Unit X

#2#

*Roseanne Park Chaeyoung*

"Hello bitches"

"Nesin sen Lee Chaerin yan çar mı"

"Hayır canım, boyun kadar bacağı olan bir kızı tavlamış seksi bir kadın avcısıyım"

Jennie alayla sırıttığında ona dil çıkardım.

Öylece ayakta dikilirken Mina'nın elindeki abur cuburları fark edip elinden kaptım. Elime vurup abur cuburu aldığında üzülmüş gibi yaptım.

"Umurumda değil Chae Young git adaşına söyle o alsın sana abur cuburu. Tabii Somi ile konuşmaktan vakit bulursa."

Konuşmama izin vermeden odadan çıktığında surat asıp Jennie'nin yanına oturdum.

"Ya ben şimdi niye Chae Young oldum durduk yere? Sevgilisiyle arası iyiyken Rosie Posie kavga ettiklerinde lanet olası Chae Young oluyorum. Beni engelliyor hatta biliyor musun? Onu ikna edebiliyorum diye. Chae Young da beni ikna ediyor. Yani her türlü ben daha zararlı çıkıyorum."

"Boşver onları şu yeni flörtümden bahset"

"Flörtün demek istedin sanırım."

"Yo. Birkaç saate benim flörtüm olacak"

İçimden gülmek gelse de kendimi tutup sinirlenmiş gibi yaptım.

"Bu sefer olmaz Jennie. Her seferinde engel oluyorsunuz bana. Kafayı yiyeceğim ya. Kız arkadaşım olması için uğraşıyorum sen ayartıyorsun. Erkek arkadaşım olması için uğraşıyordum Jimin ayartıyordu. Hayır bir de Yoongi'yi hala benden uzak tutma çabası yok mu deli oluyorum deli. Yok onda gözüm yok. Onun da bende yok Jimin'e ulaşabilmek için bana yazmış zaten. Yemin ederim dünya abisi ve ablası gay olan hassas kalpli biseksüeller için cehennem gibi-"

"HASSIKTIR YA"

Jimin bilgisayarı yere çarptığında cümlemi yarıda bırakıp noluyor dercesine Jennie'ye baktım. O da ne olduğunu çözememiş gibiydi.

"Noldu yine ya"

"BENI SISTEMDEN ATARKEN BIRAKTIĞI NOTA BAK"

Yerdeki ölmek üzere olan bilgisayarı aldım. Ekrandaki yazıyı gördüğümde gülmek istesem de ölmek için çok genç olduğumdan kendimi tuttum.

"Yoluna koyamadığım her şeyin amına koyarım -Lee Yoobin"

"Formunda yine."

Jimin ateş saçan gözlerini Somin'e çevirdiğinde Somin hiç umursamadan bilgisayarı aldı.

"Sinirlenmene gerek yok Jimin. Seni attıktan sonra sistemi yok ettiğine eminim. Yani dolaylı yoldan yine işlerini mahvetmiş olduk"

Jimin sandalyesine oturup başını arkaya yaslandığında ortamın gerginliğini hissedebiliyordum.

Bu birimden değildim, Jennie de Jimin de yine benim yerime karar verip beni başka birime aldırmışlardı. Sadece bazı tehlikesiz görevlerde adam eksiği olunca çağrılıyordum ki bu da bendeki potansiyeli gören Siyeon'un ısrarlarıyla oluyordu.

Aşk kadın ya.

"Jennie, Siyeon nerede?"

"Odasında. Şirketten döndüğümüzden beri Yoohyeon ile odadalar. Sonra görüşürsünüz"

"Görev için geldim."

"Bu göreve girip giremeyeceğin hala belli değil"

"Istersen tuvalet saatlerimi de ayarla Jennie. Dediğin saatler dışında gitmeyeyim falan"