GEZİ

147 20 10
                                    

Hadi ama o çok şanslıydı. Buradan kurtulup zengin ailesiyle birlikte mutlu bir yaşam sürecekti. Ya ben? Bu pis kokan yerde kalmaya mahsurdum. Dediklerine göre kız kolsuzmuş. Ne diye onu alabilirler? Kolu olmayan biri ne işe yarar? Ben görmeyebilirim ama ondan daha fazla iş yapabileceğime eminim. Ayrıca o kız ortalıkta bağırarak geziniyor. Anlamıyorum. Neden o? Neden?

Doğrusu ben bu düşünceleri yaklaşık 28 çocukta düşünmüştüm. Zengin ya da orta durumlu ailelere gidip mutlu oluyorlardı. Yani bu düşünceler artık benim günlük hayatımın bir parçası haline gelmişti.

-

Kol değneğimi alıp zor da olsa siyah gözlüklerimi taktım. Bugün park yürüyüşü vardı. Ve bu gezileri sevmem çünkü çoğunlukla kol değneğim bir yerlere takılıp düşüyorum. Ya da bazı küçük cisimler üstüme atlayıp havlıyor. Ben bunları düşünüp yine gitmeme isteğimi arttırırken Nilgün ablanın sesini duydum. Sesi çok kalın ve sertti. Kendisi gibi. Onu sevmesem de ona iyi davranmaya çalışıyordum. Yoksa bizi dövüyordu. Onun yardımıyla üstümdeki pijamaları çıkartıp rahat kıyafetler giydirdi. Ve binadan çıktık. Bir çocukla pencere kenarı için kapıştık. Çünkü onun görmesini istemiyordum. Ben gibi. Ve sonunda kazanan ben oldum. Çocuksa ağlamaya başladı. Ve ben de yanından uzaklaştım çünkü bunu yapanın ben olduğunu öğrenseler onlarla birlikte gidemezdim. Evet, bunu sevmiyordum ama o pis kokan yerden uzaklaşmak bana iyi geliyordu. Çocuğun öğretmenlerle konuşmaya başladığında kafamı soğuk olan cama yaslayıp uyuyor taklidi yaptım. Çocuğun sıcak nefesini boynumda hissedince hareket etmemek için kendimi sıktım. Ve başarabildim. Şenay Abla olduğu için çok şanslıydım. O beni seviyordu ve bana inanabilirdi.

"Kayra?"

İlk seslenişinde cevap vermedim. İkincisinde biraz hareket ettim ve üçüncüsünde yeni uyanmış gibi etrafıma şaşkın şaşkın baktım. Esnedim ve ne olduğunu sordum. Hadi ama mükemmel bir oyuncuydum!

Yaklaşık 10 dakikadır uyuduğumu söyleyince kavga ettiğim çocuk bir güzel azar işitti ve öğretmenlerin emriyle arkamdaki koltuğa oturdu. "Ödeşeceğiz." dedi ama ben takmadım. Sesinin geldiği yön koridor tarafından geliyordu. Yani tam arkama oturmamıştı. Fazla mı korkmuştu? Olabilir. Bu benim hoşuma gidiyor doğrusu.




Zifiri Aydınlık.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin