"Burada illa beklemeli miyim? Stewart ile Kwangsu hyung'un kolları ağrayacak.."
Felix oturduğu sandalye'yi biraz hareket ettirip, tedirgin yüz'üyle konuşmuştu.
"Kwangsu ile Stewart'ın eşyaları taşıyacağını da nerden çıkarttın, Felix."
"Onlar taşımayacak mı?? Ohh bu iyi haber!!"
Diye zıpladığı zaman Hyunjin hızla kolundan tutarak zıplamasını durdurmuştu.
"Felix, oğlumuz karnının içinde bir aşağı bir yukarı gidip gelecek. Bi rahat dur."
Ciddi bir sesle konuşsa bile Felix biliyordu öylesine söylediğini. Yine de Hyunjin'i rahatlatmak için hareketlerini yavaşlatarak, arkasına yaslanmıştı.
"Ayrıca onlar taşısaydı bile, sen hamile halinle onlara yardım edecek değildin."
"Ederdim! Banane!!"
"Birkaç eşya yüzünden bebeğimizi sakatlayacaktın yani?"
Dediğinde, küçük beden yüzünü düşürerek haklı bulmuştu. O yüzden bir şey demeden susmuştu, hemen.
"Hadi yemeğini ye, soğutma."
"Off! Sürekli yemek yedirtmeye başladınız artık! Eskiden izin vermiyordunuz bir şey yememe!!"
Hyunjin bir şey demeden kafasını iki tarafa sallamıştı.
"Artık yemek yemekten şişmanlayacağım!! Ühü!"
"Şişmanlamazsın, birtanem benim. "
Diyerek bebeğinin elini tutup, dudaklarına götürüp öpmüştü. Öptükten sonra okşamaya başladığında, Felix kızaran yüzünü tutamamıştı. Hyunjin Felix'e karşı çok kibardı, Felix'de buna alışıktı tabi ama yine de Hyunjin'in bu ani hareketleri onu utandırıyordu.
"Oha!!! Kuzenim ve kocası da buradaymış lann!!"
Romantik ortamı bölen her zaman ki gibi Minsoo olmuştu. Yine elinde ki gitari ile, gözlerini bereltip şok içinde Hyunjin ile Felix'e bakıyordu.
"Kuzenim ve kocişii!! Nabersiniz!!"
Gitarını hemen sandalyesine bırakıp Hyunjin ile Felix'in masasına ilerlemişti. Felix'i kucaklayıp sıkı sıkı kollarını ona sararken Hyunjin göz devirerek Felix'in elini bırakmıştı.
"Özlemişim ya!!"
"Sen hapise girmemiş miydin Minsoo?"
Hyunjin sakin şekilde kahvesini dudaklarına yöneltirken, Felix Minsoon'un boğucu kollarından; kendini ölümden kurtarmaya çalışıyordu.
"Yok be kuzen, adam komadan uyandı. Zaten daha sonrasında hemen topuklamış amerikaya. Siz nasılsınız, benim minicik evli Felix'ciğim!!?"
"Öhö- boğ.. boğuluyorum.."
Dediği an Minsoo kollarını hemen çekmişti. Hyunjin ise Minsoo'ya sinirli bakışlar atıyordu.
"Hemen de delici bakış darbesi gelsin. Yemedik sevgilini!"
"Biraz daha ahtapot gibi yapışsaydın nefessizlikten gidecekti."
Minsoo oflayarak göz devirip Felix'e bakmıştı. Su içiyordu.
"İyisin dimi? İyisin iyisin. O kadar'da boğmadım."
"Açıkçası midem bulandı.. ump.."
Diyerek Felix hemen ağzını tutmuştu, kusmasını önlemek için. Hyunjin'de anında anlamıştı bebekten dolayı olduğunu, bu yüzden hemen yanına gelip yüzünü kontrol etmeye başlamıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Penumbra (Pyrrhic 2) / Hyunlix ✔
FanfictionPenumbra: -Yarı gölge- ❥ ˠ⚠️⚠️⚠️ˠ °2nd couple °Daddykink °Pyrrhic 2 °Mpreg