"Hey hey yetişin"
"Kimse yok mu?"
"991 arayın!"
"Vah zavallı"
Genç kız yine ataklarından birini yaşarken düşünüyordu. Acaba ölür müyüm diye?
Ölüm onun için her şeyi ifade ediyordu.
Belkide ölürse daha az acı çok daha az yanacaktı.
Bi yanı ölmek isterken, bi tarafı ölmemesi gerektini söylüyordu. Çünkü eğer ölürse hayatın tüm kötülüklerine çok kolay bi şekilde veda edecekti. Ama o kendisine bi söz vermişti ve kolay yoldan ölmeyi reddetmişti. Çünkü o babası gibi vicdansız, annesi gibi zavallı olmayacaktı.
"Sonunda"
"Yolu boşaltın, sedye geliyor!"
Herkes acır gözlerle bana bakarken ne kadar aciz olduğum tekrar yüzüme bir tokat gibi çarptı ve harelerimden akan gözyaşım beni daha da sinirlendirdi.
----_----
Hastanede..
----_----Yavaş yavaş ayılmaya başlamıştım. Verdiğim kilolar, solan yüzüm, dağılmış siyah kısa saçlarım, gökyüzüne benzettiğim mavi harelerimdeki o çakan şimşek beni anlatmaya yetiyordu.
Hastanede tae'yi doktorla konuşması için yanına gönderdim.
"Yarın çıkış yapacağız lalim. Eve gidince ilaçlarını alırız ve eskiden gizli saklı yaptığımız partilerden yaparız. Gizli saklı olmadan.."
Tae'ye gülümsediğim sırada telefonu çaldı.
"Ben iki saatliğine şirkete gidip geliyorum. Birşey olursa hemen ama hemen ara!"
Tamam deyip çıktığı sırada sedyemin yanındaki çocuğa gözüm kaydı.
Dağınık siyah saçları, dolgun ama solmuş dudakları ve ela rengi hareleriyle adeta bir tavşanı andırıyordu
Onu inceledeğim sırada gözlerimiz kesişti ve gözlerimi ondan alamadım. Ellerimizdeki serumlarla, uzandığımız sedyeye rağmen sanki dibimdeymiş gibi kalbim deli gibi atıyordu.
Öncesinde hafif bir tebessüm ve sonra o melodi gibi sesiyle...
"Merhaba"
nehir-Evet slm guzle bayanlar/baylar
Mert orspusu bolum atmadigi icin bne attim because why not?
Yorum ve oylar ellerinizden oper
Iyi geceler
>3
YOU ARE READING
who!
Fanfictionlalisa manobal ruhunu kaybetmişti ama hayata karşı hep güçlüydü jk&lalis