Unit X

#17#

*Kim Minji*

"Sence bunu mu giymeliyim bunu mu?"

Cevap vermeyip beni süzdüğünde gözlerimi devirdim.

"Yoohyeon odaklanır mısın"

"Dinliyorum dinliyorum söyle"

"Bak bu kırmızı olan mı güzel yoksa siyah mı?"

Oturduğu yerden bakarken elimdeki elbiseyi yatağa bırakıp dolaptan başka bir elbiseyi çıkarmak için arkaya döndüm.

Elimi mavi elbiseme attığım an geriye doğru çekilmemle sırtımın yatakla buluşması bir oldu.

Yoohyeon dizini yanıma atıp üzerime eğildiğinde omzuna vurdum.

"Niye uslu durmuyorsun?"

"Kızım karşımda böyle duruyorsun nasıl hiçbir şey yapmadan bekleyeyim"

"Ama işimiz va-"

Dudaklarımızı birleştirdiğinde gülümsedim. Eli bel çukurumda gezerken alt dudağını dişledim.

"Zaafım olmuşsun haberim yok"

Dudakları boynumda gezerken ellerimi saçlarına doladım. Bir şeyler mırıldanıp iz bıraktığında ona yer açmak için başımı çevirdim.

Boynumdaki dudakları gerildiğinde gülümsediğini anladım.

Bıraktığı izi öpüp başka bir iz bırakacağı sırada açılan kapıyla onu üstümden ittim.

"Ya yine ne var ya"

"Ya siz niye her boşlukta sevişiyorsunuz"

Yoohyeon'un yerden kalkıp yüzüme attığı tişörtü üstüme geçirdim.

"Ben sana soruyor muyum niye her sevişmemizi sabote ediyorsun diye"

Bora gözlerini devirdiğinde Yoohyeon yanıma oturdu.

"Günahımı alıyorsun bak o gece yaptığınızı bölmemiştim"

"Açmasana o konuyu"

Yanaklarımın kızardığını fark edince yerimden kalkıp dolaba ilerledim.

O geceyi düşündükçe daha çok kızarıyordum.

Bahsettiği gecenin öncesinde Yoohyeon ile tartışsam da bana kelepçeli olduğu için ondan ayrı kalamamıştım.

Uyumak için uzandığımızda Yoohyeon her zamanki gibi erkenden uykuya dalmıştı. Ona söylenirken ben de uyuyakalmıştım.

Ama gece bir anda uyanmıştım.

Gördüğüm rüyanın etkisinden çıkamadığım için daha önce denemediğim bir şeyi yapıp kendime dokunmaya başlamıştım.

Çok utanç vericiydi ama o an önceliğim kendimi rahatlatmaktı.

Tabii bunu yanımda olan Yoohyeon'dan gizli yapamamıştım.

Içinde bulunduğum duruma şaşırsa da bana yardım etmek istemişti.

Fazla ses çıkarmamak için onu öpmek istemiştim. Ben bunu dile getirmeden dudaklarıma kapandığında artık son kalem de yıkılmıştı.

"Yoobin de çok dalga geçti zaten. Benim için hava hoş da Minji sizi öldürmek için planlar yapıyor haberiniz olsun"

Arkamı dönüp sinirle baktığımda teslim olurcasına ellerini kaldırdı.

Gözlerimi kısıp bakmaya devam ettiğimde Bora'nın kahkahasını duydum.

"Neyse hazırsanız çıkalım. Daha bir sürü işimiz var"

"Tamam beş dakika ver giyineyim hemen"

"Yoohyeon sen hazır duruyorsun sen benimle gel"