Bölüm 5

113 11 4
                                    

Karşımda gördüğüm kişi bay Jung'du. Burada ne işi vardı ki? Ayrıca neden bu kadar sinirli görünüyordu?

Bunları düşünürken bay Jung üzerime geldi ve bana sert bir yumruk atıp dengemi kaybedip yere yığıldığım anda üzerime çıkıp yumruklarken konuşmaya başladı.

Bay Jung:
SENİ PİSLİK ŞEY HALA NE YÜZLE HOSEOK İLE GÖRÜŞÜYOSUN SEN?!

Ağzımdan kan gelmeye başlamıştı ve ne kadar bay Jung'u üzerimden itmeye çalışsam da daha çok şiddetleniyordu.

Jimin:
Bay Jung lütfen durun. Benim kötü bir niyetim yok, Hoseok'a zarar vericek hiçbir şey yapmadım.

Bay Jung:
SEN İĞRENÇ HASTA BİR İBNESİN DUYDUN MU BENİ PARK JİMİN!? OĞLUMU BU İĞRENÇ HASTALIĞA SÜRÜKLEMENE İZİN VERMİYCEM!! ONDAN UZAK DURMAZSAN SENİN PARÇALARINI KİMSE BULAMAZ ANLADIN MI BENİ!? HOSEOK SENİN GİBİ BİRİSİNİ HAYATINDA İSTMİYO VE ASLA İSTMEİYCEK!!

Jimin:
Lütfen yapmayın ben oğlunuz olmadan yaşayamıyorum. Onun için kötü olan hiçbir şey yapmadım.

Bay Jung daha fazla konuşmadan beni aralıksız yumruklaştı. Yüzüm kanlardan görünmez bir haldeydi ve en sonunda kalkıp karnıma bir kaç tekme atıp bana tepkisizce bakmıştı.

Bay Jung:
Sana son uyarım Jimin, oğlumdan o pis ellerini çek yoksa bu sefer Hoseok'la seni ayırmam direkt seni canlı canlı gömerim.

O kadar zor bir durumdaydım ki parmağımı bile hareket edemez hale gelmiştim. En son bay Jung'un bana igrenerek bakıp üzerime tükürdünü görmüştüm ve sonrasında gözlerim kapanmıştı. Gözlerimi açtığımda hastane odasında tek başıma uyanmıştım. Bir süre sonra menajerim odaya girmişti ve zar zor konuşarak beni bu hale kimin getirdiğini sormuştum ama kimse beni getiren kişiyi bilmediği için cevap vermedi. Bir süre bana sessizce baktı ve başını eğip konuşmaya başladı.

Menajer:
Hoseok.. Hoseok Soo-ah adındaki idol ile ilişkisi olduğunu açıklamış ve çıkmaya başladıkları sürecin sizin tekrar karşılaştığınız dönem olduğunu duyurmuş. Ayrıca menajeri sevgilisinin sizinle konuşmasını istemediğini söylemiş.

Hiçbir yerimi hareket ettirmiyordum ve bu haberi duyunca sadece gözlerimden yaşlar akmaya başladı. Aklımdan odadaki tüm eşyaları yıkmak geçerken lanet olası bedenim hareket edemiyordu. Kendimi o kadar çaresiz hissediyorum ki, aklım karma karışıktı ve yapabildiğim tek şey ağlamaktı.

Ayrı sözler Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin