Bir gece ay bile vermezken ona ışığını
İzzet abi löküsten medet umuyordu.
Şarabın en eskisi, rakının susuzu
İzzet abi bana mısın demiyordu
Mezeler geliyor gidiyor
Bardaklar değişiyor
İçkiler sertleşiyordu
İzzet abi ha babam içiyordu
Dans edenler,etmeyenler hepsi
süzüyorduAcıyan gözlerle İzzet abiyi
Masa da dert gibi
Şişeler de çoğalıyordu
Boş yere yattığı 12 yılı geliyor
Boynundaki urgan izi geliyor
Film şeridi gibi geçiyor İzzet abinin
Hayatı gözü önünden
Evladını kaybedişi geliyor
Söylenen yalanlar geliyor
Tutulmayan sözler geliyor
Verilmeyen değer geliyor
Çile girdi içeriye cefa geldi sonra
Kapanmıyor mu bu kapılar
Dahası aklına sığmayacak
İzzet abi çok misafirperver
Hepsini çok memnun ediyor
Ağlıyor da ağlıyor
Çile gülüyor cefa gülüyor
Misafirliğin kısası makbul değil miydi
Niye kalkmıyor bu eski dostlar
İzzet abi bir kadeh daha söylüyor
Sallanıyor sonra yarım asırlık dağ
Belki birgün daha göremeyecek
Belki bir gün daha göremeyecek