1. Bölüm SAKAR ŞİRİNE...

500 20 7
                                    

Sabah Helin'in tatlı sesiyle uyanmıştım. Niye herkese sert iken Helin'i görünce yumuşuyordum ki?

Yine her zaman ki gibi sıradan bir okul sabahıydı işte. Beni görür görmez o tatlı gülümsemesini yüzüne geçirdi.

+Günaydın Yağızcaaan..

Tek kaşım kalkmış belli belirsiz bir tipik gülüş atmıştım. Yağızcan mı ?

-Sanada Günaydın deli..
Deyip burnuna işaret parmağımla ufak bir dokunuş bırakıp masaya oturdum. O da yüzünü buruşturup güldü.
Her sabah kahvaltıyı Helin hazırlardı. Yemekten pek anladığını söyleyemem. Tek yapabildiği makarnayı sabah akşam yerdik.Hatta Helin yüzünden çoğu kez zehirlenmiştim. Yeni tariflerini hep benim üstümde denerdi..

Salona yayvan bir şekilde oturmuş Helin'in giyinmesini bekliyordum. Ömrüm Helin'i beklemekle geçiyordu. Alt tarafı üstüne gömlek geçirecekti. Ne yapıyordu ki bu kadar. İşte Helin bu, bekletmeyi sever..

Geldiğinde elinde limonata vardı. Çantasını toplayacaktı ve limonatayı bana attı.

+İçebilirsin.. diyerek baktı.

-Yok sen iç.

+İçer misin Yağız.

-Canım istemiyor.

Dediğimde ayağa kalkıp limonatayı aldı kapağı açtı..

+İçecek misin? Yoksa içireyim mi?

Kafamı yana çevirip güldüm. Yanaklarımı iki elinin arasını alarak;
+Anlaşılan içmeyeceksin... diyerek yaklaştı. Nefes alıp verişini dudaklarımda hissediyordum.

Gözlerini gözlerime kilitledi. Gözüm sebepsizce dudaklarına kaymıştı. Dudağının yanını dişledi. Öpmemek için kendimi zor tutuyordum. Amacı beni baştan çıkarmak mıydı? Bu kadar güzel oluşuna lanet okudum..

Benden uzaklaştı ve saçlarını sağ omzunda topladı. Limonatayı ağzıma tıktı. Elini çeneme doladı. Gözümü kapatmıştım. Tam ayağını yana atacaktı ki ayağıma takılıp kollarıma düştü. Elini refleks olarak çekmişti ki üstüm başım yapış yapış oldu.

+Yağız üstünü çıkar.

-Kolumu tutuyorsun,nasıl çıkartabilirim?

+Yağız yürüyemiyorum. Kalkamam.

-Hem delisin hem sakarsın..

+Sen bişey yapamayacaksın ben çıkarırım.

Eliyle tişörtümü çıkartmıştı..

+Yağız çok çok özür dilerim..

-Sana Sakar Şirine derken ciddiydim..

Kafasını göğüs kafesime yaslamıştı..

+Yağız.. Bugün sınav vardı..

-Başlatma sınavına. Senin sağlığın önemli. Hem bu halde sınava mi gireceksin?

Birşey dememişti. Oof pekala. Ona kızamıyordum bile.

-Odana götüreyim mi?

Başını sallamıştı. Saçları gıdıklıyordu. Bunu anlamak zor olmamıştı.

Odasına geldiğimde Helin'i yumuşak bir şekilde yatağa bıraktım.. Bileğinin acıdığını söyleyip duruyordu. Sargı beziyle bileğini sarmaya başladım..

+Yağız! Ah! Ya orası çok acıyor niye bastırıyorsun.!?

-İşime karışma Sakar Şirin.

Kafasını yastığa koyarak -of canımı yakıyorsun- mesaji verdi. Onun canını yakmak istemiyorum ama o kadar sakar ki hayatını kaç defa kurtardığımı sayamadım.

İşim bitmişti. Kalkmaya yeltendiğim an sesini duydum.

+Yağız.. Teşekkür ederim. İyiki varsın.

Bişey demeden odadan çıktım.
Yarım saat sonra yanına gittiğimde uyumuştu. Bacağını kenara çekerek yanına oturdum. Uzun bir süre Helin'i izledim. Kolumu dizimin üstüne koyarak kafamı yasladım. Bende uyuyakalmıştım..

Uykuya daldıktan 10 dakika sonra dudaklarımda yumuşak bir emme hissettim. Ama gözlerimi açamayacak kadar güzel uyuyordum....

FARKLI OLALIMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin