Sarışın genç , lüks arabadan inip okula doğru adımladı.
Herkes bugün yapılacak deneme sınavı hakkında konuşuyordu. Sınavın konu dağılımı belli olmasına rağmen bazı öğrenciler eksikleri olduğunu düşünüyor ve doğal olarak da sonuçtan fazlasıyla korkuyorlardı.
Adrien kendi sınav salonuna girdi . Son sınıf öğrencisi olması ile biraz daha rahattı. Yanii...
Zaten sınava her an hazır olması gerekiyordu ve öyleydi de.
Her ne kadar yazarlık okumak istese de babasının büyük tasarım şirketini büyüyünce ona vereceğini bildiğinden biraz da olsa rakiplerinden daha rahattı.
Sınav salonunda oturma düzenine göre oturdu. Cam tarafında oturuyordu. Ve yanında da alt sınıflardan bir kız vardı. Kızı incelemektense pencereden dışarı bakmayı tercih etti.
Öğretmen geldiğinde ayağa kalkan öğrenciler ile gözlerini pencereden çekti.
Öğretmen sınav kitapçıklarını dağıttığında çalan zille beraber sınavın başlayacağını duyurdu ve öğretmen masasına oturdu.
Burnundan aşağı kayan gözlüğünü işaret parmağı ile düzeltti ve eline aldığı kitabı okumaya başladı.
Zil daha çalmadan kalem kutusunu kontrol etti sarışın . Lakin kalemini bulamadı.
"Nasıl ya! Ah! Nasıl kontrol etmem! Ne büyük şanssızlık!"
Diye söylendiğinde yanında oturan gece saçlı kız ona yedek kalemlerinden birini uzattı. Bunu beklemeyen sarışın önce duraksadı.
Sonrasında ise elini kaleme uzattı.
"T-teşekkür ederim"
Genç kız ağzını araladığı sırada zil çaldı. Öğrenciler sınava başladı. Öğretmenin sıraların arasında gezinmeye başlaması ile birbirlerine bakmayı bırakıp sınav kitapçıklarındaki ilk soruyu okumaya başladılar....
Sarışın elindeki optiği öğretmene verip dışarı çıktı. Sınav onu çokta zorlamamıştı açıkçası ama ellerinin terlemesine engel olamamıştı.
Terleyen ellerini bir an açınca yere düşen kalem ile duraksadı.
Kalemi eğilip yerden aldı.
Bu o kızın kalemiydi. Onda kalmıştı. İyi de şimdi o kızı nasıl bulacaktı?
Bahçe çok kalabalıktı. Sınavı biten öğrenciler akın akın bahçeye çıkıyorlardı. Kalemi cebine koydu.
Bu kalabalıkta kızı bulamazdı sonuçta.Okul çıkışı o kızı yanında kızıl saçlı bir kızla birlikte gördü.
. Elindeki kalemi vermek için yanına gitmek istemişti lakin koruması onu durdurmuştu. Kızın arkasından seslenmek istese de araladığı dudaklarını geri kapattı.
Ne diye seslenecekti ki ?
İsmini bile bilmiyordu o kızın.
Koruması ve babasının özel asistanı Nathalie tarafından arabaya bindirildi. Kıza kalemi veremeyince de elinde kalemle öylece yola koyuldu... Arabada kalemi incelemek için fırsatı da olmuştu. Kalemin üstünde bir kara kedi figürü vardı.
Bu kara kedinin iki kulağının arasında da küçük bir uğur böceği vardı. Şirin bir kalemdi aslında.
Eve geldiğinde babası onunla konuşmak için çalışma odasına çağırmıştı oğlunu.
Adrien babasının yanına ilerledi.
"Otur Adrien." Orta yaşlı adam tek kişilik koltuğu gösterince sarışın genç oturdu. Karşısına da babası oturduğunda konuşmaya başladılar."Notların hiç iyi değil Adrien! "
"Elimden geleni yapıyorum ama baba."
"Demek ki yeterli gelmiyor genç adam. Bu yıl sınav senen ve itiraz kabul etmiyorum . Artık evde eğitim görüceksin . Okul seni kötü etkiliyor."
"Hadi ama baba! Okul beni kötü etkilemiyor . Hem Nathalie'nin bana verdiği şişirme notlar da aslını göstermiyor ki. "
"Umurumda değil Adrien . Okuldan kaydın bu akşam silinicek . Evde eğitim görüceksin ."
"Ama bana-"
"İtiraz yok Adrien!"
Genç adam başını eğip odadan çıktı.
Ne demek okula gidemezdi. Orada onun arkadaşları vardı. Hem ...
Hem elindeki kalemi de sahibine ulaştırması gerekiyordu....
Sarışın genç o günden sonra evde eğitime devam etti. Hayalindeki mesleğe erişmişti evet .
Ve ilk kitabını da yıllar önce gece saçlı bir kızdan aldığı o kalemle yazdı. Evet çoğu yazar gibi o da bilgisayar kullanabilirdi kitabını yazarken . Ama ilk kitabının özel olmasını istedi.
İlk kitabı macera ve romantizm kurgusuydu."Uğur böceği ve Kara kedi"
....
Eee.. Bir de babasının ona bıraktığı kocaman bir şirket vardı. Bu şirketi idare etmek kitap yazmaktan daha zordu ona göre. Ve evet ... Şu iş görüşmesi için gelen baş tasarımcı adayları.
Yine o yoğun günlerden biriydi .
Baş tasarımcı seçmeleri devam ediyordu.
Kapının tıklanması ile bakışlarını kapıya çevirdi.
"Gel!"
Yavaşça açılan kapıdan içeri giren
kızı görünce ağzının aralanmasına engel olamadı.
Genç kız gülümseyerek içeri girdi.
Adrien kendine gelmek için bir kaç kez kafasını salladı sağa sola.
Gece saçlı kız Adrien'ın gösterdiği yerlerden birine oturdu.
Dosyasını Adrien'a uzatıp bir süre bekledi.
Genç adam dosyayı inceleyip bir kenara koydu. Yeşil gözlerini karşısındaki kıza çevirdi.
"Marinette , kara kedileri sever misin ?"
Genç kız böyle bir soru beklemiyordu.
Elbette kendisine soru sorulacağını biliyordu ama böyle değil...
Afallamıştı...
"Şey... Şanssızlığın sembolü olan kara kedileri mi? Yani evet ama .... Tabiki sizin ünlü kitabınız da var ama... Şey-"
Adrien kızın ufak saçmalamasına gülümseyip çekmecesindeki küçük kutuyu masanın üstüne koydu. Genç kız büyük mavi gözlerini açıp karşısındaki adama baktı.
Genç adam kutudan , 0,7 uçlu kalemi çıkarıp kıza uzattı.
Genç kız , yıllar önce tasarladığı kalemi görünce duraksadı.
"Evet Marinette. Şanssızlık başına bela olmuş bir kara kedi . Ama uğur böceği'ni de bulmuş bir kara kedi ... Sever misin?"Çok farklı oldu ....
Güzelliği tartışılır.🐞🐾
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Miraculous: Oneshot
RandomMiraculous hakkında kısa kısa hikayeler ile karşınızdayım ... Bu kitapta kimisi üzücü kimisi ise mutlu sonla biten kısa kısa tek veya bir kaç bölümlük hikayeler var . Oku butonuna basıp bana ve kitabıma bir şans verirseniz çok sevinirim. Mantık hata...