Endişe etmeme gerek yoktu. Bastırıcı hapımı sabah içmiştim ve bu beni idare edecekti, biliyordum. Kapıyı aralayıp içeri adımladım ve bavulumu içeri çektim. Kapıyı arkamdan kapatıp odaya döndüğümde, elindeki tişörtünü kafasından çıkaracakken durup beni inceleyen oda arkadaşımı görebilmiştim. Benden daha uzun ve yapılıydı, uzun siyah saçlara, adeta parlayan beyaz bir tene sahipti ve itiraf etmem gerekiyordu ki etkileyiciydi.Tişörtünü başından kurtarırken bende girdiğim ufak çaplı transtan sıyrılmış ve odanın içinde beni çevreleyen feromonlarını tekrar hissetmem ile uzun süre bu baskın alfa ile aynı ortamda kalmamam gerektiğini anlamıştım.
"Selam." Valizimi sonra yerleştirmek üzere yatağımın ayak ucuna bırakmış ve çıplak gövdesine dikkat etmemeye çalışarak ona dönmüştüm.
Selamıma karşılık vermeyip sadece bakmakla yetindiğinde bozulmuştum, yalan yoktu. Son derece kibar bir oda arkadaşına sahiptim anlayacağınız. "Adım Felix ve beta olduğum için kendini rahat hissedebilirsin." Bu ayrıntıyı vermeme ne gerek vardı diye soracak olursanız, alfalar genelde cinsel ihtiyacı dışında omegalardan haz etmezlerdi. Sebebi ise kızıştığımız zaman bir iradeye sahip olamamamızdı ve bazen bu konuda alfalara tatsızlık çıkarabilecek kapasitedeydik. Tabiki ben o omegalardan hiç olmamıştım, kaldı ki kızışmalarımı genelde kendimi odaya kilitleyip ilişkisiz atlatan biriydim.
"Beta mısın?" Siyah saçlı kaşlarını kaldırıp beni baştan aşağı süzdüğünde gözlerini kısıp yüzüme geri döndü. İnanmamış gibi duruyordu ve sadece durmakla yetinmiyor, bilerek daha fazla feromon salgılıyordu. Beni test mi ediyordu?!
"Evet?" Ondan odağımı çekip sırt çantamdan sigara paketim ve çakmağımı cebime alıp kapıya yöneldim. Normalde bu sigaraları kullanmıyordum, bir iki kez denemişliğim vardı ama akademiye yazıldığım an bir karton alıp çantama atmıştım ve içinde bulunduğum bu ortamda fazlasıyla tüketmek zorunda kalacağım anlaşılmıştı. Kapıdan çıkmadan önce havlusunu valizinden alıp odadaki banyoya ilerleyen alfaya döndüm. "Sonra görüşürüz."
•••
"Tanıdık geliyor.." Jeongin yanımda oturmuş, oda arkadaşım tarafından üzerime yayılmış feromonu çözmeye çalışıyordu. Odadan çıktığım gibi onu aramış ve olanlardan bahsetmiştim. Şimdi ise okuldaki bir tenis sahasının tribününde oturmuş çoktan ikinci sigaramı da yakmıştım.
"Jeongin yaşadıklarımın korkunçluğunun farkındasın dimi? Adam manyak gibi beni denemeye kalkıştı!" Jeongin lafımla birlikte odağını bana verdiğinde elimdeki dalı kavramış ve yere fırlatmıştı.
"Yeter artık, içme daha fazla." Konuştuktan sonra derin bir iç geçirip devam etti. "Hwang Hyunjin.." dediği isimi bir yerde duydum mu diye düşünürken sordum.
"O kim?"
"Senin oda arkadaşın. Doğruyu söylemek gerekirse sıçtın Felix." Jeongin gerginliğimi kat ve kat arttırmama yardımcı olduğunda suratına yumruğu çakmak istesem de, neden sıçacağımı ayrıntılı bir şekilde dinlemeyi bekledim.
"Anlat."
"Hwang Hyunjin'i nasıl tanımıyorsun? Magazinde mi izlemiyorsun sen?" Jeongin'in dediği şeyle gözlerimi devirdim.
"İzlemiyorum. Senin gibi boş şeylere vakit harcamak yerine aha buraya geldim zaten." Jeongin somurtup bir süre tavır almış ardından ise anlatmaya başlamıştı.
"Hwang Hyunjin, ünlü borsacılardan bir alfa olan Hwang Taehyung ile yine bir alfa olan Hwang Jungkook'un oğlu. Doğmasıyla bile viral olan bir şahıs yani, ki benim gibi geçen seneden beri bu akademiye devam ettiğinden okulda da onu tanımayan yok. Gerçi insanlar ondan pek hoşlanmaz, soğuk nevale bile diyebiliriz. Ama soğuk olmasına bakma, okuldaki diğer baskın alfalara karşı gövde gösterilerini asla eksik etmez. Özellikle Bang Chan'a karşı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Less Than Zero // HyunLix
FanfictionSaklamaya çalışıyorum ama beni tanıdığını biliyorum Onunla savaşmaya çalışıyorum ama özgür olmayı tercih ederim' -omegaverse-