Birkaç saat sonra herkes konağın salonunda akşam yemeği için toplanmıştı. Yemekten biraz önce Demir ve Alirahmet Handanın yanında sahte bir tanışma faslı yapmış biraz sohbet etmişlerdi
Alirahmet züleyhayla Hünkarın ortasına ve Handanın da tam karşısına oturmuştu masada.Sofraya oturmadan hemen önce Handanın sandalyesini çekip nezaket göstermiş, yeri geldi mi tuzluğu ve ekmeği de uzatmıştı.Bu fazlaca ihtimam rol olduğunu bilse de Hünkarın canını sıkıyordu....
Handan çorbalar içilirken alirahmete dönüp sordu
-Rahmi bey beni yanlış anlamazsanız, eşinizden bahsetmediniz hiç.... merak ettim doğrusu evlimi bekarmısınız?
Sofrada biran bir sessizlik oldu, herkes Alirahmetin uyduracağı hikayeyi merakla bekliyordu
Alirahmet önce biraz düşündü ve gülümseyerek cevap verdi
-Efendim aslında ben hiç evlenmedim çünkü başımdan üzücü bir aşk macerası geçti yıllar önce ,ben de o defteri kapattım uzun süre ama şimdi artık yaş kemal'e erdi yalnızlık çekilmiyor da bu yaştan sonra ....münasip birini bulup evlenmeyi çok istiyorum aslına bakarsanız.....
Züleyha ve Demir birbirlerine anlam veremez şekilde bakarlarken ,Hünkar Alirahmeti koluyla hafifçe dürttü; çünkü Alirahmetin bu sözlerinin onların durumunu açığa çıkaracağını düşünmüştü.Alirahmet durumu anlayıp masanın altından Hünkarın elini sıkıca tuttu sakin ol ,merak etme dercesine
Bu sırada Handan karşılık verdi
-Rahmi bey bakarsınız bizim çocukların düğününden sonra sizi de çukurovadan bir hanımla evlendiririz kısmetse kim bilir.....
Alirahmet başıyla Handanı onayladı
-Hayırlısı handan hanım hayırlısı....
Yemekler yenmiş çaylar içilmiş çocukların düğünüyle ilgili planlar yapılmış, uzun uzadıya sohbetler edilmiş, herkes odasına çekilmişti çok geç olmadan
Hünkar gündüz söz verdiği gibi hüvviyetini alirahmete vermek için usulca odasından çıktı gecenin ilerleyen saatlerinde. Kimseye görünmemeye dikkat ederek ,sakin adımlarla koridordan süzülüp geçti. Odanın önüne geldiğinde ise ses olmasın diye kapıyı bile tıklatmadan kolu çevirip hızlıca girdi içeri bir çırpıda.Bu sırada Alirahmet pijamalarını giymek için gömlek ve atletini çıkarmış altında sadece pantolonla Hünkarın karşısında dikiliyordu....
Hünkar yanakları kızarmış ve şaşkın öylece kapıda kalakaldı bir süre ne yapacağını bilmez vaziyette ve de utanarak.Alirahmet ise muzipçe bıyık altından gülüp Hünkarı süzdü iyiden iyiye
-Gelsene yanıma yaman hanım durdun kaldın orada öyle
Hünkar yutkunarak gözlerini Alirahmetin çıplak gövdesinden kaçırdı
-Şey üzerini giy de önce .....sonra
Alirahmet usul adımlarla Hünkara yaklaşırken konuştu
-Benden utanıyormusun hâlâ yaman hanım bunca olan şeyden sonra....
Alirahmet kendine yaklaşınca Hünkar birkaç adım geri gidip vücudunu kapıya yapıştırırken elindeki hüvviyeti de yere düşürüverdi telaşından.Alirahmet Hünkarın bu haline hem gülüyor hem de onun bu utangaçlığı çok hoşuna gidiyordu.Biraz sonra iyice yaklaşıp Hünkara sokuldu ,ellerini kapıya dayayıp onun gözlerinin içine uzun uzadıya hayranlıkla bakarken.Hünkarınsa göğsü heyecandan nefes nefese inip çıkıyor ,sevdiği adamın çıplak teninin râhiyası adete onu kendinden geçiriyordu
Hünkar kekeleyerek konuştu
-Hüvviyetimi getirdim sana söz verdiğim gibi
Hünkar tek ayağıyla yere düşürdüğü hüvviyeti arıyorken Alirahmet Hünkarın hareket halindeki bacağını kavrayıp, elini onun ayak bileğine kadar uzanan sabahlığının eteklerinde gezdirdi onun sıcaklığını hissederek usulca.... aynı anda sevdiği kadının dudağının tam ortasına ıslak bir buse kondurup geri çekildi o daha karşılık vermeden
Nefesleri heyecan ve tutkuyla birbirine çarparken konuştu
-Boş ver şimdi o kağıt parçasını.....boşver
♥️İyi okumalar
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Seyis ve Hanımağa (Kaldığı yerden)
FanfictionAylar önce hikayemi sildim ama üzüldüm ve pişman oldum simdi kaldığı yerden ........