murat kim askerlik arkadasin mi

151 23 39
                                    

***

"EDEBIYATTAN KALMISIM AMINAKOYAYIM." Changbin'in bağırışıyla arkadaşları dikkatini ona verdi.

"Ne diyon?"

"Ya aminakoyim kalmisim iste. Edebiyattan."

"Ulan gerzek, sırf dersten geçebilmek için proje almadın mı sen? Nasil kalıyosun bi yanlışlık vardır."

"Yok kanka yok elli puan vermis kalmışım."

"Elli mi? Olum çocuklar güzel çizmişti, neden o kadar düşük vermiş."

"Bilmiyorum.." chang notunun yazdığı kağıdı incelerken ufak bi el yazısı gördü. "Sanırım not var, evet not yazmış bide orospu çocuğu."

"Ver bakim."

Hyunjin'in elini ittirip çekti kağıdı kendine. "Dur okuyayım. 'Changbinciğim neden proje ödevin olan ikinci muratın sayısını silmissin, sap gibi murat yazısı var. Murat kim askerlik arkadaşınmı evladım? Biz nerden anlicaz hangi murat olduğunu.'"

Arkadaşları kahkahayı basınca changbin noluyo der gibi bakındı sadece etrafa.

"Bu muydu cidden? Hem ne alaka?"

"Changbin gerizekali mısın? Neden siliyosun adamın ismini.?" Dedi gülerek, jisung.

"Ya ben çocuklar yanlışlıkla yazmıstır diye silmiştim of."

"Neyse elli puanı alamaya da bilirdin en azından almışsın." Derken hâla biraz daha kıkırdıyordu jisung.

"Off."

Jisung'ların evinin ordaki parkta oturan arkadaş grubu kısa bi sessizlik oluşturdu. Normalde hepsi hayvan gibi anıran çocuklardı bu sessizliğe hepsi şaşırsa da kimsenin içinden konuşmak, konu açmak gelmiyordu. Daha fazla konuşmadan duramayan Jeongin konuşma başlattı,

"Trabzon spor şampiyon olmuş, galatasaray 12. Sırada nolacak bu cimbomun hâli?"

Bulacağın konuyu...

"Hadi canım cidden mi?"

"Hee valla." Diye yanıtladı hyunjin'i.

"Vay be, helal olsun."

"Aynen."

"Aynen."

Yine sessizlik kapladi ortamı.

Ya konusacak konu arıyorlardı ya da konuşmak istemiyorlardi.

Derken diğer dört kişilik arkadaş grubu yaklastı.

"Oooo beylerrr."

"Oo sizin ne işiniz var burda." Felix'i gördüğü gibi tokalaşıp konuştu Hyunjin.

"Minho abimin evi yakınlarda da biz de ona geldik. Kovalayacak eleman ararken sizi gördük, burda mi oturuyosunuz."

"Yok ben burda oturuyorum sadece cocuklar da geldi öyle oturuyoduk." Dedi jisung gülümsedi ardında sarısın oğlana.

"Hee yakın oturuyomuşsunuz minho'yla."

Minho ve jisung onaylayan bir mırıltı çıkarıp yanıtladılar chan'ı.

"Ee napıyosunuz böyle kuru kuru oturulur mu? Alın bakalım şu fındıkları." Diyip hepsine teker teker fındık dağıttı Seungmin.

"Eyvallah aslan."

"Afied bal seker olsun wolf bakışlım." Yanıtını alınca bi duraksadı, sonrasında gülüp ağzına birkaç tane fındık attı chan.

"Hadi oturun da adam gibi muhabbet edelim böyle ayakta olmuyo."

"Iyi peki."
Minho, jisung'u onaylayıp arkadaşlarıyla masaya yöneldi ve konu konuyu açtı. Saatin nasıl geçtiğini bilmeden sohbet ettiler. Uzun zamandır leblebiyle adam dövmeden, çakma nike giyenleri kovalamadan, sadece sohbet ederek zaman geçirmişlerdi.

***

Ay bölüm kısa ve biraz olaysız oldu ama olsun zaten pek yazasım yoktu seongcutie icin yazdiimm😔🤘
Bu arada bu fic fazla ileriye gitmez olay falan da yok belki bitirip yeni, olaylı bi fice baslayabilirim🤐

Hiç Gay Keko Mu Olur?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin