmüş gibi oldun rahatlamıştın
Ama bedenin buna hasır değil gibiydi bir anda hareket edince tuhaf olmuştun.
"Lütfen bu oyunu bitir!"
Ona yalvarmıştın.
O ise sırıtışını düşürdü sana dik dik baktı.

"Hayat asıl oyundur.."
Ne demek istemişti?
Anlamadan ona baktın bir süre..
"Şekerim sen ve ben! Uçacağız!"
Gülüşme sesleri

Onunla bu şekilde bir ömür geçirmekten korkan sen ona baktın o ise sadece sırıtıyor ve kıyafetini parçalıyordu...
Beyaz duak.
Ve beyaz bir elbise....
Sonsuz hayat.

SELAM EVERYNYAN
bölüm attım sonunda aktif degildim
Hoodie gelecek bu arada



Nasılsınız:

Depremde ne yaptınız iyi misiniz?:

Atılış Tarihi
16 Mart Perşembe

𝘊𝘗 𝘟 𝘙𝘌𝘈𝘋𝘌𝘙Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin