*Sessiz* (T.M.R)

*Hazırlık*

 Yolumu kesen Tom ' a baktım. 

"Ne oldu?" dedim kullanabildiğim en şüpheli ses tonuyla. 

"Yarın burda saat 8' de  sadece Slytherin olanlara özel bir parti olacak" dedi

"Yani?"

"Yanisi sende geliyorsun hatırlatma amacıyla söyledim"

Şaşırdım. İlk başta ne diyeceğimi bilemesem de kısa bir süre düşüncelerimi kafamda toparlayıp konuştum:

"Hayır, ben gelmiyorum"

"Geliyorsun, partnerli bir parti ve tam 8 ' de ortak salonda ol"

Ben daha itiraz edemeden arkasını dönüp gitti. O giderken arkasından bakakaldım. Ne yapacaktım şimdi? Ben daha önce hiç kalabalık bir partiye katılmadım ki.

Aklımda yarınla ilgili düşüncelerle odama girdim. Odama girince yatağında kitap okuyan Pansy'i gördüm. Bugün beni uyandırmadığı için biraz kızgın olsamda bende pijamalarımı giyip yatağıma uzandım.

"Yarın ki partiye geliyor musun?" 

 Elime kitabımı aldım ve kaldığım sayfayı bulmaya çalışırken bir taraftan da Pansy' e cevap verdim.

"Evet geliyorum" 

"Hımm peki kiminle?" bana soru sorarken bir taraftan da kitabını okuyordu. Kitabına dalmış olacak ki kafasını bana çevirmeden konuşuyordu.

"Tom Riddle ile"

Birden elinde okuduğu kitabın kapağını kapatıp bana döndü. "Oha yalan söylemiyorsun değil mi?"

"Niye yalan söyleyeyim Pansy" elime aldığım kitapta en son kaldığım sayfayı bulmuştum Pansy'nin sorduğu soruları duymazdan gelip kitabımı okumaya başladım . Belli bir süre sonra dayanamayıp kendimi uykunun sıcak kollarına bıraktım.

Sabah mükemmel bir enerjiyle kalktım kahvaltımı yaptım ve girilecek tüm derslere full motive girdim. Şimdiyse oturmuş bir taraftan dünden bitmeyen kitabımı okuyor bir taraftanda Hayley'in odasında denediği kombinlere yorum yapıyordum.

Hayley' e bir saat sonra kıyafet seçtikten sonra sıra bana gelmişti.

"Sen ne giyeceksin Rose ? Hadi sende bir şeyler dene "

"Hogwarts'a gelirken yeni bir elbise almıştım onu giyerim ben"

Peki der gibi omuz silkti. "Hani sen dün partiye gelmiyorum diyordun?"

"Karar değiştirdim" dedim. Bana pek inanmazmış gibi baksa da üstelemedi."Artık hazırlanmak için kendi odama gidiyorum ben. Partide görüşürüz"dedim ve hızlıca onun bana cevap vermesini beklemeden odasından çıkıp kendi odama geçtim.

Odama girdiğimde Pansy çoktan kıyafetlerini giyinmişti. Makyajına başlamak üzereyken beni fark etti. Bende dikkatlice Pansy' i süzdüm. Koyu yeşil kısa elbisesinin üstüne kalın gümüş bir kemer giymiş aynı renkte büyük yuvarlak küpeler takmıştı.

"Çok dikkatli süzdün güzel olmuş mu?"

Pansy'nin bana seslenmesiyle onun kıyafetini inceleyen bakışlarımı yüzüne çevirdim.

"Evet çok güzel olmuşsun"

Dudakları mutlulukla kırvırlırken yarım kalan makyajına döndü. Yüzüne bir taraftan pudra sürerken bir taraftanda partiye gideceği partnerinden bahsediyordu. Onu dinlerken gözüm birden saate kaydığımda saatin 7 olduğunu fark ettim.

 Üstüme hızlıca önceden seçtiğim kombinimi giydim.

Kıyafet:

Ayakkabı:

Kombinimi üzerime denedikten sonra aynadaki yansımama baktım. Eh yani idare eder ne iyi ne kötü. Bana bakan Pansy'e döndüm.Beni baştan aşağı süzmüştü.

"O kadar mı kötü duruyor?"

Pansy afallamış gibi bana baktı. "Şaka mı? Kızım ateş ediyorsun resmen. Acaba sana mı yürümeye başlasam?"

Bunu söyledikten sonra ikimizde bir kahkaha patlattık.

"Teşekkür ederim ama sen daha iyi gözüküyorsun"

Bunu söylememle birden üstüme sarılıverdi. "Yaa ama ben böyle iltifatlara alışık değilim ki"

Partinin başlamasına az bir süre kalmıştı ama benim saçım ve makyajım daha hazır değildi.Birden gerildiğimi hissetim. Pansy ise çoktan hazırlanmıştı.

"Gel senin makyajını ben yaparım"

Bunu söyleyen Pansy'e döndüm. Daha önce hiçbir arkadaşım makyajımı yapmamıştı. 

"Gerçekten mi"

Cevap vermek yerine beni hızla makyaj masasına oturttu. Ben sadece makyajımı yapacağını sanmıştım ama o saçımı da yapmıştı .Aynadaki omzuma düşen saçlarıma baktım. Pansy düz olan saçlarımı hafif dalgalandırmış ve serbest bırakmıştı. Makyajım ise gerçekten çok güzeldi.

Makyaj aşağıda:

 Pansy'nin elini şıklatmasıyla gözlerimi aynadan çekip ona doğru döndüm.

"İşte artık sende hazırsın" dedi.

"Teşekkür ederim yardımın için."

"Rica ederim ne demek"

İkimizinde yüzünde kocaman bir sırıtış vardı. Ritimli bir şekilde kapı tıklatıldığında Pansy'i kapıyı açtı. Kapıda Pansy'nin bahsettiği partneri vardı. Çocuk ilk önce Pansy ' e bakıp "Çok güzel olmuşsun" dedikten sonra gözlerini bana çevirdi.

"Arkadaşında çok güzel olmuş" deyip göz kırptı. (What dedin gülüm?)

Pansy çocuğa teşekkür ettikten sonra beraber odadan çıktılar. Odada tek kalınca kendimi daha dikkatli inceleme fırsatım olmuştu. Bal renginde olan saçlarıma eşlik eden aynı renkte gözlerimle idare eder gibi duruyordum.

Son dokunuş olarak boynuma ince zarif bir kolye taktıktan sonra derin bir nefes aldım. 

Artık parti için hazırdım.