Kendi karanlığımda kaybolduğum saatlerdeyim. Gece olunca bi karanlık çöküyo ki içime anlatamam. Ben böyle hayatın taa amına koyayım. Bi önceki bölümde dediğim gibi ben mutlu bi insan değilim aslada olmadım ama aynı gün iki farklı insan olabiliyorum. Bi saat herkesi severken bi saat sonra kendimden bile nefret eden bi insan haline geliyorum. Deli gibi davranmıyorum ama delirmiş olabilirim. Aynı gün ama iki farklı düşünce tarzı. Gece olunca ortaya çıkıyo karanlık yanım. Aslında hep benimle, hep o karanlıkta kaybolmamı bekliyo. Ama ben gündüzleri birazda olsa o karanlıktan kurtulup nefes almaya çalışıyorum, ne diyebilirim ki Beni delirtenlerin taa ırzını sikeyim. Mutlu olan insanların yolunu yordamını sikeyim. İçinde kaybolduğum karanlığın sonsuzluğunu sikeyim. Nedir ulan bu? Bi biz mi gülemiyoruz amına koyayım? Bi gidip gelen aklımın fonksiyonlarını sikeyim lan. Merhaba gece içim senden daha karanlık ve biz daha yeni başlıyoruz. Ayık kafayla bu denli zorlanıyosa aklım kafam cinayet olunca kim bilir karanlığım nasıl boğar beni. Neyse aklıma geldiği iyi oldu beynimi uyuşturmaya ihtiyacım var. Benden ayrı düşünüyo. Mesela kapının yanından beni izleyen adamda beynimin bi oyunu bana. Hep ordan bakıyo bi yaklaşmak nasip olmadı. Ama ordan bakarken bile beynim gerçekle hayali ayırt etmek için bu denli uğraşırken yaklaşırsa cinnet geçiririm. Konu yine sikimsonik bi hal aldı. Biri beni izlerkende sabit bi konuda kalamıyorum. Neyse bi sigara yakıp karanlığımla başbaşa kalmalıyım.