İtsuki Kendou'nun mükemmel olduğunu düşünürdü herkes. Ancak acaba o gece o ormanda yuu'nun gördüklerini görmüş olsalar böyle olduğunu düşünmeye devam ederler miydi?
Itsuki için tanrı derlerdi. Tanrı kadar mükemmel olduğu söylenirdi. Düşününce, tanrı da öldürmez miydi insanları? Ölmeleri gereken tarihi , nasıl öleceklerini belirler buna da kader derdi. Itsuki de bunu yapmıştı bir nevi. Arabasında öldürdüğü genç kadının nerede nasıl ve ne zaman öleceğine o karar vermişti.
.
Yuu bir katilin arabasında otururken ne düşüneceğini bilemiyordu. Hele ki o katilin itsuki olduğunu göz önünde bulundurunca.
Gerçekten birini öldürmüş müydü?
Az önce gömmesine yardım ettiği bedeni itsuki mi öldürmüştü? Derin bir nefes aldı, ne düşünmesi veya ne hissetmesi gerektiğini bilemiyordu. Korkutucu derecede sakin hissediyordu kendini. Sakindi çünkü kaybedecek bir şeyi olduğunu düşünmüyordu. İtsuki'nin sonraki kurbanı olmayı umursamazdı. Yine de rahatsız hissediyordu. Onu rahatsız eden başka bir şey vardı. Ama ne olduğunu anlayamıyordu bir türlü.Itsuki sürücü koltuğuna oturdu ve gayet sakin görünen bakışlarını yan tarafında oturan oğlana dikti. Sanki birini öldürmemiş gibiydi. Son derece sakindi ve her şeye rağmen her zamanki gibi mükemmel görünüyordu. Yine de yuu'nun yüzünde gezdirdiği güzel mavi gözlerinde tehlikeli bir parıltı vardı.
"Beni de öldürecek misin?" Diye sordu Yuu dayanamayarak. Düz bir sesle sormuştu bunu. Boş bakan yeşil gözlerini itsuki'nin mavi gözlerine dikmişti. Böyle hissetmemesi gerekirdi. Normal bir insan bir katilin yanında bu kadar sakin hissetmezdi. Canı için endişe duymalıydı.
Yuu'nun tavırları itsuki için son derece şaşırtıcıydı. Cesedi ortadan kaldırmasına yardım ederken son derece sakin davranmış,sorgulamamış ve itsuki ne derse yapmıştı. Şimdi ise son derece sakin bir şekilde itsuki'ye onu öldürüp öldürmeyecegini sormuştu. Yuu tuhaftı,ama bu şekilde davranması da ayrı tuhaftı. Yine de onun bu itaatkarlığı ve sakinliği bir yandan hoşuna da gitmişti İtsuki'nin. Güzel ve yapmacık gülümsemelerinden biriyle oğlana doğru baktı. Onu bir süre süzdükten sonra bir elini bacağına koyup ona doğru eğildi.
"Aramızda yaşanan bu ufak olaydan kimseye bahsetmezsen canını bağışlayabilirim."
Esmer olan yutkunup dudaklarını dişledi. İtsuki'nin dokunuşu ve kendisine olan yakınlığı ürpermesine neden olmuştu. Yeşil gözlerini onunkilere sabitleyerek konuştu Yuu.
"..peki ya bahsedersem? O zaman.. öldürür müsün sahiden?"
Itsuki dudaklarını büktü. Kaşlarını çattı. Bir süre düşünceli bir şekilde oğlana baktı.
"Belki. Yada onun yerine.. Seni tek başına ormana giderken gördüğümü ve takip ettiğimi söylerim. Birini öldürdüğünü,beni fark ettiğini ve cesedi gömmem için sana yardım etmemi istediğini söylerim. Beni canımla tehdit ettiğini söylerim. Buraya yeni gelmiş tuhaf bir oğlanın sözüne karşılık benim sözüm. Sence hangimize daha çok güvenilir Yuu?" Yüzünde bilmiş bir ifade yer almıştı. Oğlandan ses gelmeyince sırıtıp arkasına yaslandı. "Ben de öyle düşünmüştüm." arabayı çalıştırıp evine doğru sürmeye başladı.
"Sahi,Sen ne bok yemeye geldin gecenin bir vakti buraya?'
Yuu yeşil gözlerini kaçırdı ve camdan dışarı doğru baktı. Buraya bu saatte gelerek aptallık etmişti ama böyle bir şeye şahit olacağını da nereden bilebilirdi ki?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
god next door | itsuyuu (ara verdim)
Teen Fictionkiller! au ◦ bxb [itsuki kendou x yuu nariaki] ❛İtsuki Kendou tanrının yarattığı bir sanat eseriydi. kimilerine göre ise tanrının kendisiydi.❜ [kitabın içerisindeki karakterler bana ve @arliov 'a aittir.]